KKÖ Kadın Önderliği: Özgürlük ve eşitlik için 8 Mart'ta grevde, sokakta, eylemdeyiz

"Faşist şefliğin aile yılı saldırısına karşı 8 Mart'ta grevde, sokakta, eylemde" olacaklarını kaydeden MLKP/KKÖ Kadın Önderliği, "Kürdistan'dan Filistin'e, Suriye'den Yemen'e Lübnan'dan Ukrayna'ya emperyalist ve sömürgeci savaşlara karşı kadın isyanını ve devrimci savaşımda kadın iradesini yükselteceğiz. Rojava devriminin kazanımlarını savunmak, Kürt kadınlarının ulusal demokratik taleplerini sahiplenmek için 8 Mart'ta grevde, sokakta, eylemdeyiz" dedi.
Marksist Leninist Komünist Parti/Komünist Kadın Örgütü (MLKP/KKÖ) Kadın Önderliği, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'ne ilişkin açıklama yaptı. "Özgürlük ve eşitlik için 8 Mart'ta grevde, sokakta, eylemdeyiz" başlıklı açıklamada, şu ifadeler yer aldı:
'FAŞİST ŞEFLİĞİN AİLE YILI SALDIRISINA KARŞI 8 MART'TA GREVDE, SOKAKTA, EYLEMDEYİZ'
"Bu yıl 8 Mart, erkek egemen faşist şeflik rejiminin aile yılı sloganıyla kadın özgürlük mücadelesine yönelttiği topyekûn saldırı dalgasına karşı kadınların direniş ve zafer kararlılığının sembolü olacak. Kadınların özgürlük, eşitlik için güçlü eylemleri yıllardır faşist şeflik rejimine değişik darbeler indirdi. Yasal ve fiili kazanımlar sömürü ve baskı alanını daralttı. Toplumsal etkisinde kadın eşitliği ve özgürlüğü lehine gerilemeler yarattı. Faşist şeflik rejimi aile yılı ilanıyla, 2025'te tüm bunları tersine çevirmeyi; kadına yönelik şiddetin, kadın kıyımının, gözaltı ve tutuklamalardan suikastlere değin kadın öncülere karşı faşist erkek egemen saldırganlığın zoruyla sultasını sürdüren ve güçlendirmeye çalışan erkek egemenliğinin faşist politik İslamcı restorasyonu ve "makbul kadın"da sembolleşen kadın köleliğini derinleştirme hedefinde kalıcı sonuçlar elde etmeyi amaçlıyor. Kadın özgürlük hareketinin ezilmesi ya da etkisizleştirilmesi, şef tipi ailenin toplumsal ve hukuksal/yasal zemininin tanımlanması ve kadın özgürlük mücadelesinin son çeyrek asırda kazandığı yasal hakların geri alınması, erkek egemenliğinin yasal dayanaklarının restorasyonunun tamamlanması, toplumsal restorasyonu yönünde ise hem bu yönüyle, hem de kadın hareketinin önemli ölçüde geriletilmesi yönüyle dayanakların sağlamlaştırılması adımlarını bu yıl içerisinde büyük ölçüde tamamlamayı hedefliyor. Aile yılı adı altında, kadın özgürlüğünün yasal, fiili, toplumsal, siyasal tüm mevzilerini, kazanımlarını gasp etme saldırısı karşısında diz çökmeyeceğiz, direneceğiz, kazanacağız!
'YOKSULLUĞU ERKEK SULTASINI GÜÇLENDİRME FIRSATINA ÇEVİREN REJİME KARŞI 8 MART'TA GREVDE, SOKAKTA, EYLEMDEYİZ'
"Faşist şeflik rejimi, yoksulluk krizinin işçiler, emekçiler, öğrenciler, kent yoksulları, köylüler üzerinde yarattığı büyük acıları ve yoksunlukları sömürüyü artırmak için kullanıyor. Bu yoksulluk ve yıkımı, kadın emeğini en güvencesiz, en esnek, en ucuz koşullar altında sermaye sömürüsüne maruz kılma ile ev eksenli çalışma biçimlerini artırarak şef tipi aileye dayalı ataerkil baskı ve sömürüyü yükseltme ihtiyacını birleştirmeye dayalı adımların fırsatına çeviriyor. Kadınların kreş hakkı, eşit işe eşit ücretle çalışma hakkı, bakım emeğinin, ev içi emeğin görünür olması ve ücretlendirilmesi özlemlerine, taleplerine, ev eksenli sömürü biçimlerini çeşitlendirerek, yoksulluğa, eşitsizliğe karşı taleplerine işçi, emekçi, yoksul kitleleri evlilik ve çocuk rüşvetleriyle şef tipi aile toplumuna razı etmeye çalışarak karşılık veriyor. Eşit işe eşit ücret, kadının ev içindeki, fabrikadaki, atölyedeki, bürodaki emeğinin bütünselliği, toplumsal yaşamın çalışmadan eğlenceye bütün alanlarına eşit katılım hakkı için mücadeleden vazgeçemeyeceğiz. Şef tipi aileye karşı 8 Mart'ta grevde, sokakta, eylemdeyiz. Faşist şeflik rejimi, şef tipi aile ile, erkek tarafından ve erkek bekçiliğinde erkek egemen sermaye tarafından kadın emeğinin ve bedeninin sömürüsünü artırmayı hedefliyor.
