21 Mayıs 2024 Salı

AYM: 'Saray soytarısı' hakaret değil, eleştiri

Anayasa Mahkemesi, eski Bakan Akif Çağatay Kılıç hakkında kullandığı "saray soytarısı" sözleri nedeniyle para cezasına çarptırılan Şaban Sevinç'in ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine hükmetti. Mahkeme, sözlerin kabul edilebilir eleştiri sınırları içinde kaldığını kaydetti.

Anayasa Mahkemesi (AYM), Halk TV'nin eski genel yayın yönetmeni Şaban Sevinç'in dönemin Gençlik Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç hakkında kullandığı "saray soytarısı" sözleri nedeniyle cezalandırılmasının "ifade özgürlüğünün ihlali olduğuna" karar verdi.

Söz konusu karar oy çokluğu ile alındı.

bianet'ten Hikmet Adal'ın haberine göre 1 Kasım 2015 seçimlerinde CHP tarafından Samsun milletvekili adayı gösterilen Sevinç, Samsun Milletvekili Kılıç'ın büyükbabasının CHP milletvekili olduğunu hatırlatarak, AKP'de siyasal faaliyette bulunmasını eleştirmişti.

Seçim çalışması kapsamında Samsun'da katıldığı bir organizasyonda konuşan Sevinç, "Bakan biraz dedesini örnek alsa da saraya soytarılık yapmak yerine, Samsun'a hizmet etse" demişti. Bu sözler üzerine eski Bakan Kılıç, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurarak "saraya soytarılık yapmak" şeklindeki ifadenin ağır hakaret teşkil ettiğini belirterek Sevinç hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.

Bunun üzerine Sevinç hakkında kamu davası açıldı.

YEREL MAHKEMEDEN PARA CEZASI
Ankara 30. Asliye Ceza Mahkemesi, Kasım 2015'te verdiği kararda, "saray soytarısı" şeklindeki ifadenin "hakaret" olduğunu belirterek, Sevinç'i "kamu görevlisine alenen hakaret" suçundan mahkum etti ve 4 bin 700 TL para cezası verdi. Mahkeme, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına da karar vermişti.

AYM: SEÇİM YARIŞI GÖZARDI EDİLMEMELİ
Kararın ardından Sevinç, Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu.

28 Kasım 2019'da dosyayı görüşen AYM, Sevinç'in ifadelerinin sarf edildiği atmosferi göz önünde bulundurarak, Sevinç'in ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine hükmetti.

Mahkemenin verdiği kararda, "Gerek müştekinin gerekse başvurucunun aynı seçim çevresinden birbirine rakip siyasi partilerden milletvekili adayı olduğu dikkate alındığında başvurucunun müştekiye yönelik sözleri değerlendirilirken yaşanan seçim yarışının sebebiyet verdiği tansiyon yüksekliğinin de dikkate alınması gerekir" denildi.

Kararın devamı şöyle:

"Anayasa Mahkemesi; siyasetçilerin, kamuoyunca tanınan kişilerin ve kamusal yetki kullanan görevlilerin gördükleri işlev nedeniyle daha fazla eleştiriye katlanmak durumunda olduklarım ve bunlara yönelik eleştirinin sınırlarının çok daha geniş olduğunu her zaman. Bu sebeple müştekinin kendisine yönelik eleştirilere sıradan insanlara göre daha fazla hoşgörü göstermesi gerektiği açıktır.

"Dikkate alınması gereken diğer bir yön ise başvurucunun söz konusu ifadeyi müşteki tarafından kendisine yöneltilen ifadelere karşı tepki olarak sarf etmesidir. Müşteki, başvurucu tarafından kendisinin AK Partide görev yapması ile ilgili yapılan eleştirilere reaksiyon göstererek başvurucu hakkında ‘Dedemin adım ağzına almasın, dedemin adını ağzına almadan önce kirli ağzını çalkalasın.' şeklinde ifadelerde bulunmuştur.

"Başvurucu tarafından kullanılan ‘saray soytarısı' kelimesinin saldırgan ve rahatsız edici nitelikte bulunmadığı söylenemese de ifadenin müştekinin ifadeleri ile katkı sağladığı politik bir tartışmada kullanıldığı dikkate alınmalıdır. Nitekim ilk derece mahkemesi, müştekinin ifadelerini haksız tahrik nedeni olarak kabul ederek başvurucunun cezasında belirli oranda indirime gitmiştir.

"Yukarıda açıklanan sebeplerle başvuru konusu ifadenin kabul edilebilir eleştiri sınırları içinde kaldığı değerlendirilmiştir. Anayasa Mahkemesi başvurucunun yapmış olduğu açıklama nedeni ile hakkında hakaret suçundan mahkûmiyet kararı verilmesinin demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun düşmediğini belirterek başvurucunun ifade özgürlüğünün ihlal edildiği sonucuna varmıştır."