19 Mayıs 2024 Pazar

Yavru saraylar

Ortaya çıkan veriler ve görüntüler kayyumlarda kendisini gösteren devletin tepeden tırnağa soygunculuk, yağmacılık, hırsızlık, çürüme, lüks ve şatafatın yerleştirilmeye çalışılan politik İslamcı faşist restorasyonun fotoğrafıdır. Bu restorasyon sürecinin ideolojik yapıtaşları sırıtmaktadır. Büyük Saray'dan en küçüğüne kadar "Başkanlık sistemi"nin ideolojik mimarisi, yaşam tarzı kendisini ele veriyor. Asalak, kan emici, işkenceci, katliamcı sistemin ilişkiler yumağı da bunu doğruluyor. Sorunu "kişilerin" ya da "bazı kamu görevlilerinin" mahareti olarak görmek yanıltıcı olur.
Yerel seçimlerin el değiştirmesi ile bazı çarpıcı gerçekler gün yüzüne çıkıyor. Bunlar henüz aysbergin görünen yüzü. Görünmeyen tarafında daha neler var kim bilir...
 
31 Mart seçimlerinin ortaya çıkardığı sonuçların henüz başlangıcı görünenler. Ortaya çıkan veriler ve görüntüler kayyumlarda kendisini gösteren devletin tepeden tırnağa soygunculuk, yağmacılık, hırsızlık, çürüme, lüks ve şatafatın yerleştirilmeye çalışılışan politik İslamcı faşist restorasyonun fotoğrafıdır. Bu restorasyon sürecinin ideolojik yapıtaşları sırıtmaktadır. Büyük Saray'dan en küçüğüne kadar "Başkanlık sistemi"nin ideolojik mimarisi, yaşam tarzı kendisini ele veriyor. Asalak, kan emici, işkenceci, katliamcı sistemin ilişkiler yumağı da bunu doğruluyor. Sorunu kişilerin, "bazı kamu görevlilerinin" mahareti olarak görmek yanıltıcı olur. Bu yerleştirilmeye ve kalıcılaştırılmaya çalışılan "Başkanlık" sisteminin vücut bulmuş halidir. Aşağıdaki yukarıdakine bakarak şekilleniyor. Birkaç günün ortaya çıkan verilerine bakmak bile bunu anlamaya yeter.
 
DİYARBAKIR KAYYUMUNDAN KÜÇÜK SARAY
 
Yıl 2016 Kasım ayı Diyarbakır Belediye Eşbaşkanları Gültan Kışanak ve Fırat Anlı görevden alınarak tutuklandı. Halka açık ve mütevazı ve borçsuz bir belediye bırakmıştı. Üstelik bütçede? Miktar para bırakmışlardı belediye kasasında. Aradan geçen 3 yılı aşkın sürede Diyarbakır Belediyesi'ne kayyum atanan Cumali Atilla, tefrişat ve mobilya ile malzeme alımı için 4 ayrı ihale düzenleyerek yani 2 milyon 127 bin lira harcama yaptığı ortaya çıktı. Üstelik belediyedeki makam odasını halka açan HDP'li Belediye Eşbaşkanları lüks banyo, altın yaldızlı malzemeler kullanıldığını tespit etti. 
 
YAĞMA HASAN'IN BÖREĞİ
 
Bir başka örnek Mardin Belediyesi kayyum tarafından 1 milyar 26 milyon TL borçlandırıldı. Bunun bu borcun sadece 620 milyon TL'sinin belediyeye bağlı Mardin Su ve Kanalizasyon İdaresi’nin (MARSU) borcu. Ahmet Türk, "Tüm gelirlerini toplasak 6 milyon TL geliri olan bir yerde karşımıza 620 milyon borç çıkıyor" dedi. Mardin Belediye Eşbaşkanı Ahmet Türk, belediyenin 63 milyonluk borcunun 406 milyona çıkarıldığını açıkladı.
 
Şırnak'ın Cizre ilçesindeki belediyenin, kayyum tarafından 220 milyon 793 bin TL borçlandırıldı. Kasada sadece 20 bin TL kullanılabilir limit bırakan kayyumın, belediyenin hizmet binasının yanı sıra 2 yolu ve Cumhuriyet Meydanı'nın da aralarında bulunduğu 12 belediye taşınmazını devretti.
 
Kayyumın İlçe Kaymakamlığı'ndaki makam odasının mobilyalarından temizliğine, boyasından kırtasiye malzemelerine, yakıtından fotoğraf makinesine kadar en ufak malzemesinin bile belediye bütçesinden karşılandığı açığa çıktı. Şırnak'n Silopi İlçesi'nde kayyum kasasında 11 milyon TL bulunan belediyeyi 133 milon 453 bin TL borç bıraktı.
 
BİR YANDA AÇLIK VE SEFALET BİR YANDA ŞATAFAT
 
Bir başka haberde Çırağan'da Demirören ve Kalyon gruplarının düğününde sosyal medyada yansıyan görüntüler lüks ve şatafatın, işçilerin kanını emmeleri yetmezmiş gibi kenelerin de kan emdiği koşullarda çalıştıranların sofralarında kuş sütü bile eksik değil. Düğünün nikah şahitliğini Erdoğan çifti yaptı.
 
AKP Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu bir konuşmasında asgari ücretle yaşamını sürdürenlerin cebinde para kaldığını idda etti. Akbaşoğlu'nun matematik hesabı güçlü! Hesap çarşıya uymasa da kendisine uyuyor. Şöyle dedi: "Kaç lira bir bekâr çalışanın asgari ücreti 2 bin 20 lira. 1 çay 1 simit 2 lira. 5 kişilik bir aile sabah kahvaltısında ne kadar tüketmiş olur? 10 lira. 3 öğün çarpı 10 30 lira yapar. Peki bir ay kaç gün 30 gün. 30 çarpı 30 eşittir 900 lira. Asgari ücret ne kadardı? 2 bin 20 lira. 20 bin 20 eksi 900 ne yapar? Demek ki bin 120 lira cebinize kalıyor."
 
Halk kilosu 10 lirayı bulan kuru soğanı alamazken, bir avuç azınlığın aksırıncaya, tıksırıncaya kadar yediği bir ülke gerçeği var. Bir işçiye her öğün simit yemeyi öğütleyenler saraylarda lüks yaşam sürüyor. Bu örnek de varsılla yoksul arasında uçurumun giderek derinleştiği gerçeğinin çarpıcı bir biçimi. Daha birkaç ay önce asgari ücreti yükseltmekle övünen AKP'den bugün geriye yüzde 25 civarında enflasyon, yüzde 15'e varan işsizlik bıraktı. Son bir yılda işsiz kalan ve açlığa terk edilen işçi sayısı 1 milyon 259 bin kişi.
 
EMEKÇİLERE ÖLÜM ZENGİNLERE ADALET
 
"Kızgın demir"le emekçileri ve yoksulları dağlayan, grev ve hak aramayı gözaltı ve tutuklama sebebi sayan, anaları copla itekleyen saray faşizmi 301 işçinin katledilmesinden birinci dereceden sorumlu Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan'ı tahliye etti. "Çocuklar ölmesin" diyen Ayşe öğretmen çocuğuyla birlikte aynı gün demir parmaklıklar ardına yollandı. Gürkan ölümüne sebep olduğu her işçi için sadece 5 gün yattı. Bu kısa veriler emekle sermaye, devletle halk, faşizmle özgürlük kutuplaşmasının neden arttığını da gösteriyor.