SGDF üyelerinin tehdit edilmesini protesto etti

İzmir'de iki sosyalist gencin sokakta polis tarafından zorla alıkonulması ve tehdit edilmesine ilişkin İHD İzmir Şube binasında basın toplantısı düzenleyen SGDF, "Gençlik ne faşizme ne faşizmin koruyucularına hiçbir zaman biat etmedi, etmeyecek" dedi.

Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF), İzmir'de iki üyelerinin sokakta polis tarafından zorla alıkonulması ve tehdit edilmesine ilişkin basın toplantısı düzenledi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi'nde düzenlenen toplantıya ESP, HDP, Dev-Güç, Öğrenci Kolektifleri, Sosyalist Devrimci Gençlik ve Öğrenci Faaliyeti katıldı. Basın toplatısında konuşan SGDF üyesi Fahrettin Öztürk, iki SGDF'linin polisin sohbet adı altında tehditlerine maruz kaldığını söyledi. Polisin bu kontrgerilla yönteminin yıllardır gençlik üzerinde uyguladığı kaçırma, işkence, teslim alma politikalarının bir parçası olduğunu ifade eden Öztürk, "Gençliği gözaltıları ve baskılarıyla yıldıramayacağını gören polis bu sefer karşımıza tehditlerle ve yalanlarla çıkarak bizleri mücadeleden uzaklaştırmaya çalışmaktadır. Öncelikle şunu belirtmeliyiz ki bizler faşizmi, faşizmin taktığı tüm maskeleri ve bu maskenin altındaki gerçekliği tanıyoruz" diye belirtti.

Yürüttükleri siyasi faaliyetlerin AKP'nin sürdürdüğü faşist düzen başta olmak üzere; ranta, talana, sömürüye ve baskıya karşı olduğu için hedef olduklarına dikkat çeken Öztürk, "SGDF barbar kapitalist düzene karşı sosyalizmi savunmaktadır" diye konuştu.

AKP'nin 2015'ten bu yana SGDF'ye yönelik saldırılarının arkasının kemsilmediği kaydeden Öztürk, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Suruç'ta Ankara'da çetelerle işbirliği yapan faşizm, katliamlarla arkadaşlarımızı aramızdan aldı. Başta OHAL süreci dahil olmak üzere polis operasyonlarının, naylon iddianamelerin ve rehine politikalarının hedefi olduk. Üniversitelerde üyelerimize yönelik soruşturmalarla haksız cezalar verildi. Şimdilerde ise ailelerimizi arayarak, sokakta yürünürken alıkoyarak bizleri mücadeleden vazgeçirebileceklerini sanıyorlar. Bizleri gün içinde dahi evimizden okulumuza takip eden, fırsatını bulunca kenara çekip bizimle istediği gibi konuşabileceğini düşünen faşizmin gerçek yüzünü biliyoruz. Binlerce genç işsizlik, açlık ve intiharın pençesine itilmişken, kampüslerde arkadaşlarımız ihmaller zincirleriyle hayatlarını kaybederken, taciz-tecavüz sokaklarda kol gezerken polis marifetmiş gibi solcu öğrenci takip etmektedir. Bu ülkede demokratik her talebe karşı 'zor' kullanmayı reva görenler yine bizleri özgürlük mücadelesinden koparmak isteyen örgütlü karanlıktır.

"Yaşamımızın her alanında sürdürdüğümüz eşitlik, özgürlük ve adalet mücadelesinde polisin hiçbir adımına karşı ayaklarımız geri gitmeyecek, aksine faşizmin üstüne üstüne yürümeye devam edeceğiz. Haklıyız ve haklılığımızın bilinciyle okullarımızdan sokaklara faaliyetlerimizi sürdürmeye devam edeceğiz. Gençlik ne faşizme ne faşizmin koruyucularına hiçbir zaman biat etmedi, etmeyecek."

'MÜCADELEMİZDEN GERİ ADIM ATMAYACAĞIZ'
Açıklamanın ardından polisin alıkoyduğu SGDF üyesi gençlerden  Muhammed Yusuf, Ege Üniversitesi Gazetecilik Bölümü 2. sınıf öğrencisi olduğunu söyledi. Geçtiğimiz Cuma günü akşam saatlerinde Alsancak Garı önünde polis tarafından önünün kesildiğini belirten Yusuf, yaşadıklarını şu şekilde aktardı: "Polis bana 'siz heyecanlı gençlersiniz. Bu ülke için güzel şeyler yapmak istiyorsunuz, anlıyoruz ama takıldığınız gruplar sizin geleceğinizi çalmak istiyor' dedi. Bu tür saldırılarla mücadelemizden geri dönmeyeceğiz."

Ege Üniversitesi Felsefe öğrencisi Meryem Yıldırım da geçtiğimiz hafta sonu Konak Meydan'da aniden polis tarafında durdurulduğunu belirterek, "Polis kimliğini gösterdikten sonra beni zorla bir banka çekmeye çalıştı. Ardından da örgütlü olduğum için geleceğimi tehlikeye attığımı söyledi. Bu tür yaklaşımlar örgütlü gençleri baskıyla susturmayı amaçlıyor. Biz bu tür baskılara meyil vermeden mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz" dedi.