Pınar Gültekin eylemini savunan kadınlar: Polis bizim hakkımızı ihlal etti
Metin Cemal Avcı tarafından katledilen Pınar Gültekin için eylem yaptıkları sırada işkence edilerek gözaltına alınan kadınların hakkında açılan davanın ilk duruşması görüldü. Kadınlar, toplantı ve gösteri yapma hakkının polisler tarafından ihlal edildiğine dikkat çekti.
Muğla'da Metin Cemal Avcı tarafından vahşice katledilen Pınar Gültekin için İzmir Kıbrıs Şehitleri Caddesinde 21 Temmuz 2020 tarihinde eylem yapan kadınlar hakkında açılan davanın ilk duruşması görüldü. İşkence yapılarak gözaltına alınan 12 kadın hakkında "Görevi yaptırmamak için direnme", "Kanuna aykırı gösteri" ve arbede esnasında polis tişörtü yırtıldığı için "Kamu malına zarar verme" suçlarından iddianame hazırlandı.
Bayraklı Adliyesi 47. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen ilk duruşmaya, İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı avukat Eren Keskin ile avukatlar katıldı. Deniz Uslu, Emine Akbaba, Fatma Deniz Anur, Pınar Usta, Meryem Yıldırım, Arzu Sert, Gizem Coşkun, Elif Yerlikaya ve Berivan Oğuz'un hazır bulunduğu duruşma kimlik tespitiyle başladı.
İşkence ile gözaltına alınan kadınların savunması ile başlayan duruşmada Arzu Sert, polis işkencesine dair raporların olduğunu kaydetti. Elif Yerlikaya ise gözaltı esnasında araç içinde polisler tarafından cinsiyetçi hakaretlere maruz kaldığını anlattı. Emine Akbaba, Yusuf isimli bir polisin gözaltı aracında fiziksel şiddetine maruz kaldığını belirtti. Akbaba, gözaltı işlemi sırasında belirtilen valilik kararının dosyada bulunmadığına dikkati çekerek gözaltı işleminin usulsüz olduğunu dile getirdi. Savunmalarda, toplantı ve gösteri yürüyüş düzenleme haklarının polis tarafından ihlal edildiği belirtildi.
Polis işkencesine maruz kalan kadınlar, tacizci polisin görüntülerde tespit edilebileceğini sözlerine ekledi.
SUÇLAMANIN MADDİ UNSURLARI YOK
Ardından avukatların savunmasına geçildi. Avukatlar, yürüyüşün yapıldığı yerin yaya caddesi olması nedeniyle Anayasa Mahkemesi'nin 2020/12 esaslı iptal kararını emsal olarak sundu. Avukatlar, 2911 sayılı kanunun 28. Madde yönünden Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi kararları göz önünde bulundurularak suçun maddi unsurlarının bulunmadığını ifade etti.
Bununla beraber avukatlar, mahkemede söz konusu olan "polisin tişörtünün yırtılarak kamu malına zarar verme" suçlamasına bir kanıtın bulunmadığını dile getirdi. Mahkeme heyeti, kanıtların sunulması ve duruşmada hazır bulunmayan sanıkların dinlenmesi için duruşmayı 28 Nisan'a erteledi.