HDP 15 kişilik sınıflarda, 3 devre, 7 gün eğitim önerdi
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Kaplan, pandemi koşullarında 6 Eylül'de başlayacak eğitim-öğretim yılı önerilerde bulundu. Salgın koşullarında eğitimin 15 kişilik sınıflarda, 3 devre ve 7 gün yapılması gerektiğini söyledi.
HDP Dil, Kültür, Sanat, Spor ve Eğitim Politikaları Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Salim Kaplan, İstanbul İl binasında basın toplantısı düzenledi.
2021-22 yılı eğitim-öğretiminin 6 Eylül Pazartesi günü başlayacağını hatırlatan Kaplan, tekçi, mezhepçi ve cinsiyetçi kodlarla inşa edilen eğitim sisteminin AKP-MHP iktidarı döneminde gericileştiğini, dincileştiğini, bilimsellikten, demokratik temayüllerden uzak ve daha fazla eril bir tarzda ilerlediğini söyledi.
ASİMİLASYON SİSTEMİ
Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana eğitim sisteminin Türk olmayan halkların asimilasyonu ve o halkların çocuklarının yabancılaşması üzerine kurulduğunu anlatan Kaplan, "Eğitim sistemini güçlendirmek için hazırlanan müfredatlar ya da AKP döneminde uygulanan 4+4+4 sistemi gibi bütün uygulamalar asimilasyon, Türklük dışında kalmış bütün halkların asimile edildiği yabancılaştığı bir sürece hizmet eden kurumsallaşmalar olarak bugüne kadar kendisini getirdi. Bireyin ve çocuğun kendi özüyle ilgili bütün hakikat olgusunun dışında yabancılaşmasını dayatan bu tekçi ve asimilasyoncu süreç toplumun bütününü mağdur eden bir süreç olarak varlığını koruyor" dedi.
'AKP DERİNLEŞEN KRİZİN FATURASINI GENÇLERE VE ÇOCUKLARA ÇIKARDI'
AKP iktidarının pandeminin başından beri krizi fırsata çevirmeye çalıştığına işaret eden Kaplan, derinleşen krizin faturasının bir buçuk yıl boyunca okullar kapatılarak çocuklar ve gençlere çıkarıldığını söyledi. Okulların kapatılmasıyla en fazla bedeli kırsal kesimde yaşayan sosyo-ekonomik düzeyi daha düşük olan, özellikle kız çocuklarının ödediğini kaydeden Kaplan bu süreçte yaşananları şu şekilde özetledi: "Psikologlara başvurular, aile içi şiddet ve kız çocuklarının erken yaşta evlendirilmesinin giderek arttığını hep birlikte yaşadık."
'ÖNCELİK OKULLARA DEĞİL SERMAYEYE VERİLDİ'
Kaplan, pandemi sürecinde en son kapanması ve ilk açılması gerekenin okullar olduğunu hatırlattı, AKP iktidarının tam tersini yaparak, ilk elden okulları kapattığını ve en son okulları açtığını söyledi. AKP'nin eğitimi ve çocukları değil sermayenin çıkarlarını düşündüğünü vurgulayan Kaplan, TTB, Eğitim-Sen gibi kurumların bilimsel verilerinin dikkate alınmadığına işaret ederek şunları söyledi: "Okulların kapandığı bir buçuk yıllık süreçte 6 milyon öğrenci EBA'ya ulaşamadı. Bunun bir de kırsalda yaşayan, evinde internet olanağı olmayan yoksul kesimlerdeki oranını hep birlikte düşünmeye davet ediyoruz. EBA'ya giren öğrencilerin yüzde 62'sinin bilgisayar ekranından değil telefon ekranından ulaştığını görüyoruz. Bu aslında öğrencilerimizin ya evinde bilgisayar olmadığını ya da birden fazla öğrencili ailelerde telefonla EBA'ya ulaşmaya çalıştığını dolayısıyla da eğitim ve öğretimin niteliğinin düştüğünü gösteriyor."
