18 Mayıs 2024 Cumartesi

ADGB: İnkar sürdükçe, soykırım ve katliamlar sürmektedir

1915 Ermeni Soykırımı'nda katledilenleri saygıyla anan Avrupa Demokratik Güç Birliği, Ermeni Soykırımı'nın hala inkar edildiğine dikkat çekerek, "İnkar sürdükçe, soykırım ve katliamlar sürmektedir" dedi.

Avrupa Demokratik Güç Birliği (ADGB), 24 Nisan 1915'te gerçekleşen Ermeni Soykırımı'nın yıldönümüne ilişkin yazılı açıklama yayınladı. Yapılan açıklamada, "24 Nisan 1915 günü iki yüzü aşkın Ermeni aydının, evlerinden alınarak planlı bir şekilde katledilmesi ile başlayan Ermeni Soykırımı ile Osmanlı devleti ve onun idaresini elinde tutan İttihat ve Terakki Cemiyeti Ermeni halkını yok etmek üzere sayıları milyonu aşan Ermeni'yi katletti" denildi.

24 Nisan 1915'i takip eden süreçte, Osmanlı coğrafyası devlet denetiminde gerçekleşen sistematik ve planı katliamlar ve sürgünler ile neredeyse tamamen Ermenisizleştirildiği kaydedilen açıklamada, Ermeni kadın ve çocukların köleleştirildiği ve Ermenilerin tüm birikimlerine el konulduğu, bütün kültürel mirasının yok edildiği hatırlatıldı. 

Açıkamada "Ermeni Soykırımı ile bir taraftan da yeni ulusal burjuvazi için sermaye birikiminin oluşturulması hedeflenmişti. Tüm bu zulüm ve yok etme mekanizmasından kurtulmayı başarabilenler ise kadim yurtlarından uzakta dünyanın dört bir yanına dağıldılar. Bu süreç zarfında Anadolu'nun diğer Hristiyan halkları da soykırım politikasından payına düşeni aldı. Seyfo, yani Asuri-Süryani- Keldani Soykırımı ile Pontus Soykırımı bu bağlamda Ermeni Soykırımından ayrı düşünülemez" diye belirtildi.

'TÜRKİYE CUMHURİYETİ TARİHİ KALİAM VE SOYKIRIM TARİHİDİR'
Türk devletinin, imha, inkar ve asimilasyon politikalarını bugüne değin sürdüğü kaydedilen açıklamada, "Bu açıdan Türkiye Cumhuriyeti tarihi bir katliamlar ve soykırımlar tarihidir. 1934 Trakya Pogromu, 1938 Dersim Tertelesi, Varlık Vergisi (1942), 6-7 Eylül Pogromu (1955), Koçgiri (1921), Zilan (1930), Maraş (1978), Sivas (1993), Roboski (2011) ve Cizre (2015) katliamları gibi sayısız örnekte gördüğümüz üzere halklar üzerindeki baskı ve imha politikaları tam bir süreklilik arz etmektedir ve tüm halkları ve inanç gruplarını ayrım gözetmeksizin hedef almaktadır" diye hatırlatıldı.

Günümüzde da Ermeni halkı üzerinde hala imha, inkar ve asimilasyon politikalarının sürdüğü vurgulanan açıklamada, "Bu politikanın en güncel, yakıcı ve somut örnekleri Hrant Dink, Maritsa Küçük ve Sevag Balıkçı cinayetleridir" diye kaydedildi.

'ALMANYA İLE TÜRKİYE ARASINDA KİRLİ İŞBİRLİĞİ GÜNÜMÜZE KADAR SÜRMEKTEDİR'
Açıklamada, "Osmanlı ve TC devleti tüm bu insanlık suçlarını işlerken buna destek olan yada seyirci kalan diğer emperyalist güçler de tüm bu suçların ortağıdır. Ermeni Soykırımı esnasında Osmanlı'nın müttefiki olan ve bilfiil Osmanlı ordusunu kurmayları aracılığıyla yöneten Alman İmparatorluğu kuşkusuz bu insanlık suçunun baş faillerindendir. Federal Almanya Meclisi 2016 yılında aldığı kararla soykırımı kabul etmiş ve iştirakini de itiraf etmiştir. Fakat Alman Devlet ile TC arasındaki kirli işbirliği günümüze kadar süregelmiştir. Bugün Kürt halkına karşı işlenen insanlık suçlarına hala Alman silahları kullanılmakta, insan hakları kirli pazarlıklara konu edilmektedir" denildi.

Soykrımda yaşamını yitirenleri anan Avrupa Demokratik Güç Birliği, "Hakikatleri ve sorumluları ortaya çıkarma ve adaleti sağlama mücadelesini kararlılıkla sürdüreceğimizi bir kez daha kamuoyuna ilan ediyoruz" ifadelerini kullandı.