3 Mayıs 2024 Cuma

Avukatlar Günü'nde avukatların sorunlarına dikkat çekildi

Pek çok kentte adliyeler önünde yan yana gelen avukatlar 5 Nisan Avukatlar Günü vesilesiyle sorunlarını ve taleplerini sıraladı.

5 Nisan Avukatlar Günü'nde pek çok kentte avukatlar adliye önünde taleplerini haykırarak adalet mücadelesini sürdüreceklerini vurguladı.

DİYARBAKIR
Diyarbakır Barosu, Diyarbakır Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. Basın metnini okuyan Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, katledilen baro başkanı Tahir Elçi ve yaşamını yitiren meslektaşlarını anarak, Avukatlar Günü'nü avukatlık mesleği ile yargı sorunlarının bütün ağırlığıyla varlığını sürdürdüğü koşullarda kutladıklarını dile getirdi.

'2016'DAN BU YANA BİN 700 AVUKAT YARGILANDI'
Avukatların mesleki faaliyetleri nedeniyle yargı tehdidine maruz kaldığını ve tutuklandığını belirten Eren, "2016 yılından beri Türkiye'de bin 700'den fazla avukatın yargılandığı, 700 avukatın gözaltına alındığı ve en az 553 avukatın toplam 3 bin 380 yıl hapis cezasına çarptırıldığı Uluslararası Barolar Birliği İnsan Hakları Merkezinin Ocak ayında yayınladığı rapora yansımıştır" dedi.

TAHİR ELÇİ DAVASINA ÇAĞRI
Tahir Elçi suikastinin aradan geçen 8 yıla rağmen hala aydınlatılmadığına dikkat çeken Eren, "Diyarbakır Barosu'nun ilk günden itibaren faillerin tespiti ve cezalandırılması için verdiği mücadeleyi büyük bir kararlılıkla sürdüreceğinden hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Avukatlar Günü vesilesiyle tüm meslektaşlarımıza, 12 Haziran 2024 tarihinde yapılacak karar duruşmasına destek ve dayanışma çağrısında bulunuyoruz" ifadelerini kullandı.

'SEÇİME MÜDAHALE İÇİN YARGI ARAÇSALLAŞTIRILDI'
Türkiye'de 31 Mart'ta yapılan seçimlere dair baro olarak seçim güvenliği için alanlarda olacaklarını duyurduklarını hatırlatan Eren, "31 Mart'ta yapılan Mahalli İdareler Genel Seçiminden kısa bir süre önce ve planlı bir şekilde bölgemizde birçok kent ve ilçede geçici görevlendirmelerle kolluk görevlilerinin seçmen olarak taşınması, başta Van olmak üzere birçok seçim çevresinde seçim sonuçlarına yönelik yargının araçsallaştırılarak gerçekleştirilmek istenen müdahaleler hukuk sistemine ve ülke demokrasisine büyük zararlar vermiştir" dedi.

İZMİR
İzmir Barosu Bayraklı Adliyesi önünden İzmir Adliyesi ek binasına yürüyüş gerçekleştirdi. "Avukatlığı engelleyen keyfi uygulamalarınıza ve hukuksuzluğa derhal son verin" pankartı açılan yürüyüşte "Hak, hukuk, adalet", "Savunma susmadı, susmayacak", "İktidar elini yargıdan çek" sloganları atıldı.

Ek bina önünde basın metnini okuyan İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz, 2015 yılında katledilen Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi ve tutsak avukatlar Selahattin Demirtaş, Can Atalay ve Selçuk Kozağaçlı'yı selamlayarak sözlerine başladı.

Avukatların yok sayılmaya çalışıldığını vurgulayan Yılmaz, "Anayasa'da Türkiye Cumhuriyeti'nin bir hukuk devleti olduğu açıkça hüküm altına alınmış olmasına ve hukuk devletinin, adil yargılanma hakkı korunmadan var olamayacağı hususunun açık olmasına rağmen, savunma hakkının sınırlandığı, savunmanın temsilcileri olan avukatların yok sayıldığı bir yargı düzeninde, adaletin gerçekleşmesi için görev yapıyoruz. Biz avukatlar, yurttaşın bir hakkının tespitini, bir hakkının teslimini sağlamak için mesleğimizi ifa ediyoruz. Şu bilinmelidir ki: Avukatın sesi kısılırsa, yurttaşın da sesi kısılır" dedi.

