21 Mayıs 2024 Salı

HDP Çocuk Komisyonu kurdu

HDP Çocuk Komisyonu kuruldu. Komisyonun kuruluşu ve 20 Kasım Çocuk Hakları Günü nedeniyle yapılan açıklamada, çocukların özne olarak görülmemesine tepki gösterildi. Anadilde eğitim, asimilasyon politikaları, çocuk emeğinin sömürülmesi, hapishanelerde tutulan çocuklar, istismar saldırılarına karşı HDP'nin yürüteceği çalışmalar hakkında bilgi verildi.

Halkların Demokratik Partisi Çocuk Komisyonu kurduğunu açıkladı. Komisyonun kuruluşu ve 20 Kasım Çocuk Hakları Günü nedeniyle Parti Meclisi üyesi Nuray Türkmen ve Şırnak milletvekili Hüseyin Kaçmaz HDP genel merkez binasında açıklama yaptı.

KAÇMAZ: KÜRT ÇOCUKLARI ANADİLİNDE EĞİTİM HAKKINI KULLANAMIYOR
HDP Şırnak milletvekili Kaçmaz, Türkiye'nin, BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşmeyi 14 Eylül 1990 tarihinde imzaladığını hatırlatarak, sözleşmede yer alan anadilinde eğitim konusuna değindi.

Sözleşmenin anadilinde eğitim hakkı ve eğitimin kültürel çeşitliliği içerecek şekilde düzenlenmesi sorumluluğuna uygun davranılmadığını vurgulayan Kaçmaz, "Çekinceye gerekçe olarak, 24 Temmuz 1923 tarihli Lozan Barış Anlaşması'nda azınlık tanımının sınırlı olması savunması yapılmaktadır. Yani Türkiye'ye göre Kürt çocuklarının azınlıklar kadar hakkı yoktur, hatta asli unsur oldukları gerekçesiyle Kürt çocukları kendi anadillerini kullanamamaktır" dedi.

'YİBO'LAR ASİMİLASYON KURUMLARI OLARAK ÇALIŞIYOR'
Türkiye'de nüfusun yüzde 27.2'sini oluşturan çocukların yoksunluk ve yoksulluk, istismar, ayrımcılık, savaşların yıkıcı etkileri, mültecilik, hapishanelerde tutulmak ve anadilinde eğitim görememekten muzdarip olduğunu belirten Kaçmaz, "Cumhuriyetin kuruluşundan bugüne kadar Kürtlere, Müslüman olmayan halklara ve Türk olmayan nüfusa Türklük ve Türkçe tek seçenek olarak dayatılmaya devam etmektedir" diye kaydetti.

Yatılı Bölge Okulları'nın (YİBO) çocukların asimilasyonu bakımından özel kurumlar olduğunu vurgulayan Kaçmaz, "Çocuklar asimilasyon politikalarının, kültürel farklılıkların reddinin, tarihsel mirasın yok edilmesinin, hafızasızlaştırmanın ve anadilinde yaşamın baskılanmasının etkisiyle beraber travmatize edilmekte ve toplumsal özne inşa süreçlerinin dışına itilmektedirler" diye konuştu.

'2 MİLYON ÇOCUK İŞÇİ ÇALIŞTIRILIYOR'
Türkiye'de resmi rakamlara göre yaklaşık 2 milyon çocuğun yasak olmasına rağmen çalıştırıldığına dikkati çeken Kaçmaz, "Çocuk işçiliği çocukları çocukluklarını yaşamaktan alıkoyan, potansiyellerini ve saygınlıklarını eksilten, fiziksel ve zihinsel gelişimlerine zarar veren işlerde neredeyse köle emeği koşullarında çalıştırılmasına dönüşmüştür. Yapılan araştırmalar çocuk işçiliğinin en önemli nedenleri arasında savaş, göç, yoksulluk, gelir adaletsizliği kayıtdışılık, ucuz iş gücü talebi ve denetimsizliğin olduğunu ortaya koymaktadır" diye belirtti.

Kaçmaz, ayrıca, anneleriyle birlikte 0-6 yaş grubu toplam 345 çocuğun, 1896 çocuğun ise suç işledikleri bahanesiyle hapishanelerde tutulduğunu hatırlattı, çocukların hapishanelerde şiddet, işkence, tacize maruz kaldığını söyledi.

