25 Kasım 2024 Pazartesi

İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü yasak dinlemedi: Taksim'deyiz

Valiliğin yasağı ve polisin engellemelerine rağmen 26. İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası kapsamında düzenlenen 16. İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü gerçekleştirildi.
Valiliğin yasağı ve polisin engellemelerine rağmen 26. İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası kapsamında düzenlenmesi planlanan 16. İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü gerçekleştirildi. Taksim'deki tüm sokaklarda okuma basın açıklamasıyla "Taksim'deyiz, sınırları aşmak konusunda kararlıyız, biz hiçbir yere gitmiyoruz" denildi.
 
26. İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası kapsamında düzenlenen 16. İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü öncesinde, polis Taksim'i TOMA ve barikatlarla abluka altına aldı. İstiklal Caddesi'ne giriş yapan her sokak polis tarafından kapatıldı. LGBTİ+'ların İstiklal caddesine girişlerine izin verilmedi. Polisle yapılan görüşmeler sonucunda Mis Sokak'ta basın açıklaması yapılmasına izin verildi. Görüşmenin ardından LGBTİ+'lar yürüyüş yapılmayacağını, basın açıklaması gerçekleştirileceğini açıkladı. Mis Sokak'ta bir araya gelen yüzlerce kişi, "Nerdesin aşkım buradayım aşkım", "Susma haykır eşcinseller vardır", "Aşk aşk hürriyet uzak olsun nefret" sloganları attı.
 
'VALİLİĞİN KARARI NEFRETİN PARÇASIDIR'
 
Mis Sokak'ta okunan açıklamada Valiliğin yasağına tepki vardı. "Valilik kendisine verilen yetkiyi bir kez daha toplumun belli bir kesimine karşı ayrımcılık uygulayarak suç işledi." denilen açıklamada "Ankara Valiliğinin getirdiği süresiz yasak ve yıllardır Onur Yürüyüşlerine yönelik engeller göstermiştir ki, bu yasaklar eylemlere değil, varoluş biçimlerine yöneliktir. Valiliğin kararı var olan nefretin bir parçasıdır ve meşru değildir. Onur yürüyüşleri tam da bu sebeplerle önemlidir ve yapılmalıdır. Bizleri engellemeye yönelik tüm beyhude çabalara rağmen onurumuzla buradayız ve bu yasakları tanımıyoruz" ifadeleri kullanıldı.
 
'GÜVENLİK BAHANESİ TEK KELİME İLE KOMİKTİR'
 
Açıklamanın devamında ise şu ifadelere yer verildi:
"Valiliğin yasak kararında gösterdiği güvenlik bahanesi tek kelime ile komiktir. Yürüyüşlerimiz yasaklanmadan önce on üç yıl boyunca barışçıl bir şekilde düzenlendi. Bu yürüyüşler her geçen sene daha da kalabalıklaştı ve varoluşundan itibaren nefretle yüz yüze yaşayan biz LGBTİ+'ler için kendimizi güvende hissedeceğimiz ve sesimizi duyurabileceğimiz alanlar açılmasına aracılık etti. Bu barışçıl yürüyüşlerin aksine devletin işlediği nefret suçları, polis şiddeti ile yadsınamaz bir biçimde görünür hale geldi. Bizler her yıl olduğu gibi bu yıl da burada, bu sokaklardayız. Kahkahalarımız, bağırışlarımız ve sloganlarımız hala bu sokaklarda yankılanıyor.  Binlerce insanın katıldığı ve görünürlüğümüzü kutladığımız yürüyüşlerimizi çok özlüyoruz. Bugün burada varoluşumuzun verdiği onurla ve onurumuzun verdiği güçle bizlere sınırlar çekmeye çalışanlarla alay ediyoruz.
 
"Bizler her yıl olduğu gibi bu yıl da burada, bu sokaklardayız. Kahkahalarımız, bağırışlarımız ve sloganlarımız hala bu sokaklarda yankılanıyor.
 
"Binlerce insanın katıldığı ve görünürlüğümüzü kutladığımız yürüyüşlerimizi çok özlüyoruz. Bugün burada varoluşumuzun verdiği onurla ve onurumuzun verdiği güçle bizlere sınırlar çekmeye çalışanlarla alay ediyoruz.
 
"Sizleri de hepimize kimliklerimiz, yönelimlerimiz, varoluşlarımız, bedenlerimiz, dilimiz, arzularımız ve bizi biz yapan her şey üzerinden sınırlar çekmeye çalışanlarla alay etmeye çağırıyoruz. Bizler, kendi sınırlarımızı aşarken ve özgürleşirken, büyüyoruz. Sınırsız, cinsiyetsiz alanlarımızı sokaklara genişletiyoruz. Bizi önce sınırlar içerisine hapsedip gettolaştıran, ardından kendi alanlarımızdan bizi uzaklaştırmaya, dönüştürmeye çalışanlara karşı geliyoruz: Taksim'den vazgeçmiyoruz.
 
"Şimdi, tam buradan; Taksim'den Tekirdağ'da devletin transfobik hukuk sınırları içerisinde tutsak bırakılmış Buse'yi de selamlıyoruz. Buse 26 gün önce kendisine dayatılan beden sınırlarına dur dedi ve ölüm orucuna başladı. Bu vesileyle bir kere daha devletin bize getirdiği yasakların ve hukuksal engellerin politik olduğunu ve bizleri varoluş mücadelemizden asla vazgeçiremeyeceğini haykırıyoruz.
 
"Sadece bizler değil, tüm coğrafya tek adamın iradesi altında sınırlandırılmışken bütün coşkumuzla ve enerjimizle buradayız ve herkese güç oluyoruz. Tek adam rejimine karşı verilen mücadelenin bizler olmadan başarıya ulaşamayacağını toplumun tüm kesimlerine hatırlatıyoruz.
 
"Taksim'deyiz, sınırları aşmak konusunda kararlıyız, biz hiçbir yere gitmiyoruz. 26. Onur haftamız hepimize kutlu ve mutlu olsun."
 
KİTLEYE POLİS SALDIRDI
 
Mis Sokak'ta yapılan basın açıklamasının ardından ara sokaklarda Onur Yürüyüşü yapanlara polis, biber gazı ve copla saldırdı. Saldırı sonrası dağılan kitle tekrar İstiklal Caddesi'ne çıkmaya çalıştı. Bu kez polis LGBTİ+'lara köpeklerle saldırdı. Ardından gözaltılara başladı.
 
Saldırının ardından Odakule'nin arkasında basın açıklaması okundu.