GÜNCEL
'Tecridi yıkabilir barışın yolunu açabiliriz'
525 kadın imza metni yayınlayarak "Ölümlerden yorulmadık mı? 'Başkalarının hayatından daha değerli değil hayatım' diyen bir seçilmişin diğerkamlığından etkilenmedik mi? Hayatın gücü, yaşatabiliyorsak bir güç. Zaman daralıyor" dedi.
"Leyla ile dayanışan ve ses veren kadınlar" İmralı tecridinin kaldırılması talebiyle açlık grevinde olan DTK Eşbaşkanı ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven'e destek amacıyla başlatılan imza kampanyası metnini ve imzacıları Taksim Hill Otel'de düzenledikleri basın toplantısıyla açıkladı.
Açıklamaya Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eşsözcüsü Gülistan Koçyiğit, HDP İstanbul Milletvekili Oya Ersoy katıldı.
"Leyla'ya ses veriyoruz hayatı savunuyoruz" diyen kadınlar adına açıklamayı Ayşe Berktay okudu. Berktay, Leyla Güven'e ses vermek ve durumu görünür koşmak için bir araya geldiklerini söyledi. Adım atar atmaz yalnız olmadıklarını ve herkesin "Ne yapabiliriz" diye düşündüğünü gördüklerini vurgulayarak 2 gün içinde 525 kadının imzacı olduğunu kaydetti.
Ardından Leyla Güven'in toplantıya gönderdiği sesli mesaj dinletildi.
Güven, mesajına "Merhaba sevgili kadınlar, öncelikle 8 Mart haftasındayız. Tüm dünya kadınlarının ve sizin 8 Mart direniş haftasınızı kutluyorum" diyerek başladı.
"Ve inanıyorum ki her gelen yeni gün ve yeni 8 Martlar bize daha özgür günlerin müjdeleyicisi olacaktır. 8 Mart'larda bizler kadınların yani toplumun taleplerini alanlarda haykıracağız. Hergün biraz kadın daha direnişi ve mücadelesini yükselterek kadının toplum içindeki bütün haklarını ve özgürlüğünü en üst seviyeye ulaştıracağız. Bundan hiç şüphem yok.
Sizlerde biliyorsunuz ki bir direnişteyiz. Bu direniş cezaevlerinde yüzlerce arkadaşımın katılımı ile devam ediyor. Bütün kadınların tarih boyunca bir çok konuda yani özgürlüklerin artması, demokrasinin gelişmesi, kadının hak ettiği yere gelebilmesi için bir çok öncülük yapmıştır. Ben de bu öncülüğü yapmaktan onur duyuyorum."
KADINLAR KARARINI KENDİ VERSİN DİYE
"Ben birçok kimlik taşıyorum ve bu kimliklerin birçoğunu kendim tercih etmedim. Ama feminist olma kararını ve bu eyleme başlama kararını kendim verdim. Günlerce bu eylemi kafamda tasarlayarak ve sonuçlarını kinseyle paylaşmadan bu grevi ilmek ilmek ördüm ve öyle başladım. Belki de ondandır hala kendimi çok iyi hissediyorum. Fiziğim her ne kadar beni zorlasa da beynim ve yüreğim bana çoşku ve moral veriyor. Çünkü kararı kendim verdim ve bu karar doğrultusunda direniyorum. Onun için bütün kadınların kendi kararlarını verebilecekleri bir sistem yaratmak için mücadele ediyoruz. Sizlerin bir araya gelmiş olması çok değerli. Bu uğurda verdiğiniz mücadele çok anlamlıdır. Ziyarete gelenlerden kadınlar bana ayrı moral veriyor. Sanırım bizi kadın kimliğinde buluşturan da budur. Dünyanın neresinde bir kadın şiddet görüyorsa bütün kadınlar şiddet görüyordur demektir."
UMUTLU DİRENÇLİ VE KARARLI
"Başarmaya çok yakınız. Sizin gibi değerli arkadaşlarım ve yoldaşlarım olduğu için kendimi çok şanslı hissediyorum. Eyleminizin de en kısa zamanda basarıya ulaşacağına inanıyorum. Sizlerle gelecek 8 Mart'ta bir arada olmanın umudunu taşıyorum."
Güven'in mesajı salonda alkışlarla karşılık verdi.