Kaçmaz şöyle konuştu: "Ayrıca dezavantajlı gruplar içinde yer alan engelli/nöroçeşitli çocuklar ve mülteci çocuklar için eğitim hakkı, ayrımcılık yasağı, çatışma etkilerinin azaltılması ve çocuklara fiziksel, hukuki ve psikolojik olarak korunma sağlanmasında tamamlayıcı çabaların desteklenmesi bakımından bütünlüklü politikalar üretilmemekte, uluslararası sözleşme hükümlerinin ısrarla altını çizdiği çocuğun yüksek yararının gözetilmesi gerekliliği çoğu zaman kağıt üzerinde kalan, hayatta bir karşılığı olmayan bir söyleme dönüşmektedir. Özellikle Kürdistan'da devletin narkopolitika uygulamalarıyla çocuklar madde bağımlısı hale getirilmektedirler."

Devlet tarafından gerçekleştirilen çocuk katliamları, Ensar Vakfı'nda çocuklara yönelik istismarı hatırlatan Kaçmaz, Meclis'te çocukların yaşadığı sorunları çözecek bir komisyon olmamasını eleştirdi. Bu kapsamda Meclis'e kanun teklifi sunduklarını belirten Kaçmaz, "Ancak ne Meclis çoğunluğunu elinde bulunduran iktidar ne de diğer muhalefet bloku bu konuyu sahiplenici bir tutum sergileme yoluna gitmiştir" diyerek, HDP dışındaki partilerin çocukların haklarını önemsemediğini vurguladı.

TÜRKMEN: ÇOCUK POLİTİKAMIZI OLUŞTURUYORUZ
HDP Çocuk Komisyonunun kurulmasının önemine değinen PM üyesi Nuray Türkmen ise, çocukların sorunları üzerinde değil, çocuklarla birlikte politika üretmek, çocukların özgürleşmesine katkıda bulunmak istediklerini vurguladı.

"Geleneksel ve modern anlayışa itiraz ederek bir çocuk politikası oluşturuyoruz" diye ekleyen Türkmen, "Geleneksel yöntem çocuğu ailenin mülkiyeti, modern anlayış ise çocuğu bir proje olarak görüyor. Bu iki anlayışa itiraz ederek bir çocuk komisyonu kurduk. Çocuklarla birlikte özgürleşeceğimiz, mücadelemizi sürdüreceğimiz, halkların ve çocukların umudunun HDP olacağına inancımızı paylaşmak istiyoruz" diye konuştu.

'ÇOCUK BAKANLIĞI KURULSUN'
Türkmen önümüzdeki dönemde yürütecekleri çalışmalara ilişkin de bilgi verdi. Meclis bünyesinde yalnızca çocuklar için çalışan bir ihtisas komisyonu ve Çocuk Bakanlığı kurulması için çalışmalarına devam edeceklerini söyleyen Türkmen, "Çocuklara duyarlı bütçeleme" için çalışacaklarını belirtti.

'SEMPOZYUM DÜZENLEYECEĞİZ'
Çocuklarla çalışan örgütler, baro ve diğer kurumlarla birlikte geniş katılımlı bir sempozyum örgütleyerek, bütünlüklü bir çocuk politikasının inşası için çalışacaklarını aktaran Türkmen şunları söyledi:
"Türkiye'nin Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 17., 29. ve 30. maddelerine koyduğu çekincelerin kaldırılmasına yönelik ulusal ve uluslararası çalışmaların yapılması için çalışacağız.

"Çocuk cezaevlerinin kapatılması amacıyla gerekli alt yapı çalışmalarının sağlanması için yasama faaliyetleri yürüteceğiz. Türkiye'de 18 yaşın altında olup tutuklanan ya da yargılanan çocukların ceza hukuku sisteminin parçası olan bir kurumda değil özerk ve bağımsız çocuk eğitim merkezlerinde kalması, bu kurumların cezalandırma değil sosyal ve psikolojik destekle yönlendirme ve eğitim amaçlı olarak yeniden düzenlenmesi ve bağımsız bir denetime tabi olması için gerekli yasal alt yapının oluşması için çalışacağız.

"Yatılı Bölge Okullarının kaldırılması ve yarattığı tahribatı bütün gerçekliğiyle ortaya konulması için 'Yatılı Bölge Okulları Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu' adıyla bir komisyon kurulmasına yönelik çalışmalar yapacağız.

"HDP Çocuk Komisyonun kurulmasıyla amaçlanan nihai hedef ise Galler gibi birçok ülkede örneği bulunan Çocuk Parlamentosunun Türkiye'de de oluşturulması ve toplumsal yaşamın bütününde tüm çocukların eşit kabul edilerek kendi sözlerini söyleyebilme gücünü kazanmasıdır."

Türkmen, Türkiye'nin çekince koyduğu BM Çocuk Hakları Sözleşmesine karşı UNESCO ve UNICEF'e mektup gönderdiklerinin bilgisini de verdi.