ESP: Ahmet Sa'adat ve tüm Filistinli tutsaklara özgürlük
FHKC Genel Sekreteri Ahmet Sa'adat ve tüm Filistinli tutsaklara özgürlük için ortak mücadeleyi büyütme çağrısı yapan ESP, "Dünyanın dört bir yanında direnişin en ön safında yer alan politik tutsaklarla dayanışmayı yükseltmek, boynumuza geçirilmek istenen zincirleri kırıp atmak için yan yana gelmek zorundayız" ifadelerini kullandı.
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Genel Merkezi, yaptığı yazılı açıklamayla bundan 23 yıl önce işbirlikçi Filistin Yönetiminin eliyle tutsak edilen Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC) Genel Sekreteri Ahmet Sa'adat ve tüm Filistinli tutsakların özgürlüğü için mücadele çağrısı yaptı.
"Sa'adat, FHKC'nin, Genel Sekreteri Ebu Ali Mustafa'nın İsrail tarafından suikastla öldürülmesinin ardından gerçekleştirdiği ve siyonist işgal devletinin Turizm Bakanı Rehavam Ze'evi'nin öldürülmesiyle sonuçlanan eylemi organize ettiği gerekçesiyle, Yaser Arafat liderliğindeki Filistin Yönetimi tarafından tutuklandı. 2006 yılında İsrail askerleri tutulduğu Eriha Hapishanesine baskın düzenleyerek, onu rehin aldı ve 2008 yılında, 30 yıl hapis cezası verildi" denilen açıklamada, bugün Filistin Yönetiminin işgal altındaki Batı Şeria'da Filistinli direniş güçlerine saldırmaya devam ettiğine dikkat çekildi.
'FİLİSTİN YÖNETİMİ DİRENİŞE SALDIRMAYA DEVAM EDİYOR'
Filistin direnişinin kalesi olarak bilinen Cenin'in işbirlikçi Mahmud Abbas yönetimi tarafından haftalardır kuşatma altına alındığına işaret edilen açıklamada, "İşbirlikçi Mahmud Abbas yönetimi, Filistinli direniş savaşçılarının, bölgedeki sivil halkın üzerine kurşun yağdırıyor. Hastaneler çalışmaz durumda, elektrik ve suya erişim kısıtlı. Mahmud Abbas yönetiminin ABD'nin doğrudan askeri mühimmat desteği ve İsrail'in açık onayıyla gerçekleştirdiği bu ihanet sonucu aralarında çocukların da bulunduğu en az 13 Filistinli katledildi" denildi.
'BİNLERCE FİLİSTİNLİ İŞGAL GÜÇLERİ TARAFINDAN REHİN ALINDI'
Siyonist İsrail devletinin Gazze'de 1 yılı aşkın süredir tüm dünyanın seyirciliğinde ve emperyalist güçlerin desteğiyle bir soykırım gerçekleştirdiği kaydedilen açıklama, şöyle devam etti: "Bu süreçte binlerce Filistinli işgal güçleri tarafından kaçırılarak rehin alındı. Siyonist işgalin Ofer, Sde Teiman, Ramon, Neve Tirtza ve daha çok pek çok 'işkence merkezinde' Filistinli tutsaklar insanlık onurunu ayaklar altına ağır bir işkence ve tecritle karşı karşıyalar. Kaç Filistinli tutsağın işkencede katledildiği bilinmiyor, ama Sde Teiman'da bir Filistinli tutsağın katledilene kadar tecavüze uğraması örneğinde gördüğümüz üzere, siyonist yerleşimcilerden oluşan 'İsrail halkı', işkencecilerine sahip çıkmak ve Filistinliler söz konusu olduğunda 'tecavüz hakkı'nı savunmakta bile pek mahir."
"Tablo karanlık, ancak çıkış uzakta değildir. Filistin direnişi, kurtuluş için canını ve kanını verdi. Ve efsanevi ejderhanın kanı gibi, bu kanın da her damlasından, düşen kahramanların yerini alacak intikamcılar doğacaktır. Bugün binlerce Filistinli tutsak, Ahmet Sa'adat, Halide Cerrar, Hüsam Ebu Safiyye ve daha niceleri, bir direniş abidesi olmaya devam ediyor" denilen açıklamada, emperyalizme ve gerici bölge devletlerine karşı ortak mücadele çağrısı yapıldı.
'POLİTİK TUTSAKLARLA DAYANIŞMAK İÇİN YAN YANA GELELİM'
"Bugün Türkiye hapishanelerinden işgal devletinin hapishanelerine, dünyanın dört bir yanında direnişin en ön safında yer alan politik tutsaklarla dayanışmayı yükseltmek, boynumuza geçirilmek istenen zincirleri kırıp atmak için yan yana gelmek zorundayız" denilen açıklamada, Ahmet Sa'adat'ın şu sözleri hatırlatıldı: "Düşmanın bütün çabalarına rağmen, politik tutsak zayıf ve kırılmış değildir. Politik tutsağın sorumluluğu ateşi korumaktır. Bu, bizim aradığımız ya da uğruna çabaladığımız bir rol değil. Ama şimdi bu pozisyonda olduğumuza göre, bu rolü bir örnek yaratmak için kullanmalıyız, köklü ve dirayetli halkımıza değil; ama düşmana, tutsaklığın bizi ya da halkımızı yenilgiye uğratamayacağını göstermek için. Biz bir davaya hizmet ediyoruz, özgürlük için bireysel bir arayış içerisinde değiliz."
Açıklama, şöyle son buldu: "Bugün Filistin direnişinin ve devrimci tutsaklarının bize çağrısı, Gazze'den Kobanê'ye, Tahran'dan Taksim'e, işgale, imhaya, faşist baskı ve yasaklara karşı, bölgemizin ve dünyanın her yerinde aynı davanın bayrağını yükseltmek için mücadeleye dört elle sarılmaktır. Siyonist işgal devleti yenilene, Filistin ve Rojava başta olmak üzere tüm bölge halkları özgürleşene kadar kavgada ısrar edeceğiz!"