'OKULLAR ŞARTSIZ AÇIK TUTULMALIDIR'
Bu durumun sınavlara girişleri de etkilediğini söyleyen Kaplan, okulların şartsız açık tutulması gerektiğini vurguladı, Milli Eğitim Bakanlığı'nın okulları açarken pandemi koşullarını gözetmediğini söyledi. "Bunun için bütün tedbirlerin alınması gerekiyor ama maalesef hem gözlemlerimiz hem de sahadan elde ettiğimiz veriler MEB'in okullarda pandemi dışındaki normal süreçlerdeki hijyen dışında herhangi bir önlem almadan okulları açtığını biliyoruz" dedi.
Eğitim emekçilerinin aşı oranının yüzde 85 olduğu bilgisini paylaşan Kaplan, tüm eğitim emekçileri ve velilerin aşılanması gerektiğini söyledi. Aşı yaşının 16'ya inmesini olumlu bulduklarını belirten Kaplan, bunun yetersiz olduğunu söyleyerek aşılama yaşının 12'ye indirilmesi gerektiğini kaydetti.
'15 KİŞİLİK SINIFLARDA, 3 DEVRE VE HAFTADA 7 GÜN EĞİTİM VERİLSİN'
Kaplan eğitim sisteminin pandemi döneminde işleyebilmesi için sınıflarda düzenleme yapılmasına ilişkin de önerilerde bulundu.
Sınıfların altyapısının, havalandırmanın en iyi şekilde olacağı tarzda dizayn edilmesi gerektiğini söyleyen HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Salim Kaplan, "Biz hala pencereleri açılmayan sınıfların olduğunu biliyoruz" diye konuştu.
Kaplan şu önerilerde bulundu: "Sınıf mevcutları seyrekleştirilmeli, sınıf mevcutları 15 ile sınırlandırılmalıdır. Bunun için ek öğretmen ataması ve personel görevlendirmesi yapılmalıdır. Okul bahçelerinde sahra sınıfları açılmalı, öğrenci yoğunluğuna bağlı olarak gerekirse okullar 7 gün açık tutulmalı, okul devreleri 3 devreye kadar çıkarılmalıdır."
Pandemi sürecinde yaşanan sorunların giderilmesi için de önerilerde bulunan Kaplan, "Öğrencinin psiko-sosyal ve bilişsel olarak bulunduğu durumun tespiti, ihtiyaçlarının belirlenmesi, destek için kısa, orta ve uzun vadeli telafi programlarının oluşturulması gerekmektedir. Bunun yanı sıra çocukların eğitim ile ilgili kayıplarının telafisi için müfredatın arındırılarak daha çekirdek bir müfredata öğrencilerin ulaşması sağlanmalıdır. Eğitime kayıt olması gereken öğrencilerin tespitinin yapılması ve okula kazandırılması öncelikli çalışma olarak ele alınmalıdır" dedi.
Okulların 1,5 yıllık kapanma sürecinde 4 milyona yakın öğrencinin eğitimden uzaklaştığı bilgisini veren Kaplan, okulların ihtiyaçlarının veliler üzerinden karşılanmasına son verilmesi gerektiğini söyledi, bakanlığın derhal ek bir bütçe hazırlaması gerektiğini kaydetti. Kaplan, giderek yoksullaşan eğitim emekçilerinin maaşlarına da zamlar yapılması gerektiğini söyledi.
"KHK'liler derhal görevlerine iade edilsin", "Kürtçe seçmeli ders talepleri karşılansın", "Ataması yapılmayan öğretmenler atansın" taleplerini de dile getiren Kaplan, "HDP olarak sadece bu talepleri dile getirmekle kalmıyor, bu taleplerin toplumsallaşması ve yerine getirilmesi için her türlü demokratik ve hukuksal mücadelemizi 83 milyon insanın özgür yarınları için yerine getirmeye devam edeceğimizi ifade ediyoruz" diye konuştu.