24 Kasım 2024 Pazar

Tahliye edilmeyen ESP Başkanı Otlu: Devrimcileri anmak ilk görevimdir

ESP Genel Başkanı Otlu, tutuklu yargılandığı davada savunma yaptı, "Suruç'ta katledilen düş yolcularının, Soma?da katledilen işçilerin, Rojava'da hayatını kaybeden devrimcilerin, katledilen kadınların cenazelerine katılmam ilk görevimdir" dedi. Mahkeme Otlu'nun da içinde olduğu 4 sosyalistin tutukluluk halinin devamına karar verdi.
ESP Genel Başkanı Çiçek Otlu ve Genel Başkan Vekili Fadime Çelebi'nin de aralarında bulunduğu sosyalistlerin yargılandığı davaya Çağlayan'daki İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi.
 
Davayı SKM'liler ile EMEP İl Başkanı Sema Barbaros'un da içinde olduğu çok sayıda kadın izledi.
 
Tutuklu bulunduğu Sincan Cezaevi'nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığı ile mahkemeye katılan Otlu'yu çok sayıda avukat savundu. 
 
Duruşma salonuna getirilmemesine tepki gösteren Otlu, savunma hakkının engellendiğini belirtti.
 
İddianamede LİMTER-İş Eğitim Uzmanı Süleyman Yeter için, "Rahatsızlığından dolayı öldü" ifadesinin yer aldığını belirten Otlu, "Bu yanlış bir ifadedir. Süleyman Yeter karakolda işkence ile katledilmiştir ve katleden polis ceza almıştır. İddianame bunun gibi yanlışlıklar ile hazırlanmıştır" dedi. 
 
107 kişinin gözaltına alındığı Dersim soruşturmasında tek tutuklunun kendisi olduğunu hatırlatan Otlu, "O dosyada ismi geçenlerin cenazelerini aldığımı, cenazelerine katıldığımı ve konuşma yaptığımı inkar etmiyorum. Çünkü bu benim görevim" dedi.
 
'O İTİRAFÇI BURAYA GELİNCEYE KADAR TUTUKLU MU KALACAĞIM?'
 
Otlu şunları söyledi: "Bir itirafçının ifadesi nedeniyle dokuz aydır tutuklu bulunuyorum. AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan ve Yargıtay başkanları 'Bu ülkede herkes adalet istiyorsa orada zülüm vardır' dedi. Bu ülkenin adaleti bir tek bize uygulanmıyor. Salonda bulunan Ali Haydar Keleş dahil bütün arkadaşlarım iki yıldır tutuklu. Bütün yargılananlar ESP faaliyeti yürütmüştür ve ESP faaliyetlerinden dolayı yargılanıyorlar."
 
ESP Genel Başkanı Otlu, Suruç katliamını yapan DAİŞ üyelerinin, DAİŞ üyesi olduklarını beyan etmelerine ve silahlı fotoğraflarını kabul etmelerine rağmen tahliye olduklarını söyledi. 
 
"ESP üyesi olmak benim için bir onurdur. ESP Genel Başkanı olarak bütün sanıkların ve şahsımın tahliyesini istiyorum" diyen Otlu, dosyadaki itirafçı dinlenmediği için her duruşmada tutukluluğunun devamına karar verildiğini hatırlattı.
 
Otlu, mahkeme heyetine şu soruyu sordu: "Bu itirafçı dinlenmediği sürece ben tutuklu mu kalacağım?"
 
Otlu'nun avukatı Gülhan Kaya ise savunmasında, Türkiye’de katiller, hırsızlar serbest bırakılırken, sosyalistlerin tutuklandığını belirtti. 
 
Kaya, Otlu'nun bu dosyada "anayasal düzeni silah zoruyla değiştirmek ve örgüt üyesi olmak" gibi bir dizi suçlama ile yargılandığını ancak bu suçlamalarla ilgili sulh ceza hakimliğine ifade verdikten sonra adli kontrol bile verilmeden serbest bırakıldığını ifade etti.
 
"Çünkü o dönemin siyasi koşulları iyiydi ve siyasi faaliyetler suç kapsamında değerlendirmiyordu" dedi. 
 
Yargılamaların sadece yasalar ve hukuk ile değil siyasal süreçlerle yapıldığını belirten Kaya, dokuz aydır bir tanık dinlenmediği için tutuklu bulunan müvekkilinin tahliye edilmesini istedi. 
 
'DEVRİMCİLERİ ANMAYI BİR BORÇ BİLİRİM'
 
İki yıldır tutuklu yargılanan ESP İstanbul yöneticisi Ali Haydar Keleş de, iki yıldır ilk defa mahkemeye çıktığını ifade ederek adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini belirtti. 
 
 “24 Haziran'da seçim var, siyasi partilerin seçim çalışması yürütme hakkı var. Ancak ESP’nin Genel Başkanı, Genel Başkan Vekili ve İstanbul İl Yöneticisi olan ben tutukluyum. Bizim tutukluluğumuz seçim sürecinden bağımsız değildir, bu süreçte muhalefet susturulmak isteniyor” dedi.
 
Sosyalistlerin bu ülkede yasal olarak örgütlenme hakkı olduğunu ancak bu hakkın fiilen engellendiğini ifade eden Keleş, "Sosyalistlerin her türlü faaliyeti yasadışı bir örgütün faaliyetiymiş gibi gösteriliyor" dedi. 
 
Savcının Hasan Ocak ile ilgili iddialarını eleştiren Keleş, "Biz Hasan Ocak'a bakınca gözaltında kaybedilip Kimsesizler Mezarlığı'na gömülen bir devrimciyi görüyoruz. Savcı Hasan Ocak'ı soruyorsa her hafta Galatasaray Meydanı’nda oturan Cumartesi insanlarından sorabilir" dedi. 
 
İddianamede yer alan Suruç anmalarına katıldığını belirten Keleş, Suruç katliamının failleri bulunup yargılanıncaya kadar mücadele edeceklerini belirtti. Keleş, "Suruç'ta, Rojava'da yaşamını yitirenler şehitlerimizdir ve O'nların cenazelerine ve anmalarına katılmayı borç bilirim" dedi.
 
Otlu'nun da içinde olduğu 4 kişinin tutukluluğunun devamına karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı 27 Eylül'e erteledi.