Şırnak'ta devam eden ağaç katliamına tepkiler devam ediyor
Şırnak'ta ağaç kesimine karşı tepkiler devem ediyor. ÖHD Ekoloji Komisyonu, “Ekolojik yıkım hukuk eliyle meşrulaştırılamaz" derken, Şırnak Barosu da suç duyurusunda bulunarak halkın sağlıklı çevrede yaşama hakkının ihlal edildiğini belirtti.
Şırnak'ta ormanlık alanlarda yapılan ağaç kesimine tepkiler sürüyor. Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Ekoloji Komisyonu, orman kıyımına karşı açıklama yaptı.
Kesimlerin orman mevzuatı ve çevre hukukuna aykırı olduğu vurgulanan açıklamada, "Devletin güvenlik politikaları gerekçe gösterilerek ekolojik varlıklar yok edilmekte, orman alanları geri dönülmez şekilde tahrip edilmektedir” denildi.
Mardin İdare Mahkemesi'nin Orman Genel Müdürlüğü'nden kesimlerin hukuki dayanağını gösteren belgeleri talep ettiğinin aktarıldığı açıklamada, "Ancak idare uzun süre belge sunmadı. Sonrasında mahkemeye iletilen belgelerde, kesimlerin Şırnak Valiliği ve İl Jandarma Komutanlığı'nın güvenlik gerekçeli yazılarıyla yapıldığı ifade edildi. Buna karşın daha önce yapılan açıklamalarda kesimlerin 'silvikültürel bakım', 'gençleştirme' ve 'orman sağlığı' gerekçesiyle yapıldığı iddia edilmişti. Bu durum, idarenin savunmalarındaki çelişkiyi ortaya çıkardı ifade edildi" diye kaydedildi.
'YIKIM HUKUK ELİYLE MEŞRULAŞTIRILAMAZ'
Açıklamada, "Şırnak'ta yapılan bu kesimler yalnızca çevre suçu değil, aynı zamanda ekokırım niteliğindedir. Mahkeme, doğa hakları temelinde karar vermelidir. Ekolojik yıkım hukuk eliyle meşrulaştırılamaz" vurgusu yapıldı. Açıklamada, dava sürecinin devam ettiği ve emsal bir karar verilmesi çağrısı yapıldı.
BARO DA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU
Şırnak Barosu da Silopi ilçesine bağlı Bilga, Silib ve Cilbiya köylerinde yapılan geniş çaplı ağaç kesimlerine karşı Silopi Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu. Başvuruda, kesimlerin Orman Kanunu ve ilgili yönetmeliklere aykırı şekilde yapıldığı, ekosisteme ve yaşam alanlarına ciddi zarar verildiği belirtildi.
Suç duyurusunda ayrıca Türkiye'nin taraf olduğu Paris Anlaşması ve Glasgow Deklarasyonuna da atıf yapılarak, ormanların yok edilmesinin iklim krizini derinleştirdiği ve halkın sağlıklı çevrede yaşama hakkının ihlal ettiği vurgulandı. İzin veren kamu görevlileri, uygulayıcılar ve destek olanlar hakkında soruşturma başlatılması talep edildi.