Trans kadın Ajda Ender'e saldırı Meclis gündemine taşındı
HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, trans kadın Ajda Ender'e yönelik saldırıyı Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk'a sordu.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, trans kadın Ajda Ender'e yönelik yapılan saldırılarla ilgili Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk tarafından yanıtlanması istemiyle Meclis Başkanlığına soru önergesi verdi.
Gülüm, Ajda Ender'in komşularının transfobik saldırıları nedeniyle evine giremediğini, öldürülmekle tehdit edildiğini belirtti. Ajda Ender'in kendisiyle birlikte ailesinin de tehdit edildiğini kaydeden Gülüm, "Ajda, yaşam hakkı elinden alındığından dışarı çıkamıyor, barınma hakkı elinden alındığından evinde bulunan ve geçimini sağladığı tekstil malzemelerine ulaşamıyor. Pek çok alanda dışlanma, ötekileştirme ve damgalamaya maruz kalıyor, sosyal ve ekonomik olarak ölüme mahkûm ediliyor" ifadelerini kullandı.
Gülüm, 2005 yılından beri komşularının cinsel, ekonomik ve fiziksel şiddetine maruz kalan Ajda Ender'in "ilk yıllarda sessiz kaldığını, kendisi ve işiyle ilgilendiğini ancak şiddet düzeyinin gittikçe arttığını ve artık yaşamının kabusa döndüğünü" aktardı.
M.B. isimli erkeğin Ajda Ender'e tecavüzde bulunduğunu kaydeden Gülüm, "M.B. ile birlikte komşuları Ş.A., N.A., A.T. ve R.T. tarafından 'Defol buradan. Senin yaşam hakkın yok. Öldürülmen gerek' şeklinde nefret söylemlerine, sistematik şiddete ve kötü muameleye maruz kalmış, defalarca sopalarla dövülmüş ve hanesine zorla girilmiştir. Ajda, komşularının transfobik şiddet ve ayrımcılığın mağduru durumunda iken kendisine saldıran komşularının polis çağırdığını ve apartmana gelen polisin önünde de tehdit edildiğini söylemektedir. Ayrıca hakkında defalarca sahte ihbarlarda bulunulmuş, sürekli ifade vermek zorunda kalmıştır" dedi.
2019 Mart ayında Feriköy Polis Merkezi'ne şikâyet başvurusunda bulunmak isteyen Ajda'nın bu kez de polislerin önyargılı ve ötekileştirici yaklaşımıyla karşılaştığını ifade eden Gülüm, şunları belirtti: "Polis merkezindeki görevliler, Ajda'nın şikâyet başvurusunu almak istememiş, şikâyet dilekçesinin içeriğine müdahale etmiş ve 'Bunlara görüntünüz sebep oluyordur' şeklinde transfobik söylemlerde bulunmuştur. Ajda gibi nefret suçu mağdurlarının talep ve şikayetlerinin devleti temsil eden kişiler tarafından ciddiye alınmaması; alaycı, yargılayıcı hatta suçluları koruyucu tavırlar ile karşılaşması Türkiye'deki nefret suçlarını daha büyütmektedir."
Züleyha, Zehra Zümrüt Selçuk'a şu soruları yöneltti:
■ Trans kadın Ajda Ender'in başta yaşam hakkı olmak üzere ihlal edilen temel haklarının ve kişilik onurunun tesisi için herhangi bir girişiminiz olacak mıdır?
■ Ajda Ender'in maruz kaldığı çok boyutlu şiddet bilginiz dahilinde midir? Şikâyet başvurularının ve dava sürecinin akıbeti nedir?
■ M.B. hakkında herhangi bir soruşturma başlatılmış mıdır? Böyle bir soruşturma başlatılmışsa hangi aşamadadır? Böyle bir soruşturma başlatılmamış ise bunun sebebi ve yasal dayanağı nedir?
■ Transfobi ve homofobi, başta yargı ve polis olmak üzere toplumun tüm kesimlerinde çok yaygın olmasına rağmen gerçek anlamda ceza hukukunda karşılığı olmayan politik suçlardır. 'Cinsiyet kimliği' ve 'cinsel yönelim' temelli nefret suçlarına ilişkin caydırıcılığı sağlayacak etkin hukuki düzenlemeler için hükümetinizin bir girişimi var mıdır?
■ Hükümetiniz döneminde kaç trans kadın öldürülmüştür? Faillerinin kaçı yargılanmış, kaçı ağır tahrik ve iyi hal indiriminden yararlanmıştır?
■ Hükümetiniz döneminde 'cinsiyet kimliği' ve 'cinsel yönelim' temelli nefret suçları ve söylemlerinden dolayı hakkında adli ve idari soruşturma açılan kamu görevlisi var mıdır?
■ Hâkim, savcı ve kolluk kuvvetleri başta olmak üzere kamu görevlilerin translara yönelik ayrımcı ve aşağılayıcı tutumunu önleyecek, farkındalık ve bilinç artırıcı eğitim programları neden oluşturulmamaktadır?