77. adalet nöbetinde Türkiye'de uygulanan yurtdışı yasağına tepki
Dayanışma'nın Sesi Derneği, Almanya'nın Köln kentinde 77. adalet nöbetinde Türkiye'de uygulanan 'yurtdışı yasağı'ndan dolayı geri dönemeyen Ali Temel, Bekir Topgider, Yüksel Wessling ile İran'da tutuklu bulunan Alman vatandaşı Nahid Taghavi'nin durumuna dikkat çekti.
Almanya'nın Köln kentinde tutuklu gazeteciler ve siyasi tutuklu Alman vatandaşları ile dayanışma çalışması yürüten Dayanışma'nın Sesi Derneği, 77. adalet nöbet eylemini düzenledi.
Tren İstasyonu önündeki Dom Meydanında gerçekleştirilen 77. dayanışma nöbetinde, yurtdışı yasağı ile Almanya'ya geri dönemeyen Alman vatandaşları ve İran'da Ekim ayından bu yana tutuklu bulunan 66 yaşındaki insan hakları aktivisti Nahid Taghavi'nin durumuna dikkat çekildi.
Eyleme Ali Temel, Yüksel Wessling, Bekir Topgider, İsmail Yılmaz ve Nahid Taghavi'nin ailesi yanısıra Solparti Milletvekilli Andrej Hunko, Köln Yeşiller Partisinden Belediye Meclis üyesi Dilan Yazıcıoğlu ile Kulturforum vakfından Çiler Fırtına'da katıldı. Eylemde konuşan Ali Temel'in oğlu yaptığı konuşmada babasının duruşması haftaya Çarşamba olacağını duyurdu.
Hannover kentinde 27 yıl boyunca belediyede sosyal pedagog olarak çalışan 66 yaşındaki Yüksel Wessling'in eşi Jürgen Wessling'de konuşma yaptı. Wessling, "Eşimin sağlık durumu iyi değildir ve bu son 1,5 yılda yaşananların çok etkisi oldu. Almanya Dışişler Bakanlığı Türkiye konusunda çelişkili ve yanlış politika izlemektedir. Türkiye'de yaşanan insan hakları ihlallerine Alman Dişişleri Bakanlığı sessiz kalmamalıdır" diye konuştu.
Alman vatandaşı olan Bekir Topgider'in oğlu da yaptığı konuşmada, "Babam yaklaşık 1,5 yıldır Almanya'ya geri dönemiyor. Belli bir süre hapishanede kaldı. İddialar çok çelişkili ve halen bir iddianame hazırlanmadı" diye konuştu. Kulturforum TürkiyeAlmanya vakfı adına konuşan Çiler Fırtına ise "Türkiye'de son yıllarda gazetecilere, akademisyenlere ve tüm muhaliflere baskı arttı, artık hapishaneler dolmuş durumda. Köln'den çok sayıda alman vatandaşı şuan Türkiye'de yurtdışı yasağından dolayı geri dönemiyor, bunların biri Bekir Topgider. Bu haksızlığa sessiz kalmamalıyız" dedi.
Ekim ayından bu yana İran'da Evin hapishanesinde tutuklu bulunan Nahid Taghavi'nin kızı da annesinin durumuna dikkat çekti. "Annem 66 yaşında alman ve iran vatandaşı sahip olan, hayatı boyunca insan hakları mücadelesinde faaliyet yürütmüştür. 16 Ekim'de bu yana Evin hapishanesinde tek kişilik hücrede tutuklu bulunmakta. Avukat görüşü yok, iddianeme yok ama her gün psikolojik işkence yapmaya devam ediyorlar. Şimdiye kadar İran'da yaşayan amcamı sadece 2 defa arayabildi. Çok kaygılıyız. Alman Elçisine hapishanede ziyarete izin vermediler. Alman Dışişler Bakanlığını göreve davet ediyoruz" dedi.
Ardından Yeşiiller Partisi adına Köln Belediye Meclis üyesi Dilan Yazıcıoğlu, yaklaşık iki yıldır geri Köln'e geri dönemeyen Hozan Cane ile kızı Gönül Örs'in yolladığı mesajı okudu. Solparti Milletvekilli Andrej Hunko, "Bugün burada tüm aile yakınların yaptıkları konuşmaları dinledim. Köln'de yaptığını bu dayanışma çok önemli ve değerlidir. Türkiye ve İran'da haksız bir şekilde 'rehine' alınmış alman vatandaşların durumu ciddidir. Bu konuyu ve ailelerin taleplerini 25-26 Mart'da Brüksel'de yapılacak olan AB zirvesi öncesi meclisde gündeme getirmeye çalışacağım. Türkiye ile kirli ve çelişki bir dışişleri politikası uygulanıyor. Eski Dışişleri Bakanı Gabriel'den bugün Maas'a bu çizgi devam etmektedir" dedi.