HDP: Filistinli tutsakların haklı ve meşru taleplerini destekliyoruz

HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu Sözcüsü ve Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, Filistinli tutsakların, İsrail hapishanelerinde koşulların iyileştirilmesi talebiyle yaptıkları açlık grevini desteklediklerini açıkladı.

 

150 Filistinli tutsakla başlayan süresiz açlık grevinin, 400 tutsakla devam ettiğini hatırlatan Başaran, "İnsan sağlığını tehdit eden cep telefonu sinyalini kesici cihazların kaldırılması; Gazze'deki tutuklular için aile ziyaretlerinin yeniden başlaması; genel kullanıma açık ankesörlü telefonların bağlanması; baskın operasyonlarının sonlandırılması ve tıbbi ihmallerin sona ermesi" gibi taleplerin meşru olduğunu vurguladı.

 

İsrail ile Filistin halklarının barış içinde yaşayabilmesinin önündeki en ciddi engellerden birinin siyonist İsrail devletinin hapishaneler politikası olduğunu kaydeden Başaran, bu politikaların AKP'nin uyguladığı politikalara benzediğini söyledi. Başaran, "Kendisine biat etmeyenin, aynı dili ve aynı fikri paylaşmayanın cezaevlerine atıldığı, haklarından mahrum bırakıldığı benzer iktidar politikalarının hedefi olan Kürtlerin ve Filistinlilerin zindan direnişleri Ortadoğu'nun ezilen halkları ve özgür bir gelecek için umut kaynağıdır. Türk ve Kürt halkları ile İsrail ve Filistin halkları arasında kalıcı bir çözüm için mevcut iktidarların baskı ve şiddet politikaları yerine müzakere ve barış odaklı bir politikaya dönüş yapmaları gerekmektedir" dedi.

 

Başaran, Türkiye'deki iktidar yanlısı medyanın hapishanelerde yaşanan sorunları görmezden gelirken, Filistin'deki direnişi yansıtmasını çifte standart ve ilkesizlik olduğunu kaydetti ve ekledi: " Medyanın bu tutumu iktidarın tutumundan bağımsız değildir. Söz düzeyinde Filistin halkının mücadelesine destek verdiğini ileri süren AKP, Kürt sorununa karşı tam bir İsrail politikası sürdürmektedir."

 

Başaran, açıklamasını şöyle sonlandırdı: "Bizler Filistinli tutsakların haklı cezaevi direnişini destekliyoruz. İnsani ve meşru taleplerinin bir an önce yerine getirilmesi gerektiğini vurguluyoruz. Aynı zamanda tecridin sona erdirilmesi için ülkemizde hem cezaevlerinde hem de dışında yüzlerce tutsak tarafından sürdürülen açlık grevi direnişinin daha fazla can kaybına ve sağlık tahribatına yol açılmadan sonuçlanması için mücadelemizi sürdürüyoruz."