AvEG-Kon üyeleri tecride karşı açlık grevine başladı

Avrupa Ezilen Göçmenler Konferderasyonu (AvEG-Kon), tecride ve faşizme karşı başlattıkları 5 günlük dayanışma açlık grevinin startını Almanya'nın Köln kentinde yaptığı basın açıklamasıyla verdi.

 

Kentin merkez meydanlarından Heumarkt'ta beş gün boyunca çeşitli eylem ve etkinlikle tecrit karşıtı mücadeleyi yayarak, dayanışmayı yükselteceklerini ifade eden AvEG-Kon Eşbaşkanı Baki Selçuk, tecrit karşıtı mücadelede bu güne kadar ölümsüzleşen feda eylemcilerini ve 23 Mart'ta Türk devleti ve desteklediği çeteler tarafından suikast sonucu yaşamını yitiren MLKP Merkez Komitesi üyesi ve Rojava Temsilcisi Bayram Namaz'ı andı. Selçuk, "Faşist şeflik rejimi dört yıla yakındır ulusal demokratik ve devrimci hareketi ezmek ve kitleleri sindirmek için saldırılarını yoğunlaştırdı. Türkiye ve Kuzey Kürdistan'da faşist devlet terörünü tırmandırırken, sadece Kuzey Kürdistan değil, başta Rojava olmak üzere dört parça Kürdistan'da sömürgeci işgal heveslerini arttırıyor" dedi. Kürt halk önderi Öcalan'a uygulanan ağırlaştırılmış tecridin işkence olduğunu vurgulayan Selçuk, Leyla Güven öncülüğünde yükseltilen açlık grevi dalgasının bir onur ve özgürlük direnişi olduğunu belirtti.

 

1 Mart'tan itibaren MLKP dava tutsakları Muhabbet Kurt, Hülya Gerçek, Aydın Akyüz ve Ali Haydar Saygılı'nın süresiz açlık grevine katıldıklarını hatırlatan Selçuk, AvEG-Kon öncülüğünde, Sosyalist Kadınlar Birliği'nin ve Young Struggle aktivistlerinin de katıldıkları 1-5 Nisan arasındaki açlık greviyle birleşik mücadeleyi yükselteceklerini söyledi.

 

Selçuk, eylemcilerin taleplerini sıraladı:

 

-Leyla Güven haklıdır tecrit kalkmalıdır.

-Süresiz Açlık Grevinde olan Leyla Güven'in, 5 bin'i aşkın tutsağın, Hewler, Strasbourg ve diğer yerlerdeki direnişçilerin talepleri karşılanmalıdır.

-CPT, Avrupa Komisyonu ve Birleşmiş Milletler Türk Devletinin uluslar arası sözleşmelere ve temel insan haklarının çiğnenmesine karşı derhal harekete geçmelidir.

-Başta Almanya gelmek üzere Avrupa devletleri, Türk devletinin tutsaklar ve halklarımız üzerinde estirdiği faşist teröre karşı durmalı, Türk devletiyle askeri ve ekonomik ilişkileri kesmelidir.

 

Selçuk'tan sonra söz alan SKB Avrupa Koordinasyou üyesi Zeynep Diren, Leyla Güven şahsında kadın öncülüğünün yeniden bir toplumsal-politik mücadelede geliştiğini ve direnişin 140'lı günleri aştığını vurguladı. Güven'in talebinin Kürt halk önderi Abdullah Öcalan'a uygulanan tecridin kaldırılması, yani temel demokratik bir hak olan aile-avukat görüşmelerinin gerçekleşmesi olduğunu hatırlatan Diren, sosyalist kadınların da bu talebi sahiplendiklerini belirtti. Bu süreçte ölümsüzleşen feda eylemcilerini anan Diren, kitleye ve kamuoyuna duyarlılık çağrısı yaptı ve Türkiye ve Kürdistan'da başta Öcalan gelmek üzere hapishanelerdeki tecride, insanlık dışı uygulamalara son verilmesini talep ettiklerini söyledi.

 

Basın açıklaması, "Leyle Güven haklıdır, tecrit kalkmalıdır", "Yaşasın enternasyonal dayanışma" sloganlarıyla sona erdi.