5 Mayıs 2024 Pazar

Fırtına Vadisi'nde talan sürüyor

Koruma statüsüne sahip olan Fırtına Deresi 1. dereceden, 3. dereceye düşürüldü. İş makineleri dereden malzeme çıkarmaya başladı. 2011 yılından bu yana Fırtına Vadisi'nin en kıymetli ve en çok korunmayı hak eden Ayder Deresi ile Elevit Deresi'nin ortasında yer alan Coverni bölgesi, Ortan, Şenyuva, Ülkü, Şenköy, Zilkale, Sal Pokut yayları ile Güroluk Köyü'ne ait pek çok çayırlıklar "Sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı" ilan edilerek derecesi 3. dereceye düşürüldü. Bu alanların Fırtına Vadisi'nin kalbi olduğunu vurgulayan Okumuşoğlu, Fırtına Vadisi'ni korumak için mücadele çağrısı yaptı, aksi halde bilinen Fırtına Vadisi'nin kalmayacağını da vurguladı. 

Rize Çamlıhemşin'deki Fırtına Deresi 1. Etap Doğal Sit Alanı'nın koruma statüsü, Çevre Bakanlığı tarafından 1. dereceden 3. dereceye düşürüldü. Ardından iş makineleri Fırtına Deresi'nden malzeme çıkarmaya başladı.

100 ÖNEMLİ KUŞ ALANLARINDAN BİRİ
Doğu Karadeniz bölgesi, Doğal Hayatı Koruma Derneği (DHKD) ve Bird Life International tarafından Türkiye'nin 100 önemli kuş alanından biri olarak da ilan edilen Fırtına Vadisi; dağ horozu toplulukları, yöreye, dünyada korumada öncelikli 217 endemizm(yöreye özgü) alanından biri olma özelliğini de kazandırdı. Dağ horozunun en önemli nüfusu fırtına Vadisi'nin çatısında yani Kaçkarlar silsilelerinde yaşıyor. Öte yandan Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF), Uluslararası Bird Life ve Wetlands kuruluşları desteğinde hazırladığı raporda, bölgenin ılıman kuşak ormanlarını, dünyadaki savunmasız 200 önemli karasal ekolojik bölgeden biri olarak belirledi. WWF'nin ayrıca Avrupa'nın korunması gereken 100 orman alanı (100 Hot Spots) kavramına dahil edilen aralarında Fırtına VAdisi'nin de olduğu 8 orman alanı Türkiye'de.

1. DERECE SİT ALANI OLAN PEK ÇOK YER 2. VE 3. DERECEYE DÜŞÜRÜLDÜ
1995 yılında bir kısmı Milli Park, 1998 yılında ise tamanı doğal SİT alanı ilan edilen Fırtına Vadisi'ne koruma statüsü geldi. Fırtına Vadisinde 1. derece doğal sit alanı 53.337 hektarlık alanı kapsıyor, 2. derece doğal sit alanı 934 hektar, 3. derece sit alanı ise 6. 226 hekterlık alanı kapsıyor. 2011 yılında doğal sit alanları ile karar alma yetkisinin Çevre Bakanlığından, Kültür ve Turizm Bakanlığına verilmesinin ardından doğal sit alanları yeniden değerlendirilmeye başlandı. Fırtına'da 1. derecede sitalanı olan pek çok yer 2. ve 3. derece sit alanına düşürüldü. 

'KORUMA ALANI AYDER YAYLASI, MESİRE ALANI OLARAK KULLANILIYOR'
T24'ten Uğur Biryol'a konuşan Avukat Yakup Şekip Okumuşoğlu, "Ayder'de 1. derece sit alanına karşılık bir futbol sahası kadar olmayan bölge en yüksek koruma statüsü olan ve eski birinci dereceye karşılık gelen yeni tanımına göre 'Kesin Korunacak Hassas Alan' ilan edildi. Bu alana verilen koruma statüsünün tanımına göre; alan kullanımı ve alana tüm etkilerin sınırlandırıldığı, gerektiğinde insanların bölgeye girişlerinin engellendiği, bilimsel araştırma, eğitim ya da çevresel izleme amacıyla özel önlemler alınarak korunacak kara, su, deniz alanlarıdır. Halbuki bu yer halen gelen kitle turistinin oturup mangal yaptığı, üzerinde horon oynadığı alan. İnsan girişine bile gerektiğinde yasak olarak tanımlanan, sadece bilimsel amaçla girilebilecek alan halen mesire alanı olarak kullanılıyor ve fakat idare tarafı çıkıp 'Biz Ayder'i koruma alanı ilan ettik' diyor! Bu arada Ayder'in geri kalan koruma statüsünde eskiden 1. derece doğal sit alanı olan yerler ise yapılan yönetmelikteki yeni tanımına göre nitelikli doğal koruma alanı ve sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı olarak tanımlandı. Yani eski statüsü 1. derece doğal sit alanı iken yeni tanımlı koruma statüsü ile nerede ise bir yanı Kavrun Yaylası'na, diğer yanı Avusor Yaylası'na kadar olan alan 2. ve 3. derece doğal sit alanları ile eşdeğer tanımlanmış oldu" dedi. 

FIRTINA VADİSİ'NİN KALBİ YAPILAŞMAYA AÇILDI
Fırtına Vadisi'nin en kıymetli ve en çok korunmayı hak eden Ayder Deresi ile Elevit Deresi'nin ortasında yer alan Coverni bölgesi, Ortan, Şenyuva, Ülkü, Şenköy, Zilkale, Sal Pokut yayları ile Güroluk Köyü'ne ait pek çok çayırlıklar "Sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı" ilan edilerek derecesinin 3. dereceye düşürüldüğüne dikkat çeken Okumuşoğlu, bu alanların Fırtına Vadisi'nin kalbi olduğunu kaydetti. 

'FIRTINA VADİSİ'Nİ YA KORUYACAĞIZ YA DA BİLDİĞİMİZ VADİ KALMAYACAK'
Ayder yoluna bağlanacak tünel projesini işaret eden Okumuşoğlu, projelerin kitle turizminin keyfi için yapıldığını, yolların yetmeyeceğini ve daha çok yol yapılacağını belirtti. Bu anlayışla yolların, tünellerin bitmeyeceğini belirten Okumuşoğlu, insanların araçlarını belli bir noktaya bıkarıp doğaya girebileceğine dikkat çekti. Okumuşoğlu, "Fırtına Vadisi'ni ya koruyacağız ya da artık bildiğimiz Fırtına Vadisi kalmayacak. Durum bu noktada. Tüm yetkilileri; Çevre ve Şehircilik Bakanını da Cumhurbaşkanını da bizi duymaya çağırıyoruz. Bizler bu coğrafyanın insanlarıyız. Ülkemizin tüm dünyaya prestij alanı olarak gösterebileceği bu vadiyi korumayı çok umarım ki becerebilelim" çağrısı yaptı.