19 Mayıs 2024 Pazar

Prof. Dr. Gök: Kimliklerin tanınmasına giden yol anadilden geçer

21 Şubat Dünya Anadil Günü kapsamında düzenlenen etkinlikte konuşan Prof. Dr. Fatma Gök, "Kürt kimliğinin ve diğer kimliklerin tanınması giden yol bu dillerin eğitim dili olarak kabul edilmesinden geçmektedir" dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kartal İlçe Örgütü, 21 Şubat Dünya Anadil Günü kapsamında Hasan Ali Yücel Kültür Merkezi'nde etkinlik düzenledi. Etkinliğe HDP milletvekilleri Tuma Çelik ve İmam Taşçıer, Prof. Dr. Fatma Gök, Maltepe Çerkes Derneği Başkan Murat Özden ve çok sayıda kişi katıldı.
 
'EĞİTİM ANCAK HAK KAVRAMIYLA ANLAM KAZANIR'
 
Dil üzerine sunum yapan Fatma Gök dünya dil günü vesilesiyle mecliste anadilinde konuşan milletvekillerinin konuşmalarının "X" olarak kayıtlara geçtiği hatırlattı. Eğitimin hak kavramıyla anlamlandırılması gerektiğini belirten Gök, "Toplumsal adalet bağlamından düşündüğümüz bir kavramdır eğitim hakkı. Demokratik bir toplumsal düzende eğitim ancak hak kavramıyla anlam kazanabilir. Çünkü hak kavramı toplumsal bir sorunluluğu ve yaptırımı içerir. Diğer hakları gibi kaynağını insan olmasından alır. İnsan hakları evrensel bildirgesi her insanın anadilinde eğitim görmesine hakkı vardır der. Çünkü eğitim hakkının evrensel düzeyde bir hak olarak kabul edilmesinin nedeni eğitim sürecinin insan kişiliğinin tüm yönleriyle gelişmesi, insanların kendilerini gerçekleştirmeleri ve özgürleştirmeleri ile doğrudan ilişkili olmasıdır. İnsanların pek çok hakları ve özgürlükleri kullanabilmeleri bugünkü sosyal düzende çoğu kes eğitim hakkından yararlanmalarına bağlıdır" dedi.
 
'İHTİYAÇLAR GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURULMALI'
 
Çok dilliliğin bir olumsuzluk olarak değil çeşitliliğin getirdiği bir zenginlik olarak kabul edilmesi gerektiğini belirten Gök, "Türkiye'de anadilinde eğitimin bir güvenlik ve asayiş sorunu olarak algılanmasından derhal uzaklaşılmalıdır" vurgusu yaptı.
 
Dünyanın pek çok coğrafyasında yaşananlardan öğrenilecek ve yararlanacak çok sayıda bilgi ve deneyim olduğunu söyleyen Gök, "Esas önemli olan toplumdaki güç ve tahakküm ilişkilerinin ortadan kaldırılması gerçekten demokratik ve adalete gidecek yolu açma mücadelesidir. Kürtlerin kültürel hak ve kimlik mücadelesi içinde anadilini özgürce kullanma ve eğitim görme önde gelen taleplerden biri olmuştur. Kürt kimliğinin ve diğer kimliklerin tanınması ve bunlara saygı gösterilmesine giden yol bu dillerin eğitim dili olarak kabul edilmesinden geçmektedir. Eğitim politikaları egemen toplumun ihtiyaçlarına göre değil her çocuğun ihtiyaçları göz önüne alınarak yapılmalıdır. Anadilinde eğitim hakkında gerçekten samimiysek tüm öğretmen yetiştirme programlarının yeniden düzenlenmesi gerekir" ifadelerini kullandı.
 
Gök'ün sunumundan sonra dil üzerine hazırlanan sinevizyon gösterimi gerçekleştirildi.
 
'90 YILDIR HEP YASAKLAR VAR'
 
Ardından söz alan HDP'li Tuma Çelik de Türkiye'de 90 yıllık Cumhuriyet döneminde hep yasakların olduğunu söyledi. Bir ülkede farklı dillerin konuşulmasının zayıflık değil güç olduğuna işaret eden eden Çelik, "İsviçre dünyanın en gelişmiş ülkesidir. Orada 4 farklı anadilde eğitim yapılıyor. Bunlar hiçbir şekilde devleti sarsmıyor tam tersi devleti dünyanın en gelişmiş ülkeler konumuna getiriyor" dedi. Çelik ardından kendisinin yazdığı Süryanice bir şiiri okudu.
 
Program kapsamında çocuk tiyatrosu sahnelendi. Ardından da Dengbêj Xalide ve Vardiya müzik grubunun farklı dillerde ezgiler seslendirdi.