22 Aralık 2024 Pazar

Ziya Ulusoy yazdı | Sri Lanka: Saray ve saltanat çöküyor

Gotabaya ve burjuva muhalefetin olası uzlaşmasının parlamenter ağırlıklı rejime geçiş manevrasının frenleyici etkisi mi halk üzerinde hakim olacak, yoksa direniş yeni evrelerden geçerek devrimi mi hazırlayacak? Bunu pratik gösterecek. Ama her halükarda şovenizmin Sinhali halkını hemen bütünüyle politik esareti altına aldığı, Tamil ulusuna karşı zafer kazanmış liderleri omuzları üzerinde taşıdığı eski Sri Lanka olmayacak.

Sri Lanka'da Nisan ayının başından bu yana süren eylemler halk ayaklanmasına dönüştü.

Rajapaksa hanedanının faşist rejimine karşı gençlik ağırlıklı başlatılan gösteriler, süreklilik sağlamakla kalmadı. Emekçi memur ve işçi sendikalarını genel greve zorladı. Nisan ve Mayıs başlarında gerçekleştirilen grevler ve genel grev, merkezi başkent Colombo olan ama aynı zamanda diğer illere de yayılan genel halk direnişini tutuşturdu.

Gotabaya (asker kökenli) ve Mahinda Rajapaksa kardeşlerin faşist hanedanlık rejimi, genel direnişe iki kez OHAL ilanıyla yanıt verdi. Nisan'ın başındaki OHAL ilanına karşı direniş büyüyünce OHAL'i geri almak zorunda kaldı. Fakat bu kez partisinden çeteleri direnişçilere saldırttı. 8 insanın ölümüne yol açtı.

Saldırıya karşı direniş yalnızca büyümekle kalmadı. Halk ayaklanmasına dönüştü. Rajapaksa hanedanının ve hükümet vekillerinin villalarını ve işyerlerini yakan halk, kaçmalarını önlemek için yol kontrollerine başladı.

Direnişin merkezi kampı Hükümet Sekreterliği binasının yakınındaki parktı. Halk binayı kuşatınca ve yakmaya girişince, ikinci OHAL ilanıyla ordu tanklar ve zırhlılar direnişçilere karşı harekete geçirildi. Ordu tedbir olarak başbakan Rajapaksa ve beraberindekileri helikopterle deniz üssüne kaçırdı, korumaya aldı.

Fakat OHAL ve ordu da direnişi engelleyemedi. Gotabaya, kardeşini istifa ettirerek (bakanları daha önce istifa ettirmişti) ayaklanmayı sönümlendirmeye çalıştı. Fakat ayaklanan halk Rajapaksa hanedanlığının tümden iktidarının alaşağı edilmesinde direniyor.

Sokağa çıkma yasağı ve ordunun ateş ederek bir direnişçiyi öldürmesi direnişi frenledi. Fakat Gotabaya Rajapaksa, parlamentodaki en zayıf burjuva partisinden başbakan atayarak ve sokağa çıkma yasağını devam ettirerek direnişi sona erdireceğini, iktidarını sürdüreceğini hesaplıyor.

Burjuva muhalefet, Rajapaksa faşist rejiminden parlamenter ağırlıklı bir rejime geçiş imkanı olarak bu manevraya uzlaşma elini uzatsa da, ayaklanmanın halk direnişi olarak aralıklarla süreceği görülüyor.

Gotabaya ve burjuva muhalefetin olası uzlaşmasının parlamenter ağırlıklı rejime geçiş manevrasının frenleyici etkisi mi halk üzerinde hakim olacak, yoksa direniş yeni evrelerden geçerek devrimi mi hazırlayacak?

Bunu pratik gösterecek. Ama her halükarda şovenizmin Sinhali halkını hemen bütünüyle politik esareti altına aldığı, Tamil ulusuna karşı zafer kazanmış liderleri omuzları üzerinde taşıdığı eski Sri Lanka olmayacak.

Ayaklanma içinde şovenizmi aralayan Sinhali halkı sonraki süreçte eğitimini daha da geliştirerek, her deneyimi devrime hazırlanmanın provası yapacak. Muhtemelen şovenist partilerden koparak enternasyonalist tutuma desteğini artıracak. İkinci kez ayaklandığında bu kez şimdikinden farklı olarak Tamil halkı güvensizliği atarak ayaklanmaya katılacak.

Sri Lanka rejimi, 2009'da Tamillerden en az 20 bin insanın öldürüldüğü, yüzbinlercesinin yerinden edildiği soykırımcı saldırının suçlusu. Emperyalistler de bu savaş suçuna ortak.

Buna eşlik eden kapitalist yağmacılıkla hanedan ve çevresini palazlandıran rejim, ekonomik krizin bütün yükünü işçi sınıfı ve ezilenlere -şovenizm sayesinde- kolayca yıkabileceğini düşündü.

Fakat hesabı tutmadı. Yoksulluğa, ücret düşürmeye, gıda maddeleri başta gelmek üzere aşırı fiyat artışına yol açan rejimin yönetiminde Sri Lanka kapitalizmi krizin içinde debeleniyor.

Rejim Tamillere karşı soykırımla bastırma yöntemi olarak karşıdevrimci Sri Lanka modeli armağan etmişti.

Şimdi Sri Lanka halkları faşizme ve kapitalizme karşı işçi sınıfı ve ezilenlere ayaklanma deneyimi armağan ediyorlar.

Onur Sri Lanka halklarının olsun!

Sıra Türkiye halkında. Erdoğan faşizmi Sri Lanka modelini örnek alarak işgalci savaşlar, bombardıman ve kimyasal silahlar kullanarak Kürtleri ezmeyi armağan etmek istiyor. Türkiye halkları da Sri Lanka'nın egemen Sinhali ulusundan halkı gibi şovenizmi aralayarak ayağa kalkmayı, ezilenlere armağan etmeli.

Sri lanka halkı bir kez daha gösteriyor, saraylar, saltanatlar çöker, yerini mutlaka yarını kuracakların baharı alır.