'KADINLARIN AİLE VE TOPLUM İÇİNDEKİ YASAL VE FİİLİ KAZANIMLARINI GASP ETMEYİ HEDEFLİYOR'
"Kadının çalışma, eğitim, kültür, sanat, eğlence yaşamına katılımda özgürlük ve eşitliğe doğru attığı bütün adımların, toplum bilincinde, kültüründe, yaşam tarzında kadının elde ettiği özgürlüklerle eş miktarda gelişen demokrasi bilincinin, demokrasi kültürünün budanması, bu değerlerin yerini gericiliğin, ırkçılığın, insanla kurulan ilişkide yararcılığın ve nesneleştiriciliğin, doğayla kurulan ilişkide tüketiciliğin ve yıkıcılığın almasını hedefliyor. Aileden başlayarak erkek egemen politik İslamcı faşist ideolojik dönüşümün tüm topluma hakim olmasını, toplum üzerindeki ideolojik hakimiyetini artırmayı hedefliyor. Kadın bedeni ve emeğini doğum ve bakım yoluyla işgücü sömürüsünü daha dizginsiz ve pervasızca artırmak için işçi ve işsizler ordusunu, daha saldırgan sömürgeci, yayılmacı bölgesel politikalar için işgalci ordularını büyütmek üzere harcanabilir insan üretme araçlarına dönüştürmeyi hedefliyor. Şef tipi aileye karşı eşit ve özgür yaşam mücadelesini büyüteceğiz.
'KADIN İŞÇİLERİN DİRENİŞLERİYLE DAYANIŞMAK İÇİN 8 MART'TA GREVDE, SOKAKTA, EYLEMDEYİZ'
"İşçi sınıfına yönelik hak gaspları artıyor. Örgütlenmenin ve sendikalaşmanın önüne yeni duvarlar örülüyor. İşçilerin çalışma ve yaşam koşulları ağırlaştırılıyor. Bu saldırılar en şiddetli biçimde kadın işçileri ve kadınların çalışma hakkını etkiliyor. Kadın işçilerin değişik kentlerdeki grev ve direnişleri, aynı zamanda kadının toplumsal yaşama katılım hakkı ve iradesinin savunulmasıdır. Kadın işçilerin mücadele kazanımları, tüm kadınlar adına kazanılan toplumsallaşma mevzileridir. Eşit işe eşit ücret mücadelesi, evsel köleliğin geriletilmesi, kadının toplumsal yaşama eşit katılımının en önemli ekonomik dayanağı için mücadeledir. Eşit işe eşit ücret, 8 Mart'ın ücretli izin günü olması mücadelesini, kadın işçilerin direnişleriyle dayanışmayı yükselteceğiz. Kadın işçilerin grevlerinden kadının evde ve fabrikada, toplumsal yaşamın her alanında emeğine sahip çıktığı kadın grevlerine yürüyeceğiz.
