MEBYA-DER Eşbaşkanı Karadağ tahliye edildi
MEBYA-DER Eşbaşkanı Şeyhmus Karadağ, yargılandığı davanın ilk duruşmasında tahliye edildi.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği'ne (MEBYA-DER) yönelik yürüttüğü soruşturmada tutuklanan dernek Eşbaşkanı Şeyhmus Karadağ hakkında "örgüt üyesi olmak" iddiasıyla açılan davanın duruşması görüldü. MEBYA-DER'e yönelik 27 Şubat ve 3 Mart'ta gözaltına alınan 29 kişiden tutuklanan 12 kişi arasında bulunan Karadağ ve avukatı Muhittin Muğuç, Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada hazır bulundu.
'DERNEK TÜZÜĞÜNÜN GEREĞİDİR'
Kürtçe verdiği ifadesi Türkçeye tercüme edilen Karadağ, kendisine yöneltilen suçlamalarla ilgili alakasının bulunmadığını ifade ederek, "Derneğimiz dernekler masasına kayıtlı bir dernektir" dedi.
Yaptığı telefon konuşmalarında adı geçenlerinin akrabaları olduğunu dile getiren Karadağ, suçlama konusu yapılan mezarlık ziyaretlerinin de akrabalarının mezarı olduğunu ifade ederek, katıldığı basın açıklamaları ve yaptığı konuşmalarının derneklerinin tüzüğünün gereği olduğunu belirtti.
'DERNEK HUKUKİ BİR DERNEKTİR'
Cenazelerin alınmasında ailelere çıkarılan engellere işaret eden Karadağ, oğlunun yaşamını yitirmesiyle cenazesinin alımında yaşadığı zorluklara değinerek, "Dernek çalışmalarımız hukuki çerçevededir. Çalışmalarım vicdanidir. Benim gibi evladını kaybedenlerin zorluk çekmemesi, çocuklarının mezarsız kalmaması için bu çalışmaları yaptık. Cenazesi olmayan kişiler, başka mezarlara gidip fatiha okuyorlardı. Ben vicdani olarak bulunu kabul edemedim. Derneğimiz bir yardımlaşma derneğidir. Evladını kaybeden kişinin kimliği ve ırkı ne olursa olsun kendisine yardımcı oluyoruz. Dernek çocuklarını kaybedenler ve cenazelere yönelik faaliyetler üzerine kurulan hukuki bir dernektir" diye konuştu.
SAVCI CEZA İSTEMİYLE MÜTALAA VERDİ
Esas hakkında mütalaasını veren Cumhuriyet Savcısı, iddianamede geçen suçlamaları hatırlatarak, Karadağ'ın "örgüt üyesi olmak" suçundan cezalandırılmasını istedi. İddia makamı, Karadağ'ın tutukluluğunun devamını talep etti.
'CENAZELERİN ALINMASINDAKİ ZORLUKLAR NEDENİYLE KURULDU'
Karadağ'ın avukatı Muhittin Muğuç ise, derneğin yasal bir dernek olduğunu ifade ederek, derneğin çocuklarının cenazesini alamayan ailelerin kurduğu bir dernek olduğunu ifade etti. Cenazelerin alınmasında güvenlik güçlerinin çıkardığı zorluklar nedeni derneğin kurulduğunu vurgulayan Muğuç, ilgili kişinin hayatını kaybettikten sonra kimliğinin belli olması halinde ailelerinin aranarak cenazelerinin alınması konusunda jandarmanın bildirimde bulunup bulunmadığının jandarmaya sorulmasını istedi.
'YETKİLİ MAKAM ŞIRNAK'
Açık tanık beyanlarında imza bulunmadığını ve bu durum açıklığa kavuşturulmadan mütalaanın verilmesinin hukuka aykırı olduğunun altını çizen Muğuç, beyanı alınan açık tanıkların beyanı alınırken şüpheli olarak alındığını kaydetti. Açık tanıkların Şırnak'ta teslim olduğunu, bu durumda yetkili adli makamın Şırnak olduğunu ama açık tanıkların Diyarbakır'a getirilerek ifadelerinin alındığına işaret ederek, açık tanıkların ifadelerinin kopyala yapıştır olduğunu söyledi.
Açık tanıklar Yesmin Yalçın ve Temur Güzel'in tanık olarak dinlenmesini isteyen Muğuç, müvekkilinin 3 aydır tutuklu bulunduğunu hatırlatarak, tahliyesini talep etti.
TAHLİYE EDİLDİ
Adli kontrol tedbiriyle Karadağ'ın tahliyesine karar veren mahkeme, açık tanıkların dinlenmesi talebini, cenazelerin alınması için jandarmanın ailelere bildirimde bulunup bulunulmadığının jandarmaya sorulması talebini reddederek duruşmayı 5 Kasım'a erteledi.