9 Ekim 2024 Çarşamba

Mustafa Öner yazdı | Diyalektik yöntem devrimcidir, yaratıcıdır

Bilimsel sosyalist kurama ilginin, yönelimin artırılmasıyla diyalektik marksist yöntem birleştirildiğinde sorunların çözümü kolaylaşır, yapıcı içerik kazanır. Devrimcilerin çözüm gücünü, yeteneklerini geliştirir.

Marksist leninist diyalektik materyalist yöntem, tutucu-statik, dogma ve ezberci, kaydedici yaklaşımlarla çatışır. İkisi birbirinin karşıtı yöntemdir çünkü. Diyalektik yöntem eleştirel, sorgulayan, bilimsel kuşkuculuğu içerir. Yeni olanı, gelişeni esas alır. Değiştirici, dönüştürücü öze sahiptir. Dairesel-kendi ekseninde değil, helezonik-sarmal bir döngü halindedir. Yaratıcı, canlı, devrimci oluşu da buradan gelir.

Doğa ve toplum olaylarındaki gelişmelere, sorunlarının çözümünde; sınıf mücadelesinin teorik, politik, ideolojik, örgütsel ihtiyaçlarını gidermede; proletarya partisinin işçi sınıfına, ezilen kesimlere, bunların mücadelesine öncülük-önderlik görevlerinin yerine getirilmesinde ve mücadelenin etkin-yetkin sürükleyici kadrolarının aktif devrimcilerin yetiştirilmesinde yöntemin diyalektik materyalist olması zorunludur.

"Diyalektik materyalizm proletarya partisinin dünya görüşüdür" derken Stalin, bu yöntemin mücadele-devrim ve inşa süreçlerinde önemine, belirleyici rolüne dikkat çekmiştir. Diyalektik yöntem, marksizmin leninizmin canlı dinamik devrimci olan özünü derinliğine kavramada, açığı çıkartmada, teoriyle pratiği buluşturmada bir eylem-mücadele kılavuzudur.

Yöntemin marksist leninist olması partinin olduğu gibi, marksist leninist öznelerin de mücadelenin-devrimin sorunlarıyla ilişkilenmesini canlı, dinamik tutar. Kitlelerle bağ kurmayı-ilişki geliştirmeyi kolaylaştırır bu yöntem. Aynı zamanda teoriye daha fazla yüzümüzü dönmeyi teşvik eder. Marksizmi bütünlüklü kavramayı sağlar. Devrimci yeteneklerin, gizli potansiyelin açığa çıkartılmasına, yaratıcı özelliklerin artırılmasına katkı sunar. Keza, tutuculaşan düşünceleri sınırlayan çitleri de yıkar, düşünceye canlılık kazandırır.

Bilimsel sosyalist kurama ilginin, yönelimin artırılmasıyla diyalektik marksist yöntem birleştirildiğinde sorunların çözümü kolaylaşır, yapıcı içerik kazanır. Devrimcilerin çözüm gücünü, yeteneklerini geliştirir.

Devrimci-kolektif yaşamda görüldüğü, defalarca tanık olunduğu gibi eksik-yetersiz, yüzeysel parçalı bilgiler ancak doğru yöntemle giderilir, aşılabilir. Bu o anda somut durumda yeteri kadar başarılamazsa doğru sağlıklı görüş oluşturmayı zorlaştırır. Yeni daha gelişkin bilinç edinmeyi de engeller. Sonuç olarak etkin geliştirici sonuç alıcı rol oynamayı zayıflatır.

Devrimci faaliyet içerisinde kendine etkin rol biçen devrimciler, marksist leninist teoriyle birlikte onunla ilişkilenmede materyalist yöntemin, mücadelenin geliştirilmesindeki yerini ve sorunlarının devrimci zeminde çözümünde ne kadar önemli olduğunu bilirler. Yine tek başına bilmenin-bilginin yetmeyeceğini, etkisiz kalacağını da biliyoruz. Bildiklerimizin gereği yapılırsa, pratiğe geçirilirse bir anlamı olur.

Başvurduğumuz, vuracağımız yöntem; marksizmin leninizmin yöntemi değilse, farkında olalım olmayalım teoriyle ilişkilenmede tartışmalarda çeşitli konularda sorunlarla ilgili çözüm yolları bulmada tutuculaşan tarz, inatlaşma gibi davranışları sergilememize yol açar. Yapıcı, sorun çözücü, geliştirici olmaktan uzaklaşırız.

Aynı zamanda da değişime, dönüşüme, ileriye doğru devrimci yeniliklere kapıları kapatır. Bırakalım yeniye açık olmayı antidiyalektik yöntem kolektif ve özneler bazında devrimci yeteneklerin ve niteliğin yükseltilmesi çabalarını boşa çıkartır. Teoriye ilgisizliği geliştirir, devrimci politika üretmeyi zayıflatır. Devrimciliğin verimsizleşmesi-yoksullaşması da bu koşullarda gelişmeye başlar. Teorik, ideolojik, yöntemsel önlemler alınmadığında durumlarda devrimciliğin aşınması, ideolojik çözülmeler kaçınılmaz olur.

Yöntemin diyalektik olması ise tam tersi sonuçlar doğurur. Çözüm bekleyen, çıkan sorunların zamana yayılmadan çözümü kolaylaşır. Çözülemeyenler bir kenara bir süreliğine zamana bırakılır ki bu da bir nevi çözüm yöntemidir. Doğru devrimci yöntem tekdüzelikten, tartışmaların tıkanmaya dönüşmesinden kurtarır. Çok yönlülüğü geliştiren bir rol oynar. Ezber bozucudur. Farklı yaklaşımlar bakış açıları kazandırır devrimcilere.

