KADIN
Öz savunma hakkını kullanan Noura'nın idam kararı bozuldu
Sudan'da kendisine tecavüz eden kocasına karşı öz savunma hakkını kullandığı için idam cezası verilen Noura Hüseyin'in cezası 5 yıla indirildi. SKM MYK üyesi Satiye Ok, Noura ile birlikte evlilik içi tecavüzün görünür olduğunu belirterek toplumsal değer yargıları ile evlilik içi tecavüzün 'meşrulaştırıldığını' belirtti.
Kadın dayanışmasının gücü kendisine tecavüz eden kocasını öldüren Noura'nın idam kararını bozdurdu. Mayıs ayında Sudan'ın Omdurman şehrindeki Şeriat Mahkemesi, kendisine tecavüz eden kocasını öz savunma hakkını kullanarak öldüren 19 yaşındaki Noura Hüseyin isimli kadının idam cezasını onayladı.
Uluslararası Af Örgütü Noura'nın idam cezasının kaldırılması ve Sudan'da erken yaşta evliliklere dikkat çekmek için #JusticeforNoura (Noura'ya Adalet) hastag ile sosyal medya kampanyası başlatmış ve kampanyaya Emma Watson, Naomi Campbel gibi ünlüler de destek vermişti.
Sudan Temyiz Mahkemesi idam cezasını bozarak Noura hakkında 5 yıl hapis cezası verdi.
NOURA EVLİLİK İÇİ TECAVÜZÜ GÖRÜNÜR KILDI
ETHA'ya konuşan Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM) MYK üyesi Satiye Ok, dünyanın her yerinde evlilik içi tecavüzün çok yaygın olduğunu ifade etti. "Noura'nın öz savunma hakkını kullanması hem Sudan'da hem de dünyada evlilik içi tecavüzü görünür kıldı" diyen Ok, başlatılan sosyal medya kampanyasına verilen desteğin boyutunun ve Noura'nın cesur direnişinin kadın hareketinin yürümesi gereken yolu gösterdiğini dile getirdi.
KADIN DAYANIŞMASI ŞERİATA GERİM ATTIRDI
Türkiye'nin yıllarca kadın haklarının olduğu ülke yönünde imaja çizdiğini ancak öz savunma hakkını kullanan Çilem ve Nevin gibi birçok kadının ağır cezalar aldığını söyleyen Ok, "Kadınlar cesaret ve inatla mücadele ettiğinde ve kadın dayanışmasını geliştirdiklerinde erkek egemen yasalara ve şeriat kurallarına bile geri adım attırabiliyorlar" dedi.
Ok, "Bize düşen kadınlarının çığlığının sesi olmak ve uluslararası desteği büyütmek. Tek tek kadınların direnişini toplumsal bir güce dönüştürmek ve bu güçle gerici iktidarları geriletmenin yol ve yöntemlerini bulmak" diye kaydetti.
EVLİLİK İÇİ TECAVÜZÜ TOPLUM MEŞRU GÖRÜYOR
Tecavüz denildiğinde yabancı bir erkeğin tecavüzünün akla geldiğini ancak Hüseyin ile birlikte evlilik içi tecavüz konusunun da gündeme geldiğini söyleyen Ok, evlilik içi tecavüzün yaygın olduğunu ama evlilik içinde olduğundan kaynaklı toplumun 'meşru' gördüğünü aktardı.
Kadınların evlilik içi tecavüze karşı direnç geliştirmesinin önünde toplumsal değer yargıları ile engeller oluşturulduğunu ifade eden Ok, Naura'nın evlilik içinde de 'Hayır' deme hakkının olduğu mesajını da dünyaya verdiğini vurguladı. Kadınların evlilik içinde de kendi bedenine sahip çıkması gerektiğini ve öz savunma hakkını kullanması gerektiğini belirten Ok, Noura'nın iradesinin yaygınlaştırılması görevi ile karşı karşıya olduklarını söyledi.
NE OLMUŞTU?
Eğitimini tamamlayıp öğretmen olmak isteyen Noura Hüseyin, üç yıl önce 16 yaşındayken Abdurrahman Mohamed ile zorla evlendirildi. Noura zorla evlendirildiği kocasından kaçmış, teyzesine sığınmıştı. Üç yıl sonra ailesinin evine dönmeye ikna edildi ve ailesi de Noura'yı yine kocasına teslim etti.
Noura, altı gün sonra kocasının kendisine tecavüz ettiğini söyledi. Genç kadın, kocasının kuzenlerinin de tecavüz sırasında kendisini zorla yere yatırıp kocasına yardım ettiklerini anlattı.
Kocasının ertesi gün de kendisine tecavüze kalkıştığını öne süren Noura, öz savunma hakkını kullanarak kocasını öldürdü.