22 Aralık 2024 Pazar

DERİTEKS'te örgütlü Akar Tekstil işçileri sahte sigortaya karşı yürüdü

DERİTEKS'te örgütlü olan Akar Tekstil işçileri, yılın son gününde Organize Sanayii Bölgesi'nde yürüyüş gerçekleştirdi. Sahte sigorta ile geleceklerinin ve emekliliklerinin gasbedilmesine karşı çıkan işçilere yeni yılı mücadele vurgusu ile karşıladı.

Çiğli'de başta tekstil olmak üzere birçok iş kolunda yaşanan sahte sigorta uygulamasına karşı DERİTEKS öncülüğünde tekstil işçileri kampanya başlatmıştı. Kampanya kapsamında yaklaşık iki bin işçinin çalıştığı Akar Tekstil işçileri Organize Sanayii içerisinde yürüyüş düzenledi.

Evrensel'in haberine göre; organize sanayide bulunan 600'e yakın fabrikadaki işçilere de seslenen Akar Tekstil işçileri sık sık "emeklilik hakkımız gasp edilemez", "sahte sigortaya hayır" ve "insanca bir yaşam istiyoruz" sloganları attı. İşçiler yürüyüş sırasında geçtikleri fabrikalardaki işçileri de sendikaya üye olmaya, birlik olmaya çağırdı.

Yürüyüş Çiğli OSB'de yer alan SGK önüne kadar sürdü. Burada sendika adına açıklamayı yapan DERİTEKS İzmir Şube Başkanı Makum Alagöz "İşverenler çalıştırdıkları işçilerin sigorta primlerini kuruma yapıyor ama karşılıklarını ödemeyerek SGK'ye borçlanıyor. İşçilerin e-devlet sisteminden ödenmiş olarak gördükleri sigorta primleri SGK tarafından alacak olarak kayıtlara geçiriliyor. Bu veresiye sistem, işverenlerin suiistimaline açık durumda. Borçlarını ödemeyen işverenler, daha sonra fabrikayı kapatıp gittiklerinde veya iflas ettiklerinde ödemedikleri döneme ait prim borçları işçileri mağdur ediyor" diye konuştu.

'SİGORTA SAHTECİLİĞİNE GÖZ YUMULMASIN'
Bu soruna karşı dava açıldığını ancak uzun süren mahkemelerin ve dava maliyetinin de işçilere yük olduğunu belirten Alagöz "Özellikle tekstilde ve asgari ücretle, kıt kanaat geçinmeye çalışan, ayın sonunu zor getiren ve borçlarını dahi ödemeyen işçilerin dava yoluna başvurmaları oldukça güç" dedi.

Sigorta sahteciliğine ve sigorta hırsızlığına daha fazla göz yumulmaması çağrısı yapan Alagöz, "kayıt dışı istihdam", "çift bordro" ve "sahte sigortalılık" gibi uygulamaların önlenmesine dair taleplerini şu şekilde sıraladı:

-Sigortasız işçi çalıştıran, gerçeğe aykırı bildirimlerde bulunan ve sahte sigortalılık uygulamasına yönelen işverenlerin tespitini sağlayacak SGK denetimlerinin arttırılmasını, işverenlere uygulanacak cezaların arttırılmasını ve etkin bir şekilde uygulanmasını istiyoruz.

-Yasa dışı uygulamalara yönelen işverenlerin tabela ve unvan değişiklikleri ile işçilere ve Devlete olan borçlarından kolayca kurtulmasının önlenmesini, şirket ortaklarının, şirketlerin işçilere ve Devlete olan borçlarından şahsi mal varlıkları ile en geniş şekilde ve sınırlama olmaksızın sorumlu tutulmalarını istiyoruz.

-Fason ve alt-işveren (taşeron) çalışmaların önlenmesini, katı bir biçimde sınırlanmasını ve devletçe etkin bir şekilde denetlenmesini istiyoruz.

-Kayıt dışı istihdamın önlenmesi konusunda en etkin yöntem işyerlerindeki işçi denetimidir. Bu nedenle, anayasal bir hak olan sendikalaşma hakkının işçilerce etkin şekilde kullanılmasını sağlayacak önlemlerin alınmasını istiyoruz.

KOMİTELER KURULMALI
Yürüyüş sırasında görüştüğümüz bir Akar Tekstil işçisi her ne kadar kendisi henüz böyle bir şey yaşamasa da daha sonradan karşısına çıkmayacağının bir garantisi olmadığını söyledi. Bu sorunun önlenmesi için daha fazla denetim gerektiğini söyleyen işçi gerekirse işçiler tarafından da denetim için komiteler kurulmalı dedi. Eskiden metal işçisi olan başka bir genç işçi ise "işçilere bir araya gelmeli, sendikada yada toplantılarda. Oralarda bu sorunlar konuşulmalı ve çözüm için önce işçiler birlik olmalı, birliklerini güçlendirmeli" dedi.

SGK VERDİĞİ PARAYI GERİ İSTEDİ
Bir başka tekstil işçisi olan Gülnaz Çapulay ise 2006-2007 yıllarında kendisinin de sahte sigorta mağduru olduğun söyledi. Çapulay SGK'ya başvurduğunu ancak patronun kendilerin tanımadığın iddia ettiğini söyledi. Kendisinin bildiği yaklaşık 60 kişi olduğunu söyleyen Çapulay SGK'nın kedilerine 6 ay içinde dönüş yapılacağını bildirdiğini ancak 1 yıldır geri dönüş olmadığını söyledi. Başka bir tekstil işçisi olan Çiğdem Çoban ise 2008-2011 yılları arasında ÜNİTEKS'in fasonu Tercan Tekstil'de sahte sigorta mağduru olduğun söyledi. O dönem İŞ-KUR üzerinden aldığı para nedeniyle yaklaşık 1 ay önce kendisine ceza geldiğini belirten Çoban "her ne kadar patron çalıştığımızı kabul etmişse de hala ceza duruyor. Sigortamın bir kısmı iade oldu ama gerisi için SGK yapacakları bir şey olmadığını cezayı ödemem gerektiğini söylediği" dedi.