EMEK
Sağlık emekçileri: Daha kaçımızın ölmesi bekleniyor?
Doktor Fikret Hacıosman'ın, İstanbul'da görev yaptığı hastanede bir hastasının silahlı saldırı sonucu yaşamını yitirmesi sağlık emekçileri tepki gösterdi. Birçok kentte açıklama yapan sağlık emekçileri, "Kamu idaresi harekete geçmek için daha kaçımızın ölmesini beklemektedir?" diye sordu.
İstanbul Bahçelievler'de bulunan özel bir hastanede görev yapan Ruh ve Sinir Hastalıkları Uzmanı Dr. Fikret Hacıosman'ın, dün Serhat Tunçdemir isimli bir hastasının silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybetmesi sağlık emekçileri tarafından protesto edildi.
DİYARBAKIR
Diyarbakır'daki sağlık emekçileri, doktorun öldürülmesini Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde protesto etti.
Diyarbakır Tabip Odası, SES ve Diyarbakır Diş Hekimleri Odası yönetici ve üyelerinin katıldığı eylemde, "Sağlıkta şiddet politiktir", "Êdî bese", "Sağlıkta şiddet son bulsun" yazılı Kürtçe-Türkçe pankart ve dövizler taşındı.
Burada konuşan SES Diyarbakır Şubesi Eşbaşkanı Recep Oruç, mevcut sağlık politikalarının yarattığı çarpıklığın, şiddet olaylarının önünü açtığını ifade etti.
Sağlık Bakanlığı'nın sağlık alanında yaşanan şiddet olaylarına dair verilerini paylaşıp, 'Beyaz Kod' verilerine göre günde ortalama 31 sağlık çalışanının şiddette maruz kaldığına dikkat çeken Oruç, bu sonucun etkenlerinden biri olarak toplumsal barış inşa edilmeden şiddet olaylarının devam edeceği uyarısında bulundu.
TTB Merkez Konsey Üyesi Halis Yerlikaya ise "Sağlıkta Şiddet Yasası"nın çıkarılmasını talep etti. Yerlikaya, "Sağlık hizmetini sekteye uğratanlara dönük caydırıcı cezalandırılma yapılmadığı takdirde şifa veren hastanelerde yaşamlarımızı yitirmeye devam edeceğiz" diye konuştu.
Diyarbakır Tabip Odası Genel Sekreteri Orhan İlim de yaşanan cinayete dönük tepkisini "Kamu idaresi harekete geçmek için daha kaçımızın ölmesini beklemektedir?" diye sorarak gösterdi. Ülkede sağlık çalışanlarının her gün onlarca kez şiddet yaşadıklarını dile getiren İlim, "Sağlıkta şiddet dalgası azalmak bir yana hızlanmakta, yaygınlaşmakta, meslektaşlarımızı silahla yaralamaya/ öldürmeye varan infial yaratıcı boyutlar kazanmaktadır. Silahın sağlık kuruluşlarına bile kolayca sokulabilmesi karşısında başta kamu otoritesi olmak üzere bütün toplum silahlanmanın normal bir olgu gibi görülmesini sosyal bir sorun olarak ele almalı; bireysel silahlanma zaman kaybetmeden kontrol altına alınmalıdır" dedi.
Sağlıkta şiddetin engellenmesi için TBMM'ye sundukları yasa teklifinin yeni yasama döneminde ivedilikle yaşama geçirilmesini beklediklerini vurgulayan İlim, sağlıkta şiddetin kanıksanmasına izin vermeyeceklerini kaydetti.
ADANA
Adana'da da sağlık emekçileri, meslektaşları Dr. Hacıosman'ın öldürülmesini Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Poliklinikleri önünde sağlıkta şiddetin son bulmasını için eylem yaptı.
Burada konuşan Adana Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Ahmet Hilal, sağlık emekçilerine yönelik baskıların her geçen gün artığına değindi. Yakın geçmişte meydana gelen başka şiddet vakalarının ardından Sağlık Bakanı'ndan randevu talep edildiğini ve sorunun çözümü için ortak çalışma grubu kurulmasını önerdiklerini anımsatan Hilal, "Ne yazık ki, bakanlık randevu taleplerine yanıt verme nezaketinden bile uzak, duyarsız ve etkisiz tutumunu sürdüre gelmektedir" dedi.
Hilal, meslektaşlarının hastanede öldürülmesinin sağlık kuruluşlarındaki güvenlik önlemlerinin yetersizliğinin artık gözardı edilemeyecek ve ertelenemeyecek acil bir sorun olduğunu apaçık gösterdiğini de ifade etti.
Sorunu ve çözüm yollarını ele almak için TBMM Başkanı ve Sağlık Bakanı ile acil görüşme talebinde bulunan Hilal, yine sağlıkta şiddetin engellenmesi için TBMM'ye sundukları yasa teklifinin yeni yasama döneminde ivedilikle yaşama geçirilmesini beklediklerini kaydetti.
VAN
Van'da ise Hakkari Tabip Odası ile SES Şube üyeleri, Van Bölge Hastanesi önünde "Hekime yönelik saldırılara hayır" pankartı açıp, yaptıkları ortak açıklama ile saldırıya dönük tepkilerini gösterdi.
Van-Hakkari Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Hüseyin Yaviç, yaptığı açıklamada cinayete kurban giden meslektaşlarının ailesine ve bütün sağlık camiasına baş sağlığı dileklerinde bulundu.
Türk Tabipler Birliği'nin (TTB) sağlıkta şiddetin nedenlerini ve çözüm yollarını hem kamuoyu ile hem de ilgili bakanlıklarla paylaştıklarını dile getiren Yaviç, Dr. Hacıosman'ın hastane içerisinde ateşli silahla vurulmasını sağlıkta şiddetin gözler önüne serildiğini vurguladı. Yaviç, "Ülkemizde sağlık çalışanları her gün onlarca kez şiddet yaşamaktadır. Sağlıkta şiddet dalgası azalmak bir yana, hızlanmakta, yaygınlaşmakta, meslektaşlarımız silahla yaralanmaya, öldürmeye varan boyutlar kazanmaktadır. Hem hastane yöneticileri hem de kamu iradesi bu sorunu ivedilikle çözmekle sorumludur. Sağlık çalışanları ve TTB, görece basit önlemlerle bile engellenebilecek olan şiddet vakalarına karşı tahammüllerini çoktan kaybetmiştir" ifadelerini kullandı.
Bireysel silahlanmanın da bir an önce kontrol altına alınması gerektiğini de vurgulayan Yaviç, "Sağlıkta şiddetin kanıksanmasını kabul etmeyeceğiz ve onu durdurana kadar mücadelemize devam edeceğiz" dedi.