16 Eylül 2024 Pazartesi

Soma davasında karar çıkıyor: Yakınlarını kaybedenler adalet bekliyor

13 Mayıs 2014'de meydana gelen ülkenin en büyük işçi katliamının davasında sona geliniyor. Soma katliamı davasında gözü yaşlı aileler sorumluların hak ettikleri cezayı almasıyla bir nebze teselli bulacak. Davanın karar duruşması Pazartesi günü Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek.
301 madencinin yaşamını yitirdiği Soma katliamı davasına Pazartesi günü devam edilecek. Sanık savunmalarının tamamlandığı 22'inci duruşma Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek. 13 Mayıs 2014 tarihinde meydana gelen Türkiye tarihindeki en büyük iş cinayetinin davasında aralarında maden patronu Can Gürkan’ın da bulunduğu 5’i tutuklu, 51 sanık yargılanıyor. Soma Holding Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan'ın ise tutuksuzluğu devam ediyor.
 
Katliamda yakınlarını kaybeden ailelerin yıllardır süren mücadelesi, iş cinayetlerine cezasızlık politikasına karşı verildi aynı zamanda. Aileler ve avukatlar, olayın olası bilinçli taksirle değil olası kastla meydana geldiğini belirtmesine karşın savcı tam tersi bir değerlendirmede bulundu. Buna göre sanıkların ölen kişi sayısına göre değil üst sınırın 22,5 yıl olduğu cezaya çarptırılması bekleniyor.
 
Davaya bugüne kadar, iktidar tarafından yargılamaya yön verilerek sanıkların korunması ve mahkeme heyetinin HSK kararı ile değiştirilmesi damga vurdu. Şirket patronunun şikayeti üzerine açılan gizli soruşturmayla yargılama yaklaşık 1,5 yıl boyunca sekteye uğratıldı.
 
ÜST DÜZEY BÜROKRATLAR VE SİYASİ SORUMLULAR DA YARGILANMALI
 
Yargılama süreci hakkında bilgi aldığımız dava avukatı Can Atalay, yargılama sürecinin hep eksik kaldığını belirtti: "Maden İşletmesi Genel Müdürlüğü başta olmak üzere üst düzey bürokratlar Danıştay kararına rağmen yargılanmadılar. Siyasi sorumlularla ilgili hiçbir hukuki işlem yapılmadı. Fakat bütün bunların ötesinde Soma katliamı davası Türkiye işçi sınıfı tarihi açısından önemlidir. Türkiye tarihinde hiç olmadığı kadar ekmeğini kazanırken göz göre göre öldürülen insanlar gündem oldular ve bir yargılama bu kadar kapsamlı bir hale, onların arkada bıraktıkları acılı ailelerin, avukatların mücadelesiyle, dişe diş bir mücadeleyle buruya kadar geldi."
 
Yargılamaya açık müdahaleleri hatırlatan Atalay, "Buna rağmen dosya bu aşamaya kadar geldi. Bu esas olarak direnenlerin kazanma ihtimalleri olduğunu, direnmeyenlerin ise her zaman kaybedeceklerini bir kere daha kanıtladı." dedi. Tüm yaşananlara rağmen gelecek karardan umutlu olduğunu söyleyen Atalay, "Hak ettikleri demeyeceğim ama iddianamede öngörülen cezayı alacaklarını umuyorum. Dosya kapsamında olayın oluş biçimine ilişkin hiç bir kuşku kalmadı. Orada ölmek dışında hiçbir suçu olmayan işçileri suçlamaya kadar, Fettullah'ın cinlerine kadar lafı getirdiler. Fakat tüm bunların saçmalık olduğu ortaya çıktı. Sadece neredeyse bütün yargılamayı yapan hakimler tarafından değil yeni hakimler tarafından da bu durum çok açık bir şekilde görülmüş durumda. Dolayısıyla ben umutluyum. Ama her ne olursa olsun üst düzey bürokratlar ve siyasi sorumlular hukuk önünde hesap vermediği sürece Soma katliamı davası bitmez." şeklinde konuştu.
 
YENİ KATLİAMLAR YAŞANMAMASI İÇİN MEVZUAT YÜRÜRLÜĞE SOKULMALI
 
Bir daha böyle bir durumun oluşmaması için ne yapılması gerektiği sorusu üzerine Atalay, "Bu olayın nasıl olduğu hangi önlemlerin alınmaması nedeniyle 301 işçinin bir anda hayatını kaybettiği çok açık. Madenlerde patlayıcı kullanıma dair düzenlemenin yürürlülük tarihini erteleyen kamu idaresi hükümet bunun için hiçbir önlem almıyor. Soma açısından söylemek gerekirse geçtiğimiz ay içerisinde maden üretimini misliyle artıracak ihaleye çıkıldı. Önümüzdeki dönem için yeni katliamlar yaşanmaması için gerekli olan mevzuat hala yürürlüğe sokulmuş değil." dedi.