11 Mayıs 2024 Cumartesi

Kayıp yakınları Mehmet ve Ali Tektaş'ın faillerinin yargılanmasını istedi

Diyarbakır'daki kayıp yakınları eylemine katılan İffet Mutaş, kardeşleri Mehmet ve Ali Tekdağ'ın faillerini sordu. Batman'da ise eyleme yasak kararı gerekçe gösterilerek izin verilmedi.

Kayıp yakınları ve İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi, Koşuyolu Parkı'ndaki Yaşam Hakkı Anıtı önünde 679'uncu kez oturma eylemi yaptı. "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" yapılan eylemde, devlet tarafından katledilen ve kaybedilenlerin fotoğrafları taşındı.

12 Şubat 1993 tarihinde gözaltına alındıktan sonra bir daha kendisinden haber alınamayan Mehmet Tekdağ'ın akıbetinin sorulduğu eylemde İHD Şube Başkan Yardımcısı Ezgi Sıla Demir açıklama yaptı.

Türkiye'deki iktidarların geçmişle yüzleşme yaklaşımı olmadığına işaret eden Demir, her hafta önünde eylem yaptıkları anıtın önünde 90'lı yıllardan bu yana kaybedilen, işkenceyle öldürülen faili meçhul birçok cinayet için hakikati ve adaleti talep ettiklerini söyledi, "Bu anıt bir hafıza mekanıdır" dedi.

TUĞLUK'UN DURUMUNA DİKKAT ÇEKTİ
Demir, ağır hasta olmasına rağmen Kandıra 1 Nolu F Tipi Kapalı Hapishanesi'nde tutulmaya devam edilen Kürt siyasetçi Aysel Tuğluk'un durumuna da dikkat çekti. İnsan hakları savunucusu olarak ülkede yıllarca demokrasi, adalet ve özgürlük mücadelesi yürüten Tuğluk'un 2016 yılından beri ağır işkence şartları altında tutulduğunu söyleyen Demir, Aysel Tuğluk ve diğer hasta tutsakların tahliye edilmesi talebini dile getirdi.

Sonrasında Tuğluk'un 7 Mayıs 2012 tarihinde katıldığı "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" eyleminde yaptığı konuşmaya ait ses kaydı dinletildi.

MEHMET VE ALİ TEKDAĞ DEVLET TARAFINDAN KATLEDİLDİ
Bu haftaki eylemde Mehmet ve Ali Tekdağ kardeşlerin öyküsünü ablaları İffet Mutaş anlattı. Kürtçe konuşan abla, kardeşi Ali'nin ülkenin en karanlık döneminde kaybedildiğini, aynı dönemde uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybeden diğer kardeşi Mehmet Tekdağ'ın faillerinin ise meçhul bırakıldığını dile getirdi.

İffet Mutaş, o döneme dair şunları dile getirdi: "1993 yılında insanların sokaklarda öldürüldüğü ve yok edildiği bir dönemde kardeşim Mehmet, öğle saatlerinde silahlı saldırı sonucu ağır yaralanarak hastaneye kaldırıldı. Yaralı olan kardeşimi başka bir hastaneye kaldırmak için havalimanına götürürlerken yolda yaşamını yitirdi. Diğer kardeşim Ali de 1994'te Dağkapı'da kaçırıldı. O dönem annemle birlikte iki ay boyunca kardeşimi aradık. Yetkililere gittiğimizde bize 'elimizde yok' diyorlardı. Daha sonraki zamanda gazeteden Ali'nin öldürüldüğünü öğrendik."

'KARDEŞİMİN KEMİKLERİNİ ARIYORUM'
Kardeşinin 24 gün boyunca işkenceye maruz kaldıktan sonra Silvan'a götürüldüğünü anlatan İffet Mutaş, "Gazetede işkence sonrası yakılarak gömüldüğü yazılıyordu. O günden beri kardeşimin kemiklerini arıyorum. Kemiklerini göğsüme yaslamak istiyorum. Kardeşim ve diğer kayıpların fotoğraflarını taşımaya devam edeceğim. Onların fotoğraflarının sahipsiz kalmasını istemiyorum" diye konuştu.

Kayıp yakınları açıklamayı oturma eylemi yaparak sona erdirdi.

BATMAN
Batman'da da kayıp yakınları ve İHD yöneticileri sürdürdükleri "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" eylemlerinin 516'ncı haftasında bir kez daha Gülistan Caddesi'ndeki İnsan Hakları Anıtı önüne geldi.

Açıklama yapmak isteyen kayıp yakınlarına, Valiliğin 10-19 Şubat tarihleri arasında ilan ettiği yasak gerekçe gösterilerek izin verilmedi. Aileler açıklamalarını İHD binasında yaptı.

İHD Şube Eşbaşkanı avukat Devran Yıldız, hukuksuz olduğunu ifade ettiği yasak kararına tepki gösterdi.

Bu haftaki açıklamada, 6 Ekim 1992 tarihinde okulunun önünde sivil polislerce gözaltına alındıktan sonra kendisinden bir daha haber alınmayan Yıldız Teknik Üniversitesi öğrencisi Ayhan Efeoğlu'un kaybedilme öyküsüne yer verildi.