3 Mayıs 2024 Cuma

Cumartesi Anneleri: Kadir Keremoğlu'nun mezar yeri açıklansın

Cumartesi Anneleri 995. hafta eyleminde, 29 yıl önce beyaz torosla kaçırılarak kaybedilen Kadir Keremoğlu'nun akıbetini sordu. Galatasaray Meydanında bir araya gelen Cumartesi Anneleri, "Kadir Keremoğlu'nun akıbeti açıklansın, suçun fail ve sorumluları yargılansın" çağrısında bulundu.

Cumartesi Anneleri adına bu haftaki basın açıklaması metnini okuyan İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri, JİTEM mensuplarının, 75 yaşındaki Yüksekovalı Kadir Keremoğlu'nun ailesinden, 10 Temmuz 1994 tarihinde, "ölüm listesinde isminiz var" diyerek haraç istediğini, ailenin polise ve savcılığa başvurarak parayı isteyen kişileri suçüstü yaptırdığını hatırlattı. JİTEM mensubu Alaattin Kanat'ın da aralarında bulunduğu 4 kişinin tutuklandığını kaydeden Yoleri, Keremoğlu ailesinin o tarihten itibaren, JİTEM'in hedefi olduğunu ve tehditlerin arttığını söyledi.

Bu tehditlerden kısa bir süre sonra Van merkezde kendi yaptığı Keremoğlu Camisine namaz kılmaya giden Kadir Keremoğlu'nun, 14 Nisan 1995 tarihinde, 01 EA 600 plakalı Beyaz Toros'la kaçırıldığının bilgisini veren Yoleri, "Onu otomobile bindirenler arasında JİTEM'le irtibatlı Şehmus Durak isimli şahıs da vardı. Beyaz Toros'a iki otomobil daha eşlik ediyordu" diye ekledi.

Keremoğlu ailesinin, kaçırılma olayının ardından Kadir Keremoğlu'nun Yeşil kod isimli Mahmut Yıldırım'a teslim edildiğini ortaya çıkardığını aktaran Yoleri, şu bilgileri paylaştı: "Önce Van JİTEM merkezine, daha sonra da Van Jandarma Alay Komutanlığı'na götürüldüğünü öğrendi. Ayrıca kaçırma olayına karışan JİTEM'le ilişkili şahısların kimlik bilgilerine de ulaştı.
"22 Nisan 1995 tarihinde aileyle görüşen ve kendisini özel harp dairesi mensubu olarak tanıtan kişi 'babanızı bırakmak için 750 bin Mark istiyoruz' dedi. Bunun üzerine aile, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar ile görüştü. Bu görüşmeden hemen haberdar olan aynı kişi aileye 'babanızı ölmüş bilin' dedi.
"JİTEM'le irtibatlı Şehmus Durak'ın eşi vicdan azabı çektiğini söyleyerek aile ile iletişime geçti. Kadir Keremoğlu'nun evlerinde Yeşil tarafından infaz edildiğini olaya kendisinin ve kayınvalidesinin de tanık olduğunu anlattı. Anlattıkları ses cihazına kaydedildi.
"Olay, 25 Aralık 1996 tarih ve 285 sayılı Aktüel Dergisi'nde kapak oldu. Aile ile fidye pazarlığı yapan Nafiz Karacan'ın fotoğrafı, 1 Ocak 1997 tarihli Aktüel Dergisi'nin 286. sayısında 'İşte fidyeci Özel Harpçi' başlığıyla yayınlandı.
"Kadir Keremoğlu'nun oğullarından biri, 13.01.1997 tarihinde TBMM Susurluk Araştırma Komisyonu'na gidip ifade verdi ve olayı detaylarıyla anlattı.
"Emniyet, adli ve askeri makamlara başvuran aile bir sonuç alamadı. Diyarbakır, Hakkari ve Van adliyeleri arasında gidip gelen dosyada Kadir Keremoğlu'nun akıbetinin açığa çıkartılmasını, sorumlu olanların cezalandırılmasını sağlayacak nitelikte bir yargılama faaliyeti yürütülmedi. Yargısal yolların tüketilmesi üzerine dava 2015 yılında Anayasa Mahkemesi'ne taşındı. Anayasa Mahkemesi de başvuruyu reddederek iç hukuk yollarını tamamen kapattı. Aile AİHM'e başvurdu."

995. hafta eylemlerinde 29 yıl önce kaçılarak katledilen Kadir Keremoğlu'nun mezar yerinin açıklanmasını istediklerini vurgulayan Yoleri, kaybedenlerin yargılanarak cezalandırılması taleplerini dile getirdi.

Yoleri, "Kaç yıl geçerse geçsin, Kadir Keremoğlu için, tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan vazgeçmeyeceğiz" diye konuştu.

Eylem, Galatasaray Meydanına karanfil bırakılmasının ardından son buldu.