6 Temmuz 2024 Cumartesi

Öğretmenlerin taleplerini yok sayan ÖMK'nın ilk 4 maddesi kabul edildi

Eğitim emekçilerinin önerileri alınmadan, öğretmenler lehine olmayan ve taleplerini içermeyen ÖMK görüşmeleri sürüyor. Komisyona katılan eğitim sendikaları kanun teklifine yönelik eleştirilerini ve taleplerini yineledi. İlk 4 maddesi kabul edilen ÖMK'nın komisyonda görüşmelerine bugün 14.00'te devam edilecek. 

Eğitim emekçilerinin özlük haklarının yer almadığı, eşit işe eşit ücret ilkesinin yok sayıldığı ve  "Uzman Öğretmen, Başöğretmen" ve "Aday Öğretmen" ayrışmasıyla mesleğe kariyer basamakları getirecek olan Öğretmenlik Meslek Kanunun Teklifinn "amaç", "kapsam", "tanımlar" ve "temel ilkeler" başlıklı ilk 4 maddesi kabul edildi. Meclis Milli Eğitim Komisyonunda AKP Milletvekili ve Milli Eğitim Bakanlığı eski bakanı Mahmut Özer başkanlığında toplanan komisyonda eğitim meslek örgütleri kanuna neden karşı olduklarını dile getirirken, nasıl bir meslek kanunu olması gerektiğini aktardı.

EĞİTİM SEN: ÖĞRETMENLERİN İTİBARI YOK
Eğitim Sen Genel Sekreteri Zülküf Güneş, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in "öğretmenlerin fonlandığına" dair açıklamasını kınayarak, "Bu salonda görüşülen kanun tasarısının hazırlanma ve görüşülme şekli samimiyetsizliğini gösteriyor. Tasarı da görüşlerimiz alınmadı. Bu tasarı öğretmenlerin haklarını gasp ettiği için tasarıyı kabul etmiyoruz, gerçek bir meslek kanunun hazırlanması için birlikte çalışmayı öneriyoruz. Bu tasarı ile 100'ün üzerinde eğitim alan öğretmenler yok sayıldı. Milli Eğitim Akademilerinde eğitime tabi tutmak öğretmenlerin atanmaları önünde yeni barikattır. Eğitim emekçilerini hiçbir sorununa çare üretmeyen bu teklifte kadrolaşma var, KPSS puanı ile biat var... Aynı işi yapan öğretmenlere apolet takarak farklı ücretler verilmesi... Bu kanun taslağında öğretmenlerin itibarı yok, meslek hastalığı yok, mobbinge çözüm yok, toplumsal cinsiyetlere uygulanan ayrımcılık yok, engelli öğretmenler yok, taban ücret isteyen özel sektör öğretmelere çözüm yok, KHK'lılar yok" ifadelerini kullandı. 

ÖZEL SEKTÖR ÖĞRETMENLERİ SENDİKASI: PATRONLARIN İNSAFINA TERK EDİLMİŞ ŞEKİLDE ÇALIŞIYORUZ
Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Genel Başkanı Eren Edebali ise, "Hem öğretmen hem işçi olmanın öğretmende de yarattığı belirsizlik var. Özel öğretim kurumları büyüyor ve burada çalışan sayısı 400 bini bulan öğretmen, patronların insafına terk edilmiş şekilde çalışıyor. Siz bakanım konuşmanızın bir bölüme 'ben hakikatin ve doğrunun peşindeyim' dediniz. Biz de haklarımızın peşindeyiz. Biz işverenlerden ücretlerimizin artmasını asgari ücretin üzerine çıkmasını talep ediyoruz. Bizim muhatabımız burada tabii ki işverenler, biz taban ücretin geldiği koşullarda zaten senede iki defa yapılacak zammın bu sıkıntımıza çare olacağını düşünüyoruz" dedi. 

KONUKÇU: TABAN MAAŞ BU TEKLİFTE YER ALMALIDIR
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul Milletvekili Kezban Konukçu da ciddi oranda özelleştirmeyle karşı karşıya olunduğunu, özel okulların, özel sektörde çalışan eğitimcilerin sayısının arttığını ve özel sektörde çalışan öğretmenleri bu kanunun kapsamadığının altını çizdi. Özel Sektör Öğretmenleri Sendikasının 40 gündür "eğitim nöbeti"nde olduğunu hatırlatan Konukçu, "En baştaki talepleri 2014 yılında çıkarılan taban maaş uygulamasıdır. Taban maaş uygulamasının bu kanun teklifinde olmamasını çok büyük eksiklik olarak düşünüyoruz ve taban maaş uygulamasının derhal bu teklife tekrar getirilmelidir. Şunu da söylemek isteriz DEM Parti olarak eğitim gibi, sağlık gibi kamu alanlarında özelleştirmenin karşısındayız" dedi. 

Komisyonda EMEP, İYİ Parti, CHP vekilleri de söz alarak ÖMK'ya ilişkin eleştirilerini sundu.

