21 Mayıs 2024 Salı

TTB'den Elazığ depremine ilişkin ilk değerlendirme

Elazığ depremine ilişkin ilk değerlendirmesini yapan TTB, olağan dışı durumlarda çocuk, kadın, engelli, hamile, kanser ve yoğun bakım hastalarının özel bakım ve dikkat gerektirdiğini; sağlıklı yiyecek, su temini ve barınma ihtiyaçlarının sağlanmasının salgın hastalıklara neden olabileceği için halk sağlığı açısından önemli olduğunu belirtti.

Türk Tabipleri Birliği (TTB), Elazığ'da meydana gelen depreme ilişkin açıklama yayınladı.

Deprem sonrasında aralarında TTB Merkez Konseyi üyesinin de bulunduğu TTB Olağandışı Durumlarda Sağlık Hizmetleri Kolu'ndan bir ekibin deprem bölgesine ulaştığı ifade edilen açıklamada, "Ekip bölgede incelemelerde bulunmakta ve hızlı değerlendirme faaliyeti gerçekleştirmektedir. Bu kapsamda Sivrice İlçesi'ndeki hekimler ve Elazığ Tabip Odası, Elazığ Şehir Hastanesi, AFAD ve Elazığ Valiliği kriz masası yetkilileri ile görüşülmüştür" denildi.

TTB ekibi tarafından 25 Ocak Cumartesi günü saat 14.00'e kadar yapılan incelemeler sonucunda şu tespitler yapıldı.

Edinilen bilgilere göre hastanelere binin üzerinde başvuru olmuş, bunlardan 382'sinin yaralı olduğu, 128' inin servislerde takip edildiği, 34'ünün yoğun bakım ünitelerinde bulunduğu belirlenmiştir.

Başta İstanbul ve çevre illerden olmak üzere çok sayıda AFAD, UMKE ve sağlık ekibi bölgede çalışmaktadır.

Şu anda herhangi bir hekim ya da sağlık çalışanı gereksinimi yoktur. Ancak yaşanılan travmanın bölgedeki sağlık çalışanlarını da etkilediği göz önüne alınarak yerlerini alabilecek ve/veya destek olacak sağlık çalışanları görevlendirilmelidir. Gerektiğinde TTB bu konuda görev almaya hazırdır.

Hastanelerde ve diğer sağlık kurumlarında tespit edebildiğimiz herhangi bir hasar bulunmamaktadır.

Sağlık gereksinimlerinin karşılanması noktasında şu anda tespit ettiğimiz herhangi bir eksiklik yaşanmamaktadır, TTB sürecin takipçisi olmaya devam edecektir.

Yaşanan şiddetli deprem nedeniyle yurttaşların halen sokaklarda yaşadıkları, tedirgin oldukları, korku nedeniyle evlerine giremedikleri gözlemlenmiştir. Bu nedenle binalardaki hasar tespit çalışmalarına bir an önce başlanılarak olası artçı depremler nedeniyle yaşanılabilecek olumsuzlukların önüne geçilmelidir.

Başta köyler olmak üzere şu anda dışarıda olan yurttaşlara mevsim şartlarına uygun çadır dağıtımı bir an önce yapılmalıdır.

Tüm süreç boyunca kamuoyu doğru bilgilendirilerek dezenformasyonun önüne geçilmelidir.

Çok geniş bir bölgeyi etkileyen şiddetli deprem nedeniyle psikososyal destek için gerekli hazırlıklar yapılmalıdır.

Farklı kurumlardan çok sayıda ekibin bölgede olduğu gözlemlendiğinde olası koordinasyonsuzluğun önüne geçilmelidir.

Deprem ülkesi olduğumuz gerçekliğini unutmadan deprem için toplanan yardımlar ve alınan deprem vergisi uygun biçimde harcanmalı, binalar depreme uygun hale getirilmelidir.

Depremle ilgili toplum bilinçlendirilmeli, deprem öncesi, anında ve sonrasında yapılacaklara ilişkin eylem planları etkin biçimde hazırlanmalıdır.

Açıklamanın devamında şunlar belirtildi:
"Türk Tabipleri Birliği olarak olağan dışı durumlarda çocuk, kadın, engelli, hamile, kanser ve yoğun bakım hastalarının özel bakım ve dikkat gerektirdiğini; sağlıklı yiyecek, su temini ve barınma ihtiyaçlarının sağlanmasının salgın hastalıklara neden olabileceği için halk sağlığı açısından önemli olduğunu; zorunlu olmadıkça iletişim araçlarının kullanılmaması gerektiğini; doğalgaz ve tüp gaz vanaları ile elektrik sigortalarının kazalara neden olabileceği için kapalı tutulması gerektiğini bir kez daha hatırlatmak isteriz."