Ardından Güven'i ziyarete giden kadınlar imza metnini okudu. İmza metni şöyle:
"Leyla ile dayanışıyoruz. Duymak, ses vermek yaşatır. Depremlerden hatırlarız... "Orada kimse var mı?" diyen sesi... Can kurtarmanın çabasıdır o ses. Bir ses gelsin diye umut ederiz... Yaşamın sesidir o... Leyla Güven orada... Diyarbakır'da... Hayata sahip çıkmak için açlık grevinde...
ÖLÜMLERDEN YORULMADIK MI
Uzun yıllar Türkiye'de kadın mücadelesi yürütmüş, belediye başkanlığı yapmış, seçmenin yüzde 71 oyunu alarak Hakkari milletvekili olmuş, barış ve demokrasi mücadelesinin uzun yol koşucusu Leyla Güven orada...
Barış istiyor sadece... bedeniyle... Duymadık, görmedik, bilmiyoruz diyemeyiz...
Leyla Güven orada... Diyarbakır'da... Ölümlerden yorulmadık mı? 'Başkalarının hayatından daha değerli değil hayatım' diyen bir seçilmişin diğerkamlığından etkilenmedik mi? Hayatın gücü, yaşatabiliyorsak bir güç. Zaman daralıyor...
YAŞATMALIYIZ
Yakın tarihimiz elimizden kayan yüzlerce yaşamla dolu. Yeni kayıpları taşımaya gücümüz yok! Biz aşağıda ismi bulunan kadınlar hayatı savunuyor, Leyla ile dayanışıyoruz! Onun için tecrit kalksın Leyla yaşasın, barışın yolu açılsın insanlar yaşasın diyoruz.
Daha da geç olmadan hukukun ve insan haklarının hepimizin en temel ihtiyacı olduğu/olacağı gerçeği ile, kadınları bu dayanışmaya çağırıyoruz."
Leyla Güven'in tecrit kalksın ve mevcut yasalar uygulansın dediğini aktaran Tanrıkulu, "Leyla'yı yanımızda getirdik. Nereye baksam onu görüyorum. Direnen bir kadın ve ondan güç alıyoruz" dedi.
BARIŞIN YOLUNU AÇABİLİRİZ
Nimet Tanrıkulu, "Leyla'yı yaşatmak için yapılacak şey onun sesi olmak. Barışın yolu açılacak" dedi. Nesteren Davutoğlu, "Leyla Güven'i yeni tanıdım ve kardeşim olduğumuza inanarak oradan ayrıldım. Leyla'yı Türk kulağı ile dinledim ve onun talebi yasaların uygulanması" diyerek Güven'in talebinin haklı olduğunu söyledi.
NE BEKLİYORUZ
Ayşe Erzan, Güven'in herkese "hadi ne duruyorsunuz" dediğini belirterek barış mücadelesinin özgürlük mücadelesi olduğunu kaydetti. İnsanların hayatın ger alanında Güven'in talebinin anlatması gerektiğini ifade etti.
Gülistan Koçyiğit, Güven'in Efrin işgalini protesto etmek için yapacağı basın açıklaması öncesinde tutuklu olduğunu hatırlatarak Güven'in kendisinin siyaseten tutuklu olduğunu bildiğini ve bundan dolayı hiçbir duruşmada tahliye talebinde bulunmadığını söyledi.
Güven'in talebinin kaynağını yasadan aldığını ve bu kadar yasal bir hakkın uygulanması için bile 114 gündür açlık grevi yapmak gerektiğini ve bunun manidar olduğunu belirtti. Bugün itibari ile tüm hapishanelerde açlık grevinin başladığını vurgulayan Koçyiğit, onlara ses olmak için onları yaşatmak gerektiğini söyledi.
TECRİDİ ANLATMANIN YOLUNU BULMALIYIZ
Mukaddes Erdoğdu Çelik ise şimdiye kadar Ortadoğu'da tarih yazan kadınların artık tarih yaptığını kaydetti. Güven'in eyleminin amacını aşarak tüm topluma uygulanan tecridi hedeflediğini ve başarılı bir hareket tarzı olduğunu belirtti. Çelik, bu direnişi halka anlatmanın yolunu bulmak gerektiğini ifade etti.