TKŞ: 2025 yılı, işgal güçlerinin yenilgisine tanıklık edecektir
Yılın son gününde TKŞ tarafından Kobanê, Qamişlo, Hesekê'de yapılan açıklamalarda, Alevilere dönük saldırılara dikkat çekilerek, tüm halklara özsavunmayı geliştirme çağrısı yapıldı.
Komünist Devrimci Hareket (TKŞ) 2024 yılının son gününde Qamişlo, Heseke, Kobanê'de yaptığı açıklamalarla işgal saldırılarına karşı özsavunmayı büyütme çağrısı yaptı.
Suriye'de Esad rejimini devirerek başa geçen cihatçı HTŞ çetelerinin Alevi halkına dönük zulmüne dikkat çekilen açıklamada, "Şam yönetimini ele geçiren HTŞ çeteleri, farklı inanç ve uluslara yaşam hakkı tanımadığını açık biçimde gösterdi. Alevi ve Hıristiyan halklarımıza yönelik soykırıma girişti. Lazkiye, Tartus, Hama, Humus ve Şam'da Alevilerin yaşadığı bölgelere baskınlar düzenleniyor. 'Rejim kalıntılarını temizliyoruz' bahanesini öne süren HTŞ çeteleri, her gün halkın mal ve mülkünü gasp ediyor" ifadeleri yer aldı.
'İNSANLARIN YAŞAM HAKKI GASP EDİLİYOR'
İşgal altındaki bölgelerde yaşanan insan hakları ihlallerine dikkat çekilen açıklamada, "Yıllardır işgal altındaki Efrîn, Girê Spî ve Serêkanîyê'de, yaşanan gasp, fidye, talan ve katliam saldırıları Suriye geneline yayıldı. Temel insan hakları bir yana insanların yaşam hakları gasp ediliyor. Cihatçı çeteler, halkın evlerini boşaltarak ganimet topluyor. Kadınlara yönelik taciz, tecavüz ve kaçırma şeklinde cinsel saldırılar artıyor" denildi.
HTŞ çetelerinin Alevilerin kutsal inanç merkezlerini yaktığına dikkat çekilen açıklamada, Hama ve Humus'ta Noel ağaçlarına saldırıldığı belirtildi. İnsanların, sadece farklı bir inanca sahip oldukları için sokak ortasında işkenceye maruz bırakıldığına, infaz edildiğine dikkat çekilen açıklamada şunlar kaydedildi: "Yaşananların, politik İslamcı faşist DAİŞ çetesinin kafa kesme ve yakma gibi pek çok saldırısından hiçbir farkı yok. DAİŞ zihniyetiyle farklı inançlar ve kimlikler yok ediliyor. Uluslararası kuruluşlar, HTŞ çetesinin suçlarını görmezden geliyor. Bu suça göz yuman başta işgalci faşist Türk devleti olmak üzere emperyalist ve sömürgeci devletler bu katliamların ortağıdır. Uluslararası kuruluşlar ve HTŞ ile dostluk ilişkileri kurmaya çalışan Batılı emperyalistler, yaşanan bu soykırım saldırısına kayıtsız kalmamalı ve faşist çeteler durdurulmalıdır."
'TÜM HALKLARIMIZ ÖZSAVUNMA ÖRGÜTLERİNİ OLUŞTURMALIDIR'
Suriye'de yaşayan Arap Alevilerin, Dürzilerin, Kürtlerin, Ermenilerin, Süryanilerin, Asurilerin ve ezilen diğer tüm inanç ve kimliklerin yaşamlarının tehdit altında olduğu belirtilen açıklamada, "Kuzey ve Doğu Suriye bölgesinde bir arada yaşayan halklarımız, omuz omuza vererek şehirlerini ve özerk yönetimlerini savunmaktadır. Emperyalist güçlerin desteğiyle Şam'a giren HTŞ çetesi ve DAİŞ artığı ÖSO çetelerinin saldırılarından korunmanın tek yolu, halkların mücadele birliği ve direnişidir" denildi.
Halklara özsavunmayı büyütme çağrısı yapan TKŞ, "Başta Arap Aleviler olmak üzere tüm halklarımıza, yaşamlarını güvence altına almak için özsavunmalarını geliştirmeleri çağrısında bulunuyoruz. Tüm halklarımız, bir an önce özsavunma örgütlerini oluşturmalıdır. Köylerini, kasabalarını ve şehirlerini korumak için güçlerini birleştirmelidir" ifadelerini kullandı.
'ŞEHİRLERDE VE CEPHE HATLARINDA DİRENİŞİ BÜYÜTECEĞİZ'
Suriye'de yaşayan tüm halklar ve inanç toplulukların eşit ve özgür yaşam hakkı için demokratik bir sistemin geliştirilmesi zorunlu olduğu belirtilen açıklamada, "Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi sınırlarında inşa edilen halkçı, demokratik ve kadın özgürlükçü sistem tüm halklarımız için örnektir. Halklarının eşit, özgür ve gönüllü birlikteliğini esas alan bu yaşam Suriye için en güçlü seçenektir" ifadeleri yer aldı. Ortadoğu'ya açılan Rojava'daki özgür yaşam kapısının tüm halklara açık olduğu belirtilen açıklamada, "Halklarımız, Esad diktatörlüğüne olduğu gibi HTŞ çetesine de mahkum değildir" denildi.
Açıklamada, "Bizler Rojavalı komünistler olarak, 2024'ün bu son gününde tüm halklarımıza çağrıda bulunuyoruz. Halklarımızın geleceği ve yaşam güvencesi onur, özgürlük ve direniş saflarındadır. Sömürgeci Türk devleti ve çetelerinin saldırılarına karşı direnişi güçlendirelim. Köy, mahalle ve şehirlerimizi savunmak için nöbet noktalarını boş bırakmayalım" ifadeleri kullanıldı.
Açıklama, şöyle devam etti: "En ön cephede savaşan ve düşmana devrim topraklarına adım attırmayan savaşçılarımızın direnişini selamlıyoruz. 2025 yılı, işgal güçlerinin yenilgisine tanıklık edecektir. İnancımız tamdır ve yüreklerimiz sizinledir. Hep birlikte, şehirlerde ve cephe hatlarında direnişi büyüteceğiz."
Açıklamalar "Direneceğiz, savaşacağız, kazanacağız" "Yaşasın Rojava devrimi", "Berxwedan jiyane" sloganlarıyla sona erdi.