26 Nisan 2024 Cuma

Sağlık emekçilerinden 'bütçe' açıklaması

Emekten, halktan, barıştan ve ekolojide yana bütçe istediklerini kaydeden sağlık emekçileri Ankara ve İzmir'de açıklama yaptı. Ankara Hacettepe Hastanesi Yemekhanesi önünde yapılan açıklamada "Bütçe döneminde toplum sağlığına ve sağlık bütçesine zarar veren sağlık politikalarından vazgeçilmesi çağrısını yineliyoruz" dendi. İzmir'de ise Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesi Başhekimliği önünde, "Nefes alamıyor, geçinemiyoruz, Artık yeter" vurgusu yapıldı. 

SGK'nın kamu sağlık kurumlarına Ocak ayında yapmış olduğu ödeme nüfus başına 13 dolara denk gelirken, Kasım ayı ödemesi 5 dolara kadar geriledi. 5 dolarlık ödeme sağlık emekçilerinin ücret düzeyinin baskılanması, sağlık emekçisinin gelirlerinin tasarruf alanı olarak görülmesini dayatıldı. SES Ankara Şubesi, "Emekten, halktan, barıştan ve ekolojiden yana bütçe istiyoruz" talebiyle Hacettepe Hastanesi Yemekhanesi önünde, İzmir Tabip Odası, Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Şubesi ise Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesi Başhekimliği önünde eylemdeydi.

2021 yılının kamu hastaneleri için döner sermaye bütçelerinin bir kez daha sürdürülebilir olmadığını gösterdiği belirtilen açıklamada, kamu hastanelerinin bir yandan pandeminin ağır yüküyle boğuşurken bir yandan da özel bütçeli işletmelere dönüştürülmesi nedeniyle bütçelerini denkleştirmeye çalışıldığı kaydedildi. 

'ÜCRETSİZ EMEK GÖRÜLEREK 130 SAAT ÜZERİ NÖBET DAYATILIYOR'
Sağlık emekçilerinin dört aydır pandemi kapsamında ek ödemelerden yararlanamadığının altı çizilen açıklamada, "Yine döner sermaye bütçelerinde yaşanan sorun nedeniyle Üniversite Hastanelerinde görevli sağlık emekçilerinin nöbet paraları 45 güne varan gecikmeler ile yapılmaktadır. Hastanelerinde sağlık emekçilerinin nöbet ücretlerinin 130 saat üzerinin ödenmemesi fırsat bilinerek 130 saat üzeri ücretsiz emek olarak görülerek 130 saat üzeri nöbet dayatılmaktadır" denildi. 

Sağlık emekçilerinin son yirmi yılda ek ödemelere mahkum edilmesinin, döner sermayeyi geçiminde önemli konuma taşıdığına dikkat çekilen açıklamada, "Döner sermaye bütçesindeki kriz hastaneleri batacak duruma düşürürken, bugün sağlık emekçilerinin büyük bir bölümü sabit ödeme dışında döner sermayeden yapılan performansa yönelik ödemeyi almamaktadır. Performansa dönük ödeme almayan sağlık emekçileri performans uygulamasının yaratmış olduğu iş yükünden yılmış durumdadır" ifadeleri kullanıldı.

'YOKSULLUK SINIRI ALTI ÜCRET DAYATILIYOR'
Açıklama, şöyle devam etti: "Bir kez daha ifade ediyoruz Hastanelerdeki özerk döner sermaye bütçesi;
Yeni sağlık emekçisi atanmaması, boşalan kadroların doldurulmaması nedeniyle artan iş yükü dayatmaktadır,
Sağlık işçilerine mesai ödemesi yapılmaması için 3 vardiya dayatmaktadır,
Sağlık emekçilerine emek sömürüsü olan 130 saat üzeri 32 saate varan nöbet dayatmaktadır,
Hekime 5 dk bir muayene dayatmaktadır,
Sağlık kurumlarına fabrikalardaki üretim sistemini dayatmaktadır,
Sağlık emekçisine pandemide üstlendiği riske rağmen ek ödeme yapılmamasını dayatmaktadır,
Sağlık emekçisini performansın yarattığı iş yükünü çekerken, performansa yönelik ödemede hak gasbını dayatmaktadır,
ASM'de görevli sağlık emekçilerini negatif performans üzerinden cezalandırılmasını dayatmaktadır,
Sağlık emekçilerine yoksulluk sınırı altında ücret dayatmaktadır.
Sağlık emekçisine düşük emekli maaşını nedeniyle emekli olmadan çalışılmasını dayatmaktadır. 

'TOPLUM SAĞLIĞINA ZARAR VEREN POLİTİKALARDAN VAZGEÇİN'
SES olarak bir kez daha ifade ediyoruz emek sömürüsüne dayanan, sağlık emekçisini ucuz işçilik olarak gören, çalışırken ve emeklilikte yoksulluk sınırı üzerinde ücreti barındırmayan bütçeyi kabul etmiyoruz. Bu nedenle iktidarın sağlığı sermaye birikim aracı olarak görerek, bizlerin alın teri üzerinden özel sağlık kurumları ve müteahhitlerin zenginleşmesine izin vermeyeceğiz. Sağlık bütçesinde öncelikli olarak konuşulması gereken sağlık politikalarıdır. Sağlık hizmetlerinin bütçe baskısını hissetmesine neden olan sağlık emekçileri değil, sağlık kurumlarını işletmelere dönüştüren politikalardır. Türkiye yakın tarihine bakıldığında popülist politikaların sağlık hizmetlerine aykırı yaklaşımların sağlığa vermiş olduğu zarar bugün daha net görülmektedir. Emekçiler olarak, sağlık politikalarının batma noktasına getirdiği sağlık bütçesinin bedelini bir kez daha ödemeyeceğimizi tüm kamuoyuna duyuruyor, bütçe döneminde toplum sağlığına ve sağlık bütçesine zarar veren sağlık politikalarından vazgeçilmesi çağrısını yineliyoruz."

İZMİR
İzmir Tabip Odası, Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Şubesi, ekonomik krize ilişkin Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesi Başhekimliği önünde eylemdeydi. Açıklamada, "Nefes alamıyoruz, geçinemiyoruz,  artık yeter. Sesimizi duyun isyanımıza kulak verin.  Bizler artık, ay sonu nasıl gelecek, nasıl ödenecek, çocuğun servis parasını bu ay dedesi verecek mi, Ben işe nasıl geleceğim, maaşım bu ay vergi dilimine girdi mi, diye düşünmek istemiyoruz" soruları yöneltildi.