7 Eylül 2024 Cumartesi

Ünlü ve Sadet'in mezarı başında ant içtiler: Hiçbir hesap yarım kalmayacak

Polen Ünlü ve Ezgi Sadet'in mezar başında yapılan anmada, "Ve AKP/MHP faşist rejimini yenene kadar Suruç için adalet demeye, herkes için adalet demeye devam edeceğiz. Hiç bir düşün yarım kalmayacağını, hiçbir hesabın yarım kalmayacağını AKP/MHP faşist rejimi bilmelidir" denildi. 

33 düş yolcularından Polen Ünlü ve Hatice Ezgi Sadet, Ihlamurkuyu Mezarlığında bulunan mezarı başında anıldı. "Hiçbir düş yarım kalmayacak" pankartının açıldığı anma Ünlü ve Sadet şahsında devrim ve sosyalizm mücadelesinde ölümsüzler anısına saygı duruşuyla başladı. Saygı duruşu sırasında hep bir ağızdan Adnan Yücel'in "biz kazanacağız" şiiri okundu.

Halkların Eşitlik ve Demokratik Partisi (DEM Parti) İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF), DEM Ümraniye ilçe örgütü, Öğrenci Faaliyeti, Halkevleri, Öğrenci Kolektifi, DEM Parti Gençlik Meclisi, Üniversiteli Feminist Kolektif ve SKM üyelerinin katıldığı anma saygı duruşunun ardından açılış konuşmasını SKM İstanbul Sözcüsü Leyla Can yaptı. 

POLAT: BU KATLİAMIN HESABINI SORACAĞIZ
Can, "Bundan tam 9 yıl önce Amara Kültür Merkezinin bahçesinde katledilmek istenen, devlet destekli DAİŞ tarafından katledilmek istenen bu düştür. Türkiye ve Kürdistan halklarının birleşik mücadelesi katledilmek istendi. Ama biz düş yolcularının dostları, yoldaşları, aileleri olarak her 20 Temmuz'da mezar başlarında, Türkiye ve Kürdistan'da ki mezar başlarında onların düşünü bir kere daha haykırıyoruz. Onlara bu düşü gerçek kılacağımızın, bu katliamın hesabını soracağımızın sözünü onların cüreti ve iradesiyle bir kere daha söylüyoruz" dedi. 

OTLU: AMARA'NIN BAHÇESİNDEKİ MEŞE AĞACI GİBİDİR MÜCADELEMİZ
DEM Parti İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu da "9 yıldır adalet mücadelemiz devam ediyor. AKP/MHP faşist rejiminin savaş siyaseti başlattığı, Türkiye ve Kürdistan birleşik devrimini tasfiye etmeye çalıştığı, Kürt özgürlük hareketini Türkiye sosyalistlerin hareketlerin tasfiye etmek istediği saldırıların başladığı noktasıdır Amara Kültür Merkezi. Amara Kültür Merkezi Türkiye halklarının Kürt özgürlük hareketiyle birleştiği Türkiye sosyalistlerinin Kürt özgürlük hareketiyle birleştiği enternasyonalist mücadelenin birleştiği noktadır. Amara Kültür Merkezine giden herkes bilir. O meşe ağacı gibidir bizim mücadelemiz. İnanılmaz kök salmıştır. Ve AKP/MHP faşist rejimini yenene kadar Suruç için adalet demeye, herkes için adalet demeye devam edeceğiz. Hiç bir düşün yarım kalmayacağını, Hiç bir hesabın yarım kalmayacağını AKP/MHP faşist rejimi bilmelidir. Bir kere daha mezar başlarında ant içiyoruz. Yaşasın özgürlük diyerek büyüttüğümüz bu mücadelede onların düşlerine sahip çıkacağımıza, bir kere daha yemin ediyoruz.

