22 Ekim 2024 Salı

25 Kasım Kadın Platformu: 25 Kasım'da Taksim Tünel'deyiz

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü çalışmalarını Kadıköy sokaklarında yaptığı yürüyüşle başlatan 25 Kasım Kadın Platformu, bu sene 25 Kasım'da Taksim Tünel Meydanına çağrı yaptı.

25 Kasım Kadın Platformu, bu seneki 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü çalışmalarını, Kadıköy'de yaptığı yürüyüşle başlattı. Kadıköy Süreyya Operası önünde toplanan çok sayıda kadın, "Mücadelemiz birbirimiz için! Şiddetsiz, eşit ve özgür yaşamak istiyoruz" ana pankartı arkasında Kadıköy sokaklarında yürüdü. "Kadının direnişi kadına mirastır", "Narin'e ne oldu", "Ocakta zıkkımın kökü, sokakta isyan var", "Vardık, varız, var olacağız", "Kadın kıyımı var" dövizlerini taşıdı.

KADIKÖY SOKAKLARINDA YÜRÜYÜŞ
Yürüyüş boyunca, "Erkek vuruyor, devlet koruyor", "İkbal Uzuner isyanımızdır", "Ayşenur Halil isyanımızdır", "Bir kişi daha eksilmeyeceğiz", "Erkek adalet değil, gerçek adalet", "Katledilen kadınlar isyanımızdır", "Bağır herkes duysun, erkek şiddeti son bulsun", "Filistinli kadınlar yalnız değildir", "Jin, jiyan, azadi", "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz" sloganları atıldı.

Yürüyüş, Khalkedon Meydanında son buldu. Platform adına basın açıklamasını okuyan Selin Top, "25 Kasım'ı İkbal için, Ayşenur için, Rojin için, birbirimiz için şiddete, kadın cinayetlerine, kadınların etrafını saran karanlığa öfkeyle sokaklara dökülerek karşılıyoruz. Türkiye'nin dört bir yanında her yaştan kadınlar, bir kişi daha eksilmemek için ses çıkarıyor" dedi.

'HAKLARIMIZA DÖNÜK SALDIRILARIN ARDI ARKASI KESİLMİYOR'
Şiddetin evde, işyerinde, sokakta, okulda, her yerde kadınların etrafını sardığını, eşit ve özgür yaşam için mücadelenin her geçen gün daha da acil hale geldiğini vurgulayan Top, şöyle devam etti: "Her ne kadar tek adam 'Kadına şiddetle en iyi biz mücadele ederiz' dese de haklarımıza dönük saldırıların ardı arkası kesilmiyor. Şiddeti önleme mekanizmaları işletilmiyor, 6284 sayılı yasa uygulanmıyor, tedbir kararlarının süresi kısa tutuluyor, kadınların şikayetleri kovuşturmaya yer yok denilerek görmezden geliniyor, kadın cinayeti davalarında cezalar Yargıtay'dan geri dönüyor, kadınları şiddetten koruma yükümlülüğü olan kamu görevlilerinin ihmallerinde soruşturma bile açılmıyor, kadın cinayetlerine tepki gösterip sokağa çıkan kadınlar ifadeye çağrılıyor, anayasal hak olan sendikalaşma hakkı için direnen kadın işçiler polis tarafından darp ediliyor, kamuda tasarruf tedbirleri ile sokak aydınlatmaları azaltılarak sokaklar karartılıyor, yine tasarruf tedbirleri ile kamu işyerlerinde kreşler kapatılıyor. Aile arabuluculuğu, aile danışmanlık sistemi gibi formüllerle şiddeti önleyebileceklerini iddia ediyorlar. Oysa 'aileyi güçlendirme' söylemiyle kadınlar olarak eşitlik hakkımız eziliyor. Böylece kadınlar, şiddete daha açık hale getiriliyor."

'TAKSİM TÜNEL MEYDANINDA BULUŞALIM'
Top, şu ifadeleri kullandı: "haklarımızın tek adam tarafından apaçık hedef haline getirildiği, şiddetin her köşe başında yaşandığı, savaşın dünyayı sardığı bugünlerde kadınları boğan bu karanlığa karşı eşit, özgür, şiddetsiz yaşamak istiyoruz! 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Gününde, dünyanın dört bir yanındaki kadınlarla birlikte sesimizi, öfkemizi, eşit, özgür, savaşsız, şiddetsiz bir yaşam özlemimizi haykıracağız. Bu 25 Kasım'da Tünel Meydanında buluşalım!"

Eylem, sloganlarla son buldu.