EĞİTİM İŞ: ÖĞRETMENİN ADI VAR TALEPLERİ, FİKRİ YOK
Eğitim İş Sendikası Genel Başkanı Kadem Özbay, söz konusu meslek kanununa ilişkin "öğretmenin adı var ama talepleri yok, fikri yok" yorumunda bulundu. Özbay, "Bu öğretmeni mesleksizleştirme, bitirme kanunudur. Anayasada açıkça yer almasına rağmen Meclis'te değil de külliyede ve bakanlık koridorlarına eğitim gerçek bileşenleriyle paylaşılmadan yapılmıştır. Öğretmen, müfredatın uygulanması hatta bakanın da itiraf ettiği üzere tarikat ve cemaatlerle yapılan protokollerin bir dayatma haline gelen sözde meslek kanunun 22 yılın sonunda anayasadan yetkisini alan sendikalara tehdit oluşturmaktadır. Daha önce mülakatla yeteri kadar ayıramadık şimdi bu kanunla daha da ayrıştıracağını ifade etmektedir. Siyasi iktidar kendisini devletin yerine koymalıdır. Daha önce yine bir öğretmenlik meslek kanunu hazırlanmıştı. Şimdi yine görüşümüz alınmadan apar topar hazırlanan ve Meclis'ten geçirilmesi amaçlanan bir kanunla karşı karşıyayız. Bu, 'Mesleği kimin yapacağına ben karar veririm' kanunudur. Bu kanunda imzası olan üç vekile sormak istiyorum ben sizi hiç görmedim beni hiçbir şekilde çağırmadınız, fikrimizi almadınız, yüz yüze görüşme gereği görmediniz. Öğretmenler Cumhuriyet tarihinin en büyük kıyımı üzerine hazırlanan bu meslek kanunu için sizi affetmeyecek. İçerisinde halk ve talep var mı, bir tane varsa gösterin. Tehdit var disiplin hükümleri var ama hak yok. Güya şiddet yasası var ne kadar yer tutuyor çeyrek sayfa" vurgusu yaptı. 

ÖZER: SPEKÜLASYON YAPIYORSUNUZ
Komisyon başkanı Özer, sendika başkanı Özbay'ın "spekülasyon" yaptığını söyleyerek, "Bu komisyona saygısızlıktır. Komisyonu suçlamayın, siz sendika olarak derdinizi görüşlerinizi bildirin, milletvekilleriyle spekülasyona girmeyin" dedi.

'MECLİSTEN BAŞLAYALIM ARŞİV SORUŞTURMASINA'
Eğitim- İş Başkanı Özbay ise, "Bu ülkenin bir bir bakanı vardı Mustafa Necati, onu örnek alabilirler. Milli eğitimde atılacak her adım incelemeyi gerektirir, onun için herhangi bir Milli Eğitim Bakanı böyle bir takıma dayanmadıkça başarılı olamaz. Beşinci maddede şöyle bir ifade var. 'Anayasasında ifadesini bulan temel ilkelere bağlı Türk milletinin milli manevi ve ahlaki, kültürel değerlerini benimsemiş' sizce bu anayasada ifadesini bulan bu temel ilkeler nedir? Buraya yazılmamaya imtina edilen şey Cumhuriyet'tir, Atatürk'tür. Öğretmenlere, 'Nöbet tutmak, öğrencilere yönelik düzenlenecek etkinlikler ve kulüp faaliyetlerine katılmak. Ne bunlar hepinizin bildiği tarikat ve cemaatlerle yapılacak protokollere katılma zorunluluğu. Güvenlik ve arşiv soruşturması... Bir eyleme katılırım o zaman ben öğretmen olamam. O zaman soruyorum hadi Meclis'ten başlayalım mı arşiv soruşturmasına" yanıtını verdi.

EĞİTİM BİR-SEN: KIYMETLİ BULUYORUZ
AKP-MHP'ye yakınlığıyla bilinen Eğitim Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Çakırcı, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararından sonra yeni bir düzenlemenin Meclis'e sunulmasını kıymetli bulduklarını söyledi. Teklifte rotasyonun yer almamasını önemsediklerini anlatan Çakırcı, "Uzman öğretmen ve başöğretmenlikte sınav şartının kaldırılmasını kıymetli buluyoruz. 20 yılı dolduran tüm öğretmenlere, uzman öğretmenlik şartı aranmaksızın başöğretmen olabilme imkanı getirilmesini, yaz tatili ilgili tartışmaların teklife yansımamış olmasını da önemsiyoruz. Teklifte şiddet ile ilgili caydırıcı hükümlere yer verilmesini kıymetli buluyoruz" diye konuştu. Uzman öğretmenlik ve başöğretmenlik konusunda mali düzenlemelere teklifte yer verilmesini isteyen Çakırcı, sözleşmeli ve ücretli öğretmenliğin kaldırılmasını talep etti.

Türk Eğitim Sen Genel Sekreteri Haydar Urfalı "Öğretmenlik Mesleği Kanunu'nun çıkarılmasını olumlu bulduklarını" belirterek şunları söyledi: "Ancak toplumsal yeterliliğe cevap verecek yeterlilikte bulunması gerekirdi. Sözleşmeli öğretmenlik tamamen karşı olduğumuz hususların başında gelmektedir. Milli Eğitim Akademisi'ni öğretmen yetiştirmenin parçası olmasını doğru bulmuyoruz. Akademide ödenen ücret en az göreve başlayan bir öğretmen maaşı kadar olmalıdır. Öğretmenlerin hak ve ödev sorumlulukları ve yöneticilerin sorumluluklarının düzenlenmesi konusunda taslak yetersiz kalmıştır. Öğretmenlerin şiddetten korunmasına dair yasal düzenlemeler sevindirici ancak fail hakkında kamu davasının açılması da sağlanmalıdır. 2006 yılından bu yana görevde olan öğretmenler 20 yıllık hizmet süresinin sonunda başöğretmen olmalıdır. Özel sektörde çalışan öğretmenlerin ücreti kamudaki öğretmenlerle eş değer olmalı, mülakat ataması olmadan öğretmenin atamasında KPSS esas alınmalı."

Komisyon Başkanı Mahmut Özer, görüşmelere saat 14.00'te devam etmek üzere toplantıyı bitirdi.