KOYUN: SOKAKLAR BİR DİRENİŞ MEYDANI OLACAKTIR
SGDF Eşbaşkanı Müslüm Koyun da "Bugün 33'lerin mezarlarının başındayız. Bugün Rojava'ya doğru, birleşik devrim mayasının tutması için yola çıkan düş yolcularının mezar başlarındayız. 9 yıl önce devlet destekli, IŞID çeteleri tarafından Amara Kültür Bahçesine gömülmek istenen sadece 33'ler değildi. Onların taşıdıkları ideallerdi. Onların taşımış oldukları fikirler gömülmek istendi. Ama bugün buraya 33 yerden o fikirler dirilecek. Bugün 33 yerden o idealler, yeniden dirilecek. Dün Suruç'ta o pimin çekilmesi talimatını verenler bugün halkları ezenlerdir. Dün Suruç'ta o bombanın pimini çekme talimatı verenler Hrant Dink'in katilini dışarı salanlardır. Şenyaşar ailesini katledenlerdir. Roboskî'yi yaratanlardır. Biz bu katilleri çok iyi tanıyoruz. Mezar başlarında bugün yoldaşlarımızın, Düş Yolcularımızın mezar başlarından bir kere daha haykırıyoruz. Bir kez daha dile getiriyoruz. Onlar talimatı faşist şeflerinden alıyorlar. Onlar bu halkların bağrından tetikçilerle, halkların aydınlarını, kadınlarını katlediyorlar. Biz talimatı halklardan alan devrimciler olarak bu mücadeleyi, 33'lerin mücadelesini, 33'lerin düşlerini omuzmalamayı, onlardan öğrenip onlar gibi yürümeye ant içmiş devrimcileriz. Bu saatten sonra bu meydanlar, bu sokaklar bir direniş meydanı olacaktır. Onlar 9 yıl önce, Poleni, Ezgiyi aramızdan aldılar. Bugün bütün sokaklar Alican'ın, Ezginin, düşleriyle yankılanacak. Düş yolcularımızın adalet mücadelesini yıllardır, sokaklarda, mahkeme koridorlarında her yerde vermeye devam ediyoruz, vermeye devam edeceğiz. Değil 9 yıl, 9 asır da geçse katledilen her bir kadının, katledilen her bir devrimcinin katledilen her bir sosyalistin, aydının, yurtseverin, hesabını sormaktan bir kere dahi vazgeçmeyeceğiz. Bir kez daha mezar başlarından onlara olan bağlılığımızı dile getiriyor yaşasın devrim ve yaşasın sosyalizm diyoruz" ifadelerini kullandı.

ÖGK adına yapılan konuşmada, 9 yıldır adalet mücadelesinin sürdüğü vurgulandı ve eklendi: "Hiçbir düş yarım kalmayacak, adalet mücadelemiz devam edecek."

'ONLARIN DÜŞLERİNDE YOLCULUĞUMUZA DEVAM EDECEĞİZ'
Öğrenci Kolektifleri adına yapılan konuşmada da "Biz katilleri çok iyi biliyoruz, tanıyoruz. Katiller bunu ne kadar saklamaya çalışsa da , Biz her sene Suruç için ses çıkarmak için meydanlara gittiğimizde bizleri asla oraya çıkarmamaya çalışsa da, orada meydanda sesimizi duyurmamaya çalışsa da biz her sene meydanlarda olacağız. Ve her sene 33 düş yolcusu için ses çıkaracağız ve onların düşleri bizim düşlerimizdir. Onların sesini her daim çıkaracağız, Onların düşlerinde bizde yolculuğumuza devam edeceğiz" denildi. 

'KOBANÊ'Yİ İNŞA ETMEK İSTEDİLER'
DEM Parti Gençlik Meclisi adına yapılan konuşmada şunlar söylendi: "Bundan tam 9 yıl önce yıkılan bir kenti yeniden inşa etmek için yola çıktılar. Barbar İŞİD çetelerinin yıktığı bir kentti Kobanê. Orayı inşa etmek için yola çıktılar ve orada savaşın çocuklarına bir nebze olsun güldürmeye, o savaş psikolojisinden çıkartmaya gittiler o yola. Kitaplarıyla gittiler, oyuncaklarıyla gittiler. Ama barbar işin çeteleri tarafından işbirlikçi iktidar tarafından katledildiler. Ama onların düşleri bugün hala yaşıyor."

'HER ŞEY BİTTİ SANMASINLAR'
Suruç Aileleri İnisiyatifi adına Ali Sadet söz aldı. Sadet, "Nefes aldığımız sürece devam edecektir. Onlar sanmasınlar ki bedenleri toprağa düşürdük de her şey bitti. Biz biliyoruz ki, eskiden beri Kerbeladan, Denizlerden Çorum'dan, Sivas'tan, Madımak'tan, Roboskî'den, Suruç'tan, Ankara gar katliamından görüyoruz ki bunu bitiremeyecekler, bunu söndüremeyecekler, bu dalga dalga büyüyecektir. Çünkü biz bir şeyi daha iyi biliyoruz ki haksızlık karşısında susan, dilsiz şeytandır. Bunun içinde biz dilsiz şeytan olmayacağız, susmayacağız. Konuşacağız, mücadelemizi devam ettireceğiz. Ne zaman ki bu ülkeye gerçek bir adalet, gerçek bir yaşam tarzı gelene kadar. Onlar adına size teşekkür ediyoruz. Yoldaşlarına, arkadaşlarına, dostlarına… Çünkü onlar da öyle olmasını istiyorlardı. Böyle olmasını bekliyorlardı. Sizlere onlar adına teşekkür ediyorum. Sağ olun var olun" ifadelerini kullandı.