2 Mayıs 2024 Perşembe

İstanbul Tabip Odası: İyi tıbbi tedavi yapılmalı

İstanbul Tabip Odası, açlık grevinin ve ölüm orucunun bitirilmesine ilişkin açıklama yaparak, bu süreçte iyi bir tedavinin elzem olduğunu vurguladı.
İstanbul Tabip Odası (İTO) hapishanelerde yapılan açlık grevinin ve ölüm orucunun bitirilmesine ilişkin yazılı açıklama yaptı.
 
Açlık grevinin sonlandırılması süreci sağlık açısından ciddi riskler barındırdığına dikkat çekilen açıklamada, "Bu süreçte kalıcı bedensel-zihinsel hasar gelişmesine neden olabilecek, 'Malpraktis-kötü uygulama'lardan kaçınılması ancak 'tıbbi iyi uygulama' örneklerine bağlı kalınması ile mümkündür. Açlık grevleri sonlandırma süreçleri, mevcut sağlık hizmet sunumu altyapısının yetersiz kalması nedeniyle 'olağan-dışı durumlar' olarak görülmeli, yetkililer bu konuyu mevcut hizmet sunumu pratikleri çerçevesinde değil, hazırlayacakları uygun acil eylem planları çerçevesinde ele almalıdır" denildi.
 
'İYİ TIBBI UYGULAMA ELZEM'
 
TTB'nin tüm hapishanelere tedavi kılavuzları gönderdiği belirtilen açıklamada, tutsakların hastanelere ulaştırılmadığına ilişkin şu bilgiler yer aldı:
 
- Bakırköy Cezaevi'nde mahpusların sevk edilerek,  tedavilerinin tam teşekküllü hastanelerde yapılması yerine, aile sağlığı merkezlerinde,  aile hekimlerinin gözetiminde tedavileri planlanmaktadır.
 
-Silivri Cezaevi'nde açlık grevinde bulunan 195 mahpustan sadece 44'ünün cezaevi hastanesine sevk edildiği, sevk edilmeyen mahpuslar arasında ölüm orucu ve 6 ayın üzerinde sürelerde açlık grevini sürdürmüş kişiler bulunmaktadır. Bizler açlık grevleri ve sonlandırma sürecinde tıbbi bakım konusunda -ne yazık ki- deneyimli bir tabip odası olarak biliyoruz ki, uzun süreli açlık tıbbi olarak multi-disipliner yaklaşımla yönetilmesi gereken bir süreçtir.
 
Özellikle;
-Vücut ağırlıklarının %10'unundan fazla kilo kaybı olanlar
 
-Kanama, denge sorunu, görme bozukluğu vb. ek semptomları olanlar
 
-B-1 vitamini almamış olanlar yatarak tedavi edilmelidir. 
 
Tutsakların sağlık kontrollerinin dikkatle yapılması gerektiği vurgulanan açıklama şöyle sürdü: "Mahpusların cezaevlerinde yetersiz olanaklarla tedavi edilme girişiminin eksik risk değerlendirmesi, yanlış-yetersiz tedavi ile tıbbi uygulama hataları ile sonuçlanması kaçınılmaz görünmektedir. Bu uygulamalar, açlık grevi sonlandırma-beslenmeye geçiş protokollerine aykırıdır ve insan sağlığı açısından kabul edilemez. Kalıcı sakatlıklara sebebiyet verilmemesi için 'tıbbi iyi uygulama' örneklerini yansıtan tedavi protokollerinin uygulanması elzemdir."
 
Açıklama, tüm hekimlere iyi hekimlik çağrısı ile son buldu.