19 Mayıs 2024 Pazar

Faşist Duterte'nin 'kanlı pazar' katliamı

Filipinlerin faşist diktatörü Rodrigo Duterte 2016 yılında cumhurbaşkanı seçildikten sonra faşist Marcos'un 'çelik yumruğu'nu aratmayan yöntemlere başvurmaya devam ediyor.

İlk dönem Filipinler Komünist Partisi ile müzakere süreci başlatan Duterte, kısa sürede müzakereleri sonlandırdı ve devletin 'bir numaralı güvenlik sorunu' ilan ettiği Yeni Halk Ordusu (NPA) gerillalarına karşı saldırıları yoğunlaştırdı. Duterte'nin emriyle 8 bini aşkın devrimci katledildi.

Kadınlara duyduğu nefreti tecavüzü meşrulaştırarak, kameralar önünde kadınları taciz ederek veya "komünist kadınları vajinalarından vurun" talimatı vererek gösteren faşist Duterte, "uyuşturucuya karşı savaş" adı altında kurduğu "ölüm mangaları" eliyle emekçi semtlerde on binlerce insanı yargısız infaz yoluyla katletti.

Duterte, 5 Mart günü bütün askeri ve polis teşkilatına insan haklarını yok sayarak, "komünistlerin hepsini öldürün" emrini verdi. Faşist Duterte, karşıdevrimci şiddetin tırmandırılacağı işaretini vermesinin ardından polis yüzlerce siyasi aktivisti 'kızıl etiket'leyerek, 'terör' listesine ekledi.

7 Mart Pazar günü ise saat 03.15 civarında faşist Duterte'nin silahlı güçleri yeni bir katliam saldırısında bulundu. Güney Tagalog eyaletinin Rizal, Cavite, Laguna ve Batangas kentlerinde polis, çok sayıda siyasi aktivist ve insan hakları savuncusunun evlerini ve işyerlerini bastı, biri kadın 9 aktivisti katletti.

İşçi hakları aktivisti Emanel Asuncion, balıkçı topluluklarının hakları savuncucusu Chai Lemita-Evangelista ve Ariel Evangelista, evsiz için barınma hakkı savunucuları Melvin Dasigao ve Mark Lee Coros Bacasno, yerli halk aktivisti iki kişi ve konut hakkı aktivisti iki kişi bu saldırıda katledildi. Katliam operasyonunda 6 kişi de tutuklandı.

Operasyonun ardından Başkan Yardımcısı Leni Robredo, aktivistlerin silahlı olduğunu ve çatışma çıktığını iddia etse de, katliamın yaşandığı evlerde inceleme yapan insan hakları kuruluşları, tanıklarla da görüştü. İnsan hakları kuruluşları, delil olarak sunulan silahların evlere polis tarafından sonradan yerleştirildiğini, çatışma yaşanmadığını açıkladı.

Duterte'nin saldırganlığına, ABD tarafından desteklenen "ayaklanma bastırma" kampanyasını dayanak yapıyor.

Filipinler Komünist Partisi'nin (FKP) kurucu önderi Jose Maria Sison, siyasi danışmanı olduğu Filipinler Ulusal Demokratik Cephe'nin (NDFP) internet sitesinde, "Bir seri katil olan Duterte, hızla kötüleşen ekonomik, sosyal, politik, kültürel ve sağlık koşullarının ortasında artan kitle gösteriler ve halkın silahlı devrimi karşısında daha çaresiz, daha acımasız ve daha ölümcül hale geliyor. Pazar katliamının ardından Duterte'nin silahlı köleleri, ülkenin bütün bölgelerinde siyasi aktivistleri ve rejim karşıtlarını kızıl etiketliyor ve ölümle tehdit ediyor" diye açıklama yaptı.

Açıklamanın devamında Sison, "Duterte, zihinsel ve ahlaki açıdan bozuk ve sapkın tarzıyla, her yıl yinelediği FKP önderliğinde Yeni Halk Ordusu (YHO) tarafından yürütülen devrimci silahlı mücadeleyi ezme sözünün boşa çıktığı gerçeğini katliamları arttırarak örtmek istiyor" diye belirtti.

FKP İrtibat Kurulu Başkanı Marco Valbuena da açıklama yaparak katliamı kınadı. Valbuena, "Eylemcilerin katledilmesi ve toplu tutuklanması, Duterte tiranlık rejiminin Güney Tagalog, Bicol ve ülke genelinde tüm yurtsever ve demokratik güçlere karşı yürüttüğü kirli savaşın tırmandırılmasına işaret ediyor" dedi.

Valbuena, "Parti ve devrimci hareket, geniş işçi ve köylü kitlelerine, ABD-Duterte faşist rejiminin işlediği suçların cezasız kalmayacağı sözünü veriyor. Yeni Halk Ordusu, adalet yerini bulana kadar halka yardım etmek için elinden geleceğini yapacak" diye belirtti.