KADIN
Şengal katliamının yıldönümünde Êzidî kadınların durumuna dikkat çekildi
IŞİD çeteleri tarafından kaçırılan binlerce Êzidî'nin kurtarılması çağrısı yapan kadınlar, dünyanın bir çok noktasında eş zamanlı eylem yaptı. Beyoğlu Tünel'de yapılan etkinlikte kadınlara yönelik katliamlara dikkat çekildi.
2014'te yaşanan Şengal katliamının ardından zorla alıkonulan binlerce Êzidî kadın ve çocuğa dikkat çekmek amacıyla ülke içinde ve dışında pek çok noktada eşzamanlı etkinlikler yapıldı. Bu kapsamda Beyoğlu Tünel'de bir araya gelen kadınlar sessizlik nöbeti tuttu. Êzidî katliamıyla ilgili fotoğrafların yer aldığı bir sergi açan Zorla Alıkonulan Kadınlar İçin Mücadele Platformu üyeleri 3 Ağustos'un, Kadın Kırımı ve Soykırıma Karşı Uluslararası Eylem Günü kabul edilmesi çağrısı yaptı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Muş Milletvekili ve Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit burada yaptığı konuşmada, "2014 yılında Şengal'de yaşananlar, bileyerek ve isteyerek dünyanın göz yumduğu bir soykırım girişimiydi. Şengal'e bir saldırı yapılacağı çok önceden belliydi ama ne yazık ki hem Irak merkezi yönetimi hem de bölgesel yönetim aynı zamanda uluslararası güçler yeterli ve etkili önlem almadıkları için Şengal bir soykırımla yüz yüze kaldı" dedi.
Tarih boyunca 73 fermanla katledilen ama buna rağmen yaşama sarılan, kültürünü, inancını yaşatmak için varlık mücadelesi veren Êzidî halkımız Şengal Dağı'na sığındı ve o günden bugüne aslında eşitlik, özğürlük ve varlık mücadelesi devam ediyor. Biz 2014 yılından bugüne kadar ortaçağ karanlığının düşüncesine tanıklık ediyoruz. Şengal'de köle olarak alınan kadınlar, ne yazık ki Ortadoğunun kadim topraklarında köle pazarlarında satılığa çıkarıldı. Kadınlar ve çocuklar araçların içerisinde gezdirilerek teşhir edildi ve bu insanlık tarihine bir kara leke olarak geçmiş durumda" diye belirten Koçyiğit, sözlerini "Hala 3 binden fazla kadının köle olarak Arap şeyhlerinin ve bölgedeki zenginlerin elinde olduklarını biliyoruz. Soykırıma karşı platformun ve ailelerin girişimiyle bir çok kadının da kurtarıldığını biliyoruz" diye sürdürdü.
Ankara katliamı davasına değinen Koçyiğit, "Bugün ülkemizde IŞİD'in gerçekleştirdiği katliamın davasının son günü. Ankara gar katliamı davasından bugün karar çıkmasını bekliyoruz. Ama ne yazık ki etkin bir soruşturma olmadığı için gerçek anlamda bu işte parmağı olanlar, göz yumanlar soruşturulmadığı ve hiç bir kamu görevlisi bu konuda hesap vermediği için kaygılı olduğumuzu belirtmek istiyoruz" şeklinde konuştu.
Koçyiğit, "Şengal'e karşı uluslararası kamuoyu karşı dursaydı Suruç olmazdı, Suruç etkin bir şekilde soruşturulsaydı Ankara olmazdı, Ankara etkin soruşturulsaydı Antep'teki terör saldırısı olmazdı. Biz bütün Êzidî kadınların acısını acımız biliyoruz ve insanlık tarihi bununla yüzleşmeden yaralarımızın iyileşmeyeceğini de düşünüyoruz. Nerede olursa olsun kadın kırımına karşı mücadele etmeye devam edeceğiz" dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Muş Milletvekili ve Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit burada yaptığı konuşmada, "2014 yılında Şengal'de yaşananlar, bileyerek ve isteyerek dünyanın göz yumduğu bir soykırım girişimiydi. Şengal'e bir saldırı yapılacağı çok önceden belliydi ama ne yazık ki hem Irak merkezi yönetimi hem de bölgesel yönetim aynı zamanda uluslararası güçler yeterli ve etkili önlem almadıkları için Şengal bir soykırımla yüz yüze kaldı" dedi.
Tarih boyunca 73 fermanla katledilen ama buna rağmen yaşama sarılan, kültürünü, inancını yaşatmak için varlık mücadelesi veren Êzidî halkımız Şengal Dağı'na sığındı ve o günden bugüne aslında eşitlik, özğürlük ve varlık mücadelesi devam ediyor. Biz 2014 yılından bugüne kadar ortaçağ karanlığının düşüncesine tanıklık ediyoruz. Şengal'de köle olarak alınan kadınlar, ne yazık ki Ortadoğunun kadim topraklarında köle pazarlarında satılığa çıkarıldı. Kadınlar ve çocuklar araçların içerisinde gezdirilerek teşhir edildi ve bu insanlık tarihine bir kara leke olarak geçmiş durumda" diye belirten Koçyiğit, sözlerini "Hala 3 binden fazla kadının köle olarak Arap şeyhlerinin ve bölgedeki zenginlerin elinde olduklarını biliyoruz. Soykırıma karşı platformun ve ailelerin girişimiyle bir çok kadının da kurtarıldığını biliyoruz" diye sürdürdü.
Ankara katliamı davasına değinen Koçyiğit, "Bugün ülkemizde IŞİD'in gerçekleştirdiği katliamın davasının son günü. Ankara gar katliamı davasından bugün karar çıkmasını bekliyoruz. Ama ne yazık ki etkin bir soruşturma olmadığı için gerçek anlamda bu işte parmağı olanlar, göz yumanlar soruşturulmadığı ve hiç bir kamu görevlisi bu konuda hesap vermediği için kaygılı olduğumuzu belirtmek istiyoruz" şeklinde konuştu.
Koçyiğit, "Şengal'e karşı uluslararası kamuoyu karşı dursaydı Suruç olmazdı, Suruç etkin bir şekilde soruşturulsaydı Ankara olmazdı, Ankara etkin soruşturulsaydı Antep'teki terör saldırısı olmazdı. Biz bütün Êzidî kadınların acısını acımız biliyoruz ve insanlık tarihi bununla yüzleşmeden yaralarımızın iyileşmeyeceğini de düşünüyoruz. Nerede olursa olsun kadın kırımına karşı mücadele etmeye devam edeceğiz" dedi.