22 Aralık 2024 Pazar

TÜPRAŞ işçileri 4 ilde eylemlerine devam etti

TÜPRAŞ işçilerinin İzmir, Kocaeli, Kırıkkale ve Batman'da başlattığı uyarı eylemleri devam ediyor.
Petrol-İş ile Koç Holding arasında yürütülen toplusözleşme sürecinin, Koç Holding'in tutumu nedeniyle tıkanması üzerine, TÜPRAŞ işçilerinin İzmir, Kocaeli, Kırıkkale ve Batman'da başlattığı uyarı eylemleri devam ediyor.
 
BATMAN
 
Petrol-İş Sendikası ile TÜPRAŞ arasında 1 Ocak'tan bu yana sürdürülen toplu iş sözleşmesi (TİS) görüşmelerinden bir sonuç çıkmadı. 23 maddeden oluşan toplu iş sözleşmesinin işveren tarafından kabul edilmemesini protesto eden Petrol-İş Sendikası üyesi işçiler, bugün iş bırakma eylemine gitti. TÜPRAŞ Batman Rafineri'nde bir araya gelen sendika temsilcileri ve işçiler, "TÜPRAŞ enerjimiz, toplu sözleşme geleceğimiz" yazılı pankart açarak, "Direne direne kazanacağız", "İşveren şaşırma sabrımızı taşırma", "İşçiyiz haklıyız kazanacağız" ve "Vur vur inlesin işveren dinlesin" sloganları atarak yürüyüş yaptı.
 
Eylemde konuşan Petrol-İş Sendikası Batman Şube Başkanı Şehmus Kaygusuz, Kırıkkale, Kocaeli ve Aliağa rafineri ile aynı anda eylem yaptıklarını belirterek, "4 şubenin birlikte hareket etmesi bizleri daha güçlü kılıyor" dedi. Kaygusuz, sözleşmeyi bitirmek için masaya oturduklarını kaydederek, "Kazanılmış haklarımız kırmızı çizgimizdir. İnsanlar bu haklar için bedel ödediler. Kazanılmış haklarımızdan taviz vermemiz söz konusu değil" diye konuştu. 
 
Kendileri dışında bu sözleşmenin bitmesi halinde iş barışının bozulacağını kaydeden Kaygusuz, "İki yıl boyunca her gün burada direniriz. Herkes elini taşın altına koysun. Etkisi ve yetkisi olan kimse gelsin, bunu masada çözelim" diye konuştu.
 
İZMİR
 
İzmir'de Aliağa'da yapılan eylemde konuşan Petrol-İş Aliağa Şube Başkanı Ahmet Oktay, "Biz bu toplusözleşmeyi taleplerimize makul cevap verilecek şekilde masada bitirmek istiyoruz. Biz burada huzur, sağlıklı çalışma koşulları ve insan onuruna yakışır bir ücret istiyoruz. Eğer niyetleri bu toplusözleşmeyi farklı yerlerde bitirmekse bilin ki 30 yıllık bir kavganın sorumlusu olurlar" dedi.
 
Koç Holding yönetiminin 35-40 yıllık oturmuş bir vardiya sistemini, buna bağlı olarak hafta sonu ve genel tatil günlerindeki çalışmayla ilgili kazanılmış hakları gasbetmeye çalıştığını dile getiren Oktay, "Bir diğer konu mazeret izinleriyle ilgili. Mazeret izin günleri sayısını üçe düşürmek istiyorlar. 2006 yılında bu işletmeler sizlere peşkeş çekilirken toplusözleşme kitapçığımızda kazanılmış hak olan bu maddeler de vardı. Bunları bile bile burayı aldınız, peki ne değişti? Kazanılmış haklarımıza saldırmalarına asla müsaade etmeyeceğiz. Anahtarı size verelim demişti genel müdür. O anahtar bizde olsa daha iyi daha adil yönetebiliriz" diye konuştu.
 
"Bu dönem karşımızda rafineride üretim yapmanın ne olduğunu bilmeyen bir anlayış var" diyen Oktay şöyle devam etti: "Biz herhangi bir işletme değil rafineri işçileriyiz. Üretim yaparken canımızı riske atıyoruz. Üretim yaparken Timuçin kardeşimizi yitirdik. Daha sonraki patlamada 4 tane canımızı yitirdik. Eğer yitirilen canlar bizimse bunun bedelini işveren ödemek zorundadır."