'HETEROSEKSİST SALDIRILARA KARŞI 8 MART'TA GREVDE, SOKAKTA, EYLEMDEYİZ'
"Sömürgeci faşist şeflik rejiminin cinsiyetçi saldırılarının en keskin ucunu heteroseksist saldırganlık oluşturuyor. LGBTİ+ hareketi ezmek, toplumda açık kimlikli LGBTİ+ varlığını yok etmek "aile yılı"nın mutlak hedeflerinin ilk sıralarında yer alıyor. LGBTİ+ varlığı ve mücadelesi, tüm cinsiyetçi saldırıların gerekçesine dönüştürülüyor. Cinsiyetçi baskıya karşı mücadele bütündür. Kadın hareketi ile LGBTİ+ hareketin cinsiyetçi düzene karşı dayanışma ve işbirliğini güçlendireceğiz. Kadınlara ve kadın hareketine yönelik gözaltılara, tutuklamalara ve faşist polis terörünün öteki biçimlerine karşı 8 Mart'ta grevde, sokakta, eylemdeyiz. Politik mücadelenin sayısız alanında devrimci ve sosyalizm savaşımının öncülüğünü göğüsleme cesareti sergileyen devrimci kadın tutsaklar, birleşik mücadelenin kadın öncüleri, siyasi önderleri, kayyum darbeleriyle tutuklanan kadın eşbaşkanlar, kadın eylemleri nedeniyle tutuklanan devrimci, sosyalist, feminist kadınlar, erkek şiddetine özsavunmayla karşı koyan kadınlar onurumuzdur. Kadın özgürlük mücadelesi sokakta, eylemde, mecliste, kırda, kentte olduğu gibi zindanlarda da sürüyor. Özgürlük ve eşitlik için, devrim ve sosyalizm için, hakları ve yaşamı için zindanlarda tutulan kadınlarla dayanışmayı büyütecek, kadın tutsakların özgürlüğü için mücadeleyi yükselteceğiz.
'EMPERYALİST, SÖMÜRGECİ SAVAŞLAR VE İŞGALLERE KARŞI 8 MART'TA GREVDE, SOKAKTA, EYLEMDEYİZ'
"Erkek egemen kapitalist, gerici, işgalci, faşist sistemlerin haksız savaşları, erkek egemen rejimlerin güçlendirilmesi, beslenmesi, devamlılığının sürdürülmesinin araçlarıdır. Tecavüzün, kadın bedeninin ganimete çevrilmeye çalışıldığı erkek egemen saldırıların en fazla yoğunlaştığı, kadın cinselliğinin en fazla metalaştığı, kadın bedeninin en fazla köleleştirildiği yer işgal coğrafyalarıdır. Haksız savaşlar kadınların militarizmin doğum makinelerine çevrilmesini, kürtaj ve doğum haklarının gasp edilmesini, aile ve evsel kölelik politikalarının, erkek egemen toplumsal baskının yoğunlaştırılmasını getirir.
'KADINLARIN SOSYALİST YURTSEVER SAVAŞIMINI BÜYÜTECEĞİZ'
"Kürdistan'dan Filistin'e, Suriye'den Yemen'e Lübnan'dan Ukrayna'ya emperyalist ve sömürgeci savaşlara karşı kadın isyanını ve devrimci savaşımda kadın iradesini yükselteceğiz. Rojava devriminin kazanımlarını savunmak, Kürt kadınlarının ulusal demokratik taleplerini sahiplenmek için 8 Mart'ta grevde, sokakta, eylemdeyiz. Rojava Devrimi, 'ya teslim ol ya yok ol' tehdidi altında tutulmaya devam ediyor. Rojava'ya yönelik askeri saldırılar ve topyekûn saldırı tehdidi sürüyor. Rojava devrimi, aynı zamanda kadın devrimi olarak da, Ortadoğu'da erkek egemenliğinin baskıcı, sömürgeci, faşist rejimlere yaslanan en saldırgan, en köleci kalelerinin, dizginsiz burjuva erkek saltanatı devletlerinin ortasında yakılmış bir umut meşalesi olmayı sürdürüyor. Yüzlerce kadın savaşçının, ulusal kurtuluş, kadın özgürlüğü, eşitlik idealleriyle canını feda ettiği, kadın ordulaşmasının, kadın özsavunmasının dünyasal çapta sembolleştiği, eşbaşkanlık ve eş örgütlenme sistemleri başta olmak üzere kadınların siyasal kazanımlarının büyütüldüğü ve yeşertildiği Rojava devrimini tüm saldırılara karşı savunacağız. Rojava'da, Bakur'da, Rojhilat'ta ve Başur'da Kürt kadınlarının ulusal demokratik talepleri için mücadelesini destekleyecek; kadınların sosyalist yurtsever savaşımını büyüteceğiz. Yaşasın kadın özgürlük mücadelemiz. Erkek egemenliğine karşı grev isyan direniş. Yaşasın 8 Mart. Yaşasın kadın devrimi. Yaşasın sosyalizm."