19 Mayıs 2024 Pazar

Til Temir cephesinde savaşçılar topraklarını savunmakta kararlı

İşgal saldırıları Til Temir'e bağlı köylerde devam ediyor. Cephe hattında direnişi sürdüren DSG savaşçıları 24 saat nöbette. Direniş kararlılıklarını ETHA'ya anlatan savaşçılar, bölgede bir arada ve özgürce yaşayan halkları ve topraklarını savunmak için sonuna kadar savaşacaklarını dile getiriyor.

İşgalci Türk devleti ve çetelerinin 9 Ekim'de başlattığı işgal saldırıları devam ederken, DSG savaşçıları onur ve özgürlük direnişini tüm cephelerde sürdürüyor.

Kuzey ve Doğu Suriye kentleri arasında, Süryani, Ermeni, Asuri, Kürt ve Arap halklarının bir arada yaşamasıyla bir halklar mozaiği olarak öne çıkan Til Temir ve köyleri işgal saldırılarının hedefinde. Son haftalarda kent çevresindeki köyler yoğun bombardıman ve top atışlarına tutuluyor. Çeteler, Til Temir'in kuzeydoğu ve kuzeybatı hattında yer alan köylere saldırarak işgal bölgesini genişletmeyi amaçlıyor. Aynı zamanda bölgedeki stratejik tepeler ve yol güzergahlarını denetime almaya çalışıyor.

Demokratik Suriye Güçleri (DSG) savaşçıları cephe hattında 24 saat nöbet tutuyor. İşgal saldırılarına karşılık veriyor, köylerini savunuyor.

Til Temir'e bağlı Um el Keyf köyünde yer alan DSG savaşçıları ETHA'ya konuştu. İşgal saldırılarına karşı direniş kararlılıklarını dile getirdi.

'SALDIRILARIN AMACI HALKLARI YOK ETMEK'
Cephede yer alan komutanlardan Brusk Serekaniye çetelerin 9 Ekim'de başlattıkları saldırılarını Til Temir'e kadar sürdürdüklerini ifade etti. Serekaniye "Gire Spi'den Serekaniye'ye kadar olan hatta çeteler ağır silahlar ve uçaklar ile topraklarımıza saldırdı. Bütün bu saldırılara karşı direnişimizi ortaya koyduk" dedi. Çok sayıda şehit verdiklerini ve şehitler pahasını direnişi sürdürmeye kararlı olduklarını dile getiren Serekaniye, "Erdoğan'ın desteklediği bu çeteler, sadece Kürt halkını değil, Arap, Süryani, Asuri halklarını hedef alıyor. Halklarımızı korumak için cephede, direnmeye devam edeceğiz" diye kaydetti.

İşgalci çetelerin, karadan DSG savaşçılarına karşı mücadele edemediğini vurgulayan Serekaniye, bu nedenle bölgede sürekli silahlı insansız hava araçları (SİHA) uçtuğunu ve bombardıman gerçekleştirdiğini, köylere yönelik saldırıların da obüs ve tank atışları eşliğinde gerçekleştiğini dile getirdi. Serekaniye şöyle konuştu: "Genelde bu cephe hattına, hava ve ağır silahlar ile saldırılarını gerçekleştiriyorlar. İşgalci Türk devletinin ağır silahlar ile bizden aldığı köylere yönelik gerçekleştirdiğimiz operasyonlar ile bu köyleri tekrardan özgürleştirdik. Şu anda yürütülen savaş uluslararası güçlerin gözü önünde gerçekleştiriliyor. Bu saldırılarla halkımızı tamamıyla yok etmeyi amaçlıyorlar. Bizler bu topraklarda direndiğimiz müddetçe dört parça Kürdistan'da, Kürtler var olmaya devam edecek."

Serekaniye ve Gire Spi'ye saldıran çetelerin daha önce basına yansıdığı gibi DAİŞ ve El Nusra çeteleri olduğunu dile getiren Brusk Serekaniye şöyle devam etti: "İşgalci Türk devletinin desteği ile saldıran çetelerin arasında DAİŞ ve El Kaide çeteleri var. Çetelerin halka yaptıkları zaten gözler önünde. Bağdadi'nin ortaya çıkışından bugüne yapılanlar ile şu anda çetelerin yaptıkları her şey aynı. Tüm bunlar gözler önünde yaşanmasına rağmen bütün dünya buna gözlerini kapatmış durumda."

Tüm sözleriyle direniş mesajı veren savaşçıların kararlılığı, Serekaniye'nin şu sözlerinde karşılığını buldu: "Hava sahası kapandığı takdirde 24 saat içerisinde Serekaniye ve Gire Spi'yi işgalcilerden özgürleştireceğiz."

'TOPRAKLARIMIZI ÖZGÜRLEŞTİRENE KADAR DİRENECEĞİZ'
Savaş cephesinde yer alan DSG savaşçısı Bekes Qamişlo ise halklara karşı zulüm edenlerden hesap soracaklarını dile getirdi. Qamişlo, "Halklarımızı ve topraklarımızı çetelerden korumak için bugün direniş mevzilerindeyiz. Türk devleti ve çeteleri ne kadar ağır silahlar ve hava saldırılarıyla bizlere saldırsa da biz sonuna kadar direnmekte kararlıyız" dedi.

Düşmanlarının kendilerini çok iyi tanıdığını ve korktukları için tekniğe dayalı ağır silahlar kullandıklarını dile getiren Qamişlo şöyle devam etti: "Erdoğan ve çeteleri nasıl saldırırlarsa saldırsınlar biz halkımızı savunmak için direneceğiz. Topraklarımızı özgürleştirene kadar mevzilerde direneceğiz. Halkımız bu topraklarda var oldukça biz de direnemeye devam edeceğiz."

'DİRENİŞİMİZ HALKLARIN KARDEŞLİĞİNİ DAHA FAZLA BÜYÜTMEK İÇİN'
Um El Keyf köyüne bağlı mezrada yer alan Arap savaşçılardan Agiri Tolhildan, çetelerin ağır silahlı saldırılarına karşı direndiklerini vurguladı. Tolhildan şunları söyledi: "Çeteler toprakları talan etmek ve yağmalamak için geldiler. Kısa sürede buraları işgal etmek istiyorlardı. Fakat DSG savaşçılarının direnişi ile karşılaştılar. Çeteler DSG'ye karşı savaşamıyorlar, onlar bu köylerde yaşayan sivilleri hedef alarak topraklarını terk etmelerini sağlamayı hedefliyorlar. Biz sadece kendimiz için bu cephelerde yer almıyoruz. Biz halkların kardeşliğini daha fazla büyütmek için burada yerimizi alıyoruz."

Çetelerin ağır silah ve hava desteği olmadan hiçbir köye giremediklerini dile getiren Tolhildan, "Şu ana kadar çeteler bütün saldırılarını SİHA ve obüslerle gerçekleştiriyorlar. Son günlerde çetelerin ağır silah yardımı ile girdiği köyleri geri aldık. Bütün halkımız şunu iyi bilsin ki yakın zamanda Serekaniye'ye tekrar döneceğiz" şeklinde konuştu.