24 Kasım 2024 Pazar

'Meslek odaları vesayet altına alınmak isteniyor'

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği TMMOB tarafından yapılan açıklamada, iktidar tarafından, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına yapılan müdahalelere dikkat çekildi. TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, meslek odalarına siyasi müdahale amacıyla çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname'lerin içeriğiyle ilgili bir açıklama yayınladı. Koramaz, "Emek ve meslek örgütlerine yönelik düzenlemeler açık bir şekilde kamu yararını, kamusal üretim hizmet ve denetim gerekliliklerini, bu yöndeki Anayasal örgütlenmeleri ve toplumsal muhalefeti etkisizleştirme, tasfiye etme ve cezalandırmaya yöneliktir." dedi.

24 Haziran seçimlerinden sonra yayımlanan 700, 701, 702, 703 sayılı KHK’lar, Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri, Cumhurbaşkanı Kararları ve Genelgeleri'yle, TMMOB gibi meslek kuruluşlarını ilgilendiren ciddi değişikliklerin yapılıyor. 701 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kamudan ihraçlar, iadeler, 702 sayılı KHK Nükleer Düzenleme Kurumu’nun oluşumu, 700 ve 703 sayılı olanlar ise yüzlerce kanun ve KHK’da yapılan değişiklikleri kapsarken; Cumhurbaşkanlığı Kararname, Karar ve Genelgeleri de bu değişikliklere dair yeni düzenlemeler ile ilgili atamaları içeriyor.

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri hem Anayasa değişikliklerinin içeriğini hem de 700 ve 703 sayılı KHK’lerdeki değişiklikleri çok aşan geniş bir kapsama sahiptir." dedi. Koramaz, "Anayasa değişikliği referandumunda yapılan değişiklikle, Cumhurbaşkanına bağlı olan Devlet Denetleme Kurulu’nun (DDK), tüm kamu kurum ve kuruluşları, sermayesinin yarısından fazlasına bu kurum ve kuruluşların katıldığı her türlü kuruluş, kamu kurumu niteliğinde olan meslek kuruluşlarında, her düzeydeki işçi ve işveren meslek kuruluşlarında, kamuya yararlı derneklerle vakıflarda, her türlü inceleme, araştırma ve denetlemeleri yapma yetkisine, idari soruşturma da eklenmişti. Ayrıca DDK’nin görev ve yetkilerinin kanun ile düzenlenmesi hükmü, Cumhurbaşkanı kararnamesiyle ibaresiyle değiştirilmişti. “Anayasada Yapılan Değişikliklere Uyum Sağlanması Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname 703”ün 42. maddesi ile de 10 madde ve iki geçici maddeden oluşan “DDK Kurulması Hakkında Kanun”un adı “Devlet Denetleme Kurulu Başkan ve Üyelerine İlişkin Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun” şeklinde değiştirilmiş, kanunun önceki dört maddesi, iki geçici maddesi ve altı fıkrası ile bir fıkrasındaki bir cümlesi yürürlükten kaldırılmıştır." diye belirtti.

28 maddeden oluşan 5 Numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin ilgili kanunu hayli aşan bir kapsama sahip olduğunu söyleyen Koramaz, "Kararnamede 'İdari soruşturma' hususu 'her türlü idari soruşturma' olarak genişletilmiş, kamu kurum ve kuruluşu niteliğindeki meslek kuruluşlarının özerk yerinden yönetim kuruluşu olma özelliği görmezden gelinmiş ve yargı alanına giren 'görevden uzaklaştırma' DDK’nin görev ve yetki kapsamına alınmıştır. Böylece Anayasa değişikliği referandumunda yer almayan cezalandırıcı hususlar da 'fiili hukukta' yer almaya başlamıştır. Bu noktada bu düzenlemenin Cumhurbaşkanına bağlı Devlet Denetleme Kurulu’nun 'inceleme ve denetim' işlevini aştığını, kurulun yargının yerine geçtiğini, emek ve meslek örgütlerini kendi özel ve keyfi ceza hukukuna tabi kılmaya yönelik olduğu açıklıkla görülebilmektedir." diye bildirdi.

MESLEK ALANLARIYLA İLGİLİ KANUNLARDA RANT ESASLI DÜZENLEMELER YAPILDI

Koramaz söz konusu düzenlemelerle ilgili şunları belirtti:
"Bu düzenleme, 12 Eylül faşizminin kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının “idari ve mali denetimini” ilgili bakanlıkların genel vesayeti altına sokan ancak uzun yıllar uygulanmayan düzenlemesini de aşan, açık ki emek ve meslek örgütlerini otoriter hiyerarşik vesayet altına sokmaya yönelik cezalandırıcı bir düzenlemedir.

"Diğer yandan son düzenlemelerde bakanlıklar ile bağlı, ilgili, ilişkili kuruluşların bünyelerinde kurulan ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının da dahil olduğu danışma kurulu, genel kurul, konsey vb. yapılardan TMMOB ve bağlı Odalarının katılımı dışlanmış ve meslek alanlarımızla ilgili birçok kanunda rant esaslı düzenlemeler yapılmıştır.

"Anayasa’da yer aldığı ve hatta Cumhurbaşkanının da belirttiği üzere “kanun ile” düzenlenmesi gereken konularda Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi çıkarılamaz. Ancak 5 numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ve birçok düzenleme, Cumhurbaşkanının Meclisin “kanun yapma” yetkisini kullandığını göstermektedir. Bu noktada, TBMM’yi etkisiz kılacak bütün düzenlemelere karşın Meclisi “kanun yapma” yetkisine sahip çıkmaya, emek ve meslek örgütlerini ve bütün demokratik kamuoyunu dayanışmaya çağırıyoruz.

"Emek ve meslek örgütlerine yönelik düzenlemeler açık bir şekilde kamu yararını, kamusal üretim hizmet ve denetim gerekliliklerini, bu yöndeki Anayasal örgütlenmeleri ve toplumsal muhalefeti etkisizleştirme, tasfiye etme ve cezalandırmaya yöneliktir. Ancak bilinmelidir ki ülkemize, Anayasal demokratik kazanımlarımıza, emeğimize, mesleklerimize, meslek alanlarımıza ve meslek örgütlerimize sahip çıkmaya devam edecek, baskılar karşısında boyun eğmeyecek, hukukun üstünlüğü ve ülkemizin mutlu yarınları için mücadeleye devam edeceğiz."