Marksizmin leninizmin okuma, araştırma, inceleme ve tartışmalarında kavrayış ve bakış açısı farklılıklarından kaynaklanan değişik düşünceler ortaya çıkabilir, çıkmaktadır. Bu farklılıklar doğru bir yöntem ve yönetimle yönetildiği sürece parti iç dinamizm, canlılık kazanır. Marksizmin derinlikli kavranmasına hizmet eder.

Farklı görüşler ortaya çıktığında peşin hükümle yersiz kaygılarla, "sapma mı var, savruluyor muyuz" gibi düşüncelere kapılmak doğru değildir. Bu vb. düşüncelerin gelişmesi düşünsel donukluğa, tutuculuğa, dogmatik kitabi düşüncelere kapı aralar. Marksizmin devrimci özünü, bir eylem kılavuzu olduğunu anlamamızı engeller. Marksizmin lafzına takılıp kalmaya neden olur.

Bazı durumlarda kimi kaygılar zaman içerisinde haklı da çıkabilir. Bu da olasılık dahilindedir. Diğer yandan yaşanmış zengin deneyler de var. Marksist leninistler, acabalarla, peşin hükümlerle, kaygılarla hareket edemez. Teorik, politik, ideolojik ve örgütsel sorunlara bu psikolojiyle, önyargılarla çözüm üretilemez.

Nedenine gelince, yine tecrübelerle sabittir; bu vb. yaklaşımlar tersinden marksizmle ilişkilenmede dogmatizme, statükoculuğa götürür. İşte o zaman, bilimsel sosyalist kuramdan ve ideolojiden sapma(lar) uzaklaşma başlar.

Aynı şekilde "dogmatik düşüncelere ortodoks marksizme karşı mücadele" adı altında revizyonizme sol-liberal çizgiye kayıldığı da bir gerçek. Antimarksist diyalektik olmayan her iki düşünce de sonuç olarak aynı çizgide marksizmden leninizmden ve onların yönteminden sapmada savrulmada buluşmaktalar.

20. yüzyılda geçici yenilgi alan sosyalizmin inşa sürecinin olumlu-olumsuz, doğru-yanlış deneyimlerinden de yararlanarak, 21. yüzyılda marksizm leninizm teorisini, ideolojisini diyalektik yöntemle daha fazla kavramaya ihtiyaç var. Bu ihtiyacı gerektiği kadar -her dönemde ihtiyaçları farklı olabilir ne kadar ihtiyaç duyuyorsa- gidermek için yüzümüzü proletaryanın bilimine, sosyalist teoriye daha fazla dönmemiz gerekir.

Emperyalist kapitalist tekeller çıkarları gereği sistemlerinin ömrünü uzatmak amacıyla zaman, insan kaynağı ve maddi güç ayırmakta. İşçi sınıfı ve ezilenlerin algılarını, düşüncelerini yönetmek maksadıyla türlü yöntemlere başvurmakta. Çeşitli araçlar kullanmakta. Bunlar arasında en yaygın, en etkili olanları görsel, yazınsal yayınlarla en çok da iletişim ağları gelmekte. Beklentileri ve amaçları arasında öne çıkardıkları bireyselleşmeyi, bencilleşmeyi teşvik edip geliştirmek. Sosyal, siyasal, toplumsal gelişmelere karşı bananeciliği, duyarsızlığı geliştirmek.

Özellikle de marksizm leninizm okumalarına, devrimci, sosyalist yayınlara karşı ilgiyi geriletip, ilgisizliği yaygınlaştırmak. Uluslararası alanda olduğu gibi Türkiye ve Bakur’da da kapitalist egemen devletlerin bu politikaları kitleler arasında da devrimci sosyalist demokratik hareketlerin saflarında ne yazık ki azımsanmayacak kadar karşılık bulmakta.

Burjuvazinin bu yönelimini de hatırda tutarak, devrimciler, sömürüye, zulme, baskılara, haksızlıklara karşı durarak, örgütlenerek özgürleşmek, özneleşmek isteyen bilinçli işçi ve ezilen kesimler, düzenin bu politikalarını boşa çıkarmakla, etkisizleştirmekle mükelleftirler. Bunun yolu da örgütlenme ağlarını çoğaltıp yaygınlaştırarak düşmana inat okumaya karşı ilgisizliğe ve tembelliğe karşı okumaya, bilimsel sosyalizm teorisine, devrimci sosyalist yayınlara daha fazla ilgi duymak, yönelmektir. Bu nedenle okuma ve eğitim planları yaparken -hangimizde ne kadar varsa- okuma tembelliğine, ilgi yetersizliğine ve ertelemeciliğe karşı somut görevler saptamak bu olumsuzluklara yönelik ideolojik mücadelede elimizi güçlendirecektir.

Bu mücadele aynı zamanda düzene karşı politik mücadelenin bir parçası olarak da görülürse teoriye yönelim daha fazla güçlenir. Bu ihtiyaç, bu görev oranları farklı da olsa, her yaşta ve farklı konumda olan devrimciler için önemsenmesi gereken yadsınamaz, hafife alınamaz gerçektir. O halde teoriye ilgi, yönelim ile diyalektik materyalist yol, yöntem ve yaratıcılık hususlarında yeniden pratiğimizi sorgulamakta yarar var. Bu konular çerçevesinde bildiklerimizin, biliyoruz dediklerimizin ne kadarını yerine getirip getirmediğimizden bağımsız olarak ön yargısız düşünelim; "bunlar bilmediğim (iz) şeyler değil" refleksi göstermeden marksizm leninizme, devrimci sosyalist yayınlara ilgimizi ve bunlarla ilişkilenme yöntemimizi bir defa daha gözden geçirelim.