'AVUKATLAR VAR OLMA SAVAŞI VERİYOR'
Avukatların itibarsızlaştırılmaya, fiziksel ve ekonomik şiddete maruz bırakıldığını dile getiren Yılmaz, "Bir davanın tarafı olmayan avukatlar, adliye binalarında, sokakta ya da bürolarında fiziksel şiddete maruz kalmakta hatta öldürülmektedir. Daha yakın zamanda, İzmir'de, bir hafta arayla iki meslektaşımız darbedilmiş ve yaralanmışlardır. Avukatlar olarak, yüksek vergiler ödüyoruz, yüksek sigorta primleri yatırmamıza rağmen çok düşük emekli maaşı alıyoruz. Özellikle genç meslektaşlarımız, ekonomik düzenin yarattığı zorluklarla karşı karşıya geldiğinde, mutsuzluğun ve umutsuzluğun sürüklediği bir zeminde var olma savaşı veriyor. Hepimizin yaşadığı olumsuz koşullara ek olarak, mesleğe adım attıkları dönemde emeklerinin sömürülmesi, zamanında ödenmeyen CMK ve Adli Yardım ücretlerinin yüksek enflasyon karşısında erimesi, mobbing gibi yaşamsal sorunlarla baş etmek zorunda kalıyorlar. Giderlerini karşılayamayan, geçinmekte zorlanan genç avukatlar, ekonomik şiddeti en yoğun biçimde hissediyorlar" ifadelerini kullandı.

'SUSMADIK SUSMAYACAĞIZ'
İzmir Barosu olarak her zeminde, yılmadan usanmadan çalışıp mücadele edeceklerini vurgulayan Yılmaz, "Demokratik, laik, sosyal hukuk devleti için; bağımsız ve tarafsız yargı ve özgür savunma için; haklar ve özgürlükler için; mesleğimizi ve meslektaşlarımızı savunmak için mücadelemizde susmadık susmayacağız" dedi.

İzmir Barosu Stajyer Avukat Temsilcisi Emirhan Mumin, amacına uygun olmayan staj dönemi, ekonomik sömürü ve hukuksuzluklara dikkat çekerek, "Bizler; özlük haklarımız olmadan, emeğimizin sömürüldüğü, fiziksel veya ruhsal şiddete maruz kaldığımız bir yıllık staj döneminde, bir de ağır ekonomik sorunlarımızla baş etmeye çalışıyoruz. Yargının kurucu unsurlarından olan avukatın stajının nitelikli şekilde yapılmasını sağlamaya yönelik yasal tedbirler alınması gerekirken ve bizler bugün bu talebimizi dile getirmek için toplanmışken Anayasa Mahkemesi ne yazık ki 4 Nisan'da yani dün -avukatlar gününden bir gün önce- verdiği kararla da naylon stajı meşrulaştırmıştır" dedi.

MARDİN
Mardin Barosu, adliye binası önünde açıklama yaptı. Çok sayıda avukatın katıldığı açıklamada basın metnini Baro Başkanı İsmail Elik okudu. Savunma hakkına herkesin ihtiyacı olduğunu ifade eden Elik, "Bugün 'Avukat için de adalet!' diye haykırmak zorunda kalıyoruz. Yaşadığımız sorunlar mesleğimizin icrasını imkansız hale getirirken, adaletin tesisi önünde bir engel oluşturuyor. 5 Nisan Avukatlar Günü'nde mesleğimizin sorunlarının çözümüne yönelik taleplerimizi bir kez daha kamuoyuna sunuyoruz" dedi. Avukatların taleplerini sıralayan Elik, "Avukat için de adalet mücadelesinde kararlılıkla ilerleyecek, onurlu meslek mirasımızı geleceğe taşıyacağız" dedi.

Açıklama alkışlarla sona erdi.