Kadınlar: Susmayacağız çocuklarımızın sesi olacağız

Son günlerde artan çocuk istismarı ve cinayetlerine ilişkin birçok merkezde kadınlar alanlara çıktı.

 

SAMSUN

 

Samsun Kadın Dyanışması, çocuk istismarı ve cinayetine ilişkin Atakum Amfi Tiyatro önünden Yeşilyurt AVM önüne yürüyüş düzenledi.

 

"Çocuk tecavüzü, çocuk istismarı insanlık suçudur" yazılı pankartın açıldığı eylemde basın açıklamasını Sema Ceylan ve Gizem Kasırga okudu. Her güne bir kadın cinayeti ya da tecavüzü, çocuk istismarı ve cinayetinin yaşandına dikkat çekilen açıklamada, AKP’nin engellemeleriyle, çocuk haklarını koruyucu tedbirler alınmadığını, çocukların kaybolması önlenemediği gibi kaybolduktan veya kaçırıldıktan sonra da katledilmelerinin önüne geçilemediği belirtildi.

 

Açıklamanın devamında "Bu topraklarda; çocuklara tecavüz önergesini reddeden bir iktidar, küçüğün rızası vardı diyen bir bakan, bir kereden bir şey olmaz diyen, çocuklara çığlık atmayı öğretin diyen kadın bakanlar, 9 yaşındaki kız çocukla evlenilebilinir diyen bir diyanet, iyi halden tecavüzcüye indirim yapan bir mahkeme, çocuk gelinlere ve çocuk tecavüzlerini örtbas eden yandaş basın, görevlerini yapmayan kamu görevlileri, gece sokakta ne işi vardı-o da açık giyinmeseydi diyen bir zihniyetin olduğu bir coğrafyada çocukları korumak, tecavüzü engellemek imkansızdır" diye kaydedildi.

 

Açıklamada, "Eylül bizim çocuğumuz, Leyla bizim geleceğimiz. Bu toplumsal çürümeye, bu korkunç suçlara dur demek bizim elimizde. Bizler Samsun Kadın Dayanışması olarak, yaşanan sürecin takipçisi olacağımızı, verilmeyen her ceza için, katledilen her çocuk ve kadın için sokakta olacağımızı tekrar duyuruyoruz" denildi.

 

Eylem sloganlarla sona erdi.

 

DİYARBAKIR

 

Dicle Amed Kadın Platformu (DAKAP), çocuk istismarı ve öldürülmelerine ilişkin Diyarbakır'ın Yenişehir ilçesinde bulunan ACZ Plaza ününde basın açıklaması gerçekleştirdi. Eyleme HDP Milletvekilleri Saliha Aydeniz, Dersim Dağ, Semra Güzel ve çok sayıda kadın destek verdi.

 

OHAL gerekçesiyle önce açıklamaya izin vermeyeceğini söyleyen polis, daha sonra kadınların açıklamasına izin verdi.

 

Eylemde basın açıklamasını okuyan Bahar Karakaş, hükümetin yanlış politikaları sonucu çocuk istismarlarının arttığını, iktidarın mevcut politikalarının istismarcıları cesaretlendirdiğini ifade etti.  Karataş, 2008 ve 2016 yılları arasında 105 binden fazla kayıp çocuk olayının meydana geldiğini hatırlatarak, cinsel istismar olaylarında faillere uygulanan ceza indirimleri ve cezasızlık politikaları nedeniyle bu tür vakalarda ciddi artışlar olduğunu söyledi.

 

Hükümetin çıkardığı yasaların caydırıcı olmadığına dikkat çeken Karataş, çocuk istismarı ve katliamlarını önlemenin devletin görevi olduğunu hatırlattı. Karataş, bunun için gerekli yasal düzenlemelerin yapılması gerektiğini, hadım ile idamın ise çözüm olmadığının altını çizdi. Karataş, "İdam ve hadımın uygulandığı ülkelerde kadın ve çocuğa karşı istismarı, taciz ve tecavüzü engellemediğini görüyoruz. Bu erkek egemen zihniyetin yarattığı yanlış politikaların bir sonucudur. Biz Ankara'daki Eylül için, Ağrı'daki Leyla için, Muş'taki Ekinvan için, Sur'daki Rozerin için ve adını yazamadığımız eril zihniyetin kendine kurban seçtiği tüm kadınlarımız için artık susmuyor, haykırıyor ve kabul etmiyoruz" diye konuştu.

 

ADANA

 

Adana'da Mor Dayanışma üyesi kadınlar, çocuklara yönelik cinsel istismar, şiddet ve öldürme olaylarına ilişkin Atatürk Parkı'nda basın açıklaması yaptı. "Eylül, Leyla son olsun. Çocukları yaşatacağız" pankartını açan kadınlar, çocukların korunmasını istedi. Mor Dayanışma üyesi Pelin Songül Çiçek, kadınlara ve çocuklara yapılan cinsel istismarların sapıklıkla açıklanamayacağını dile getirdi. Çiçek, "Çocuğa yönelik şiddet, taciz ve tecavüzlere karşı bütüncül kapsayıcı tedbirler alınmasını, çocuk koruma birimleri oluşturulmasını, kadın ve çocuk bakanlığı kurulmasını talep ediyoruz" diye belirtti.

 

HATAY

 

İskenderun Kadın Platformu ise çocukların korunması için Eğitim Sen İskenderun Şube binasında basın açıklaması yaptı. İskenderun Kadın Platformu Sözcüsü Makbule Kılıç, "Acilen çocuk haklarını merkeze alan, koruyucu ve önleyici tedbirleri içeren  yasal bir düzenleme yapılmalı" dedi.