Kadınlar Barış İçin 1 Milyon İmza Kampanyasına imza attı
DEM Parti ve HDK Kadın Meclisi; bileşenlerin ve ittifakların kadın örgütleri ile birlikte Barış için 1 Milyon İmza Kampanyası'na ilişkin basın toplantısı düzenledi. HDK Eş Sözcüsü Meral Danış Beştaş, "Barışı kadınlar örecek, toplumun yarısını oluşturan biz kadınlar bu sürecin izleyicisi olmayacağız. Bu görüşmelerin barışa evrilmesi için elimizden geleni yapacağız" dedi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Kadın Meclisi ve Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Kadın Meclisleri, bileşenler ve ittifakların kadın örgütleri ile birlikte Barış İçin 1 Milyon İmza Kampanyası kapsamında basın toplantısı düzenledi. HDK binasında düzenlenen açıklamaya DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, HDK Eş Sözcüsü Meral Danış Beştaş, DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM) Genel Sözcüsü Tanya Kara, SYKP Eş Genel Başkanı Feray Mertoğlu, DEM Parti İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu, SODAP Sözcüsü Kezban Konukçu, Özgür Kadın Hareketi (TJA) aktivisti Sebahat Tuncel, bileşenlerin ve ittifakların kadın temsilcileri katıldı.
HDK Eş Sözcüsü Meral Danış Beştaş, Türk devletinin Tişrîn Barajına yönelik saldırılarında sivil can kaybının devam ettiğini belirterek, PYD Qamişlo Eşbaşkanı Menîce Heyder ve Bavê Teyar rolüyle bilinen ünlü Kürt tiyatro sanatçısı Cuma Halîl'in katledildiğini hatırlattı, bu saldırıların uluslararası hukuka aykırı olduğunu söyledi.
'BARIŞI KADINLAR GETİRECEK'
"Barışı kadınlar örecek, toplumun yarısını oluşturan biz kadınlar bu sürecin izleyicisi olmayacağız. Bu görüşmelerin barışa evrilmesi için elimizden geleni yapacağız" diyen Beştaş, kadın özgürlük mücadelesi veren kadınlar olarak erkeklerin çıkardığı savaşı durduracak güçleri olduğunu kaydetti. Latin Amerika'dan Ortadoğu'ya kadar bütün savaşlarda kadınların rolüne dikkat çeken Beştaş, barışın kadın özgürlükçü bir toplum yaratma ve erkek iktidarların kadın düşmanı politikaları terk etmesini sağlama mücaddelesi olduğunu ifade etti. Rojava'da kadın özgürlükçü yaşam modeline dönük saldırılara karşı durdukları gibi Türkiye'de de barışın kadın kazanımlarına yönelik saldırılara karşı duracaklarını dile getiren Beştaş, "Kadın olmak bile başlı başına mücadele nedeniyken işçi, göçmen, barış annnesi kadın olmak bizi bu mücadelede pişirdi" dedi.
"Hiç şüphem yok ki bu coğrafyaya barışı kadınlar getirecek" diyen Beştaş, savaşın kadınların yaşadığı sömürüyü katmerlendirdiğini kaydetti. Bu nedenle kadınların barış süreçlerine katılımının daha anlamlı olduğunu kayden Beştaş, Cumartesi Annelerini ve Belfast direnişinde yer alan kadınları örnek verdi. Tarihin birçok zamanında barış ve müzakere süreçlerinde kadınların katılımının engellendiğini kaydeden Beştaş, "Bizler aktif özneler olarak bu sürecin en önünde olacağız" dedi.
Öcalan'ın açıkladığı 7 maddenin eşit, adil ve özgür bir yaşam için önemli olduğunu hatırlatan Beştaş, "Bu savaşa ve adaletsiz düzene mecbur değiliz" diyerek, kampanyaya destek verme çağrısı yaptı.
'GAZZE'DE 50 BİN ÇOCUK YAŞAMINI YİTİRDİ'
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, tüm dünyanın 3. dünya savaşına doğru gittiğini hatırlatarak, "Savaşın ve çatışmaların en yoğun olduğu Ortadoğu'daki saldırıları dünya sadece izliyor" dedi. 3. dünya savaşının çıkması durumunda dünyanın yok olma tehlikesi ile karşı karşıya geleceğini söyleyen Hatimoğulları, "Barışa her zamankinden daha fazla ihityacımız var" diye konuştu.
Arap Baharı ile başlayan direniş ve özgürlük isyanının ardından emperyalistlerin Ortadoğu'yu halkların kışına çevirdiğini söyleyen Hatimoğulları, Gazze'de 50 bin çocuğun hayatını kaybettiğini hatırlattı. "Bugün bölgesel savaşların kararını erkekler, emperyalistler ve sermaye veriyor. Ancak kadınların karar vermediği savaşlarda en ağır bedeli ödüyor" diyen Hatimoğulları, Rojava'da kurulan kadın özgürlükçü yaşamı örnek vererek kadınların toplumsal yaşama katıldığı durumda neler olacağının ortaya çıktığını söyledi.
'BARIŞ İÇİN BİR YOL AÇACAĞIZ'
Türk devletinin Tişrîn Barajına yönelik saldırılarına değinen Hatimoğulları, "Tiyatro sahnesine kan düştü" dedi. Erdoğan'ın bir taraftan "barış eli uzatıyorum" dediğini, öbür taraftanda Tişrîn'de yaşam alanlarına sahip çıkan halkı katlettiğini vurgulayan Hatimoğulları, "Barış için ya bir yol bulacağız ya da bir yol açacağız" dedi. Kürt sorununda çözümsüzlük dayatmanın Türk halkına da bedel ödettiğini kaydeden Hatimoğulları, savaşın sonucu olan göçmenliği hatırlatarak, Akdeniz'in göçmen mezarlığına döndüğünü söyledi.
Türk devletinin kadına yönelik işlenen suçların ve erkek şiddetinin üstünü "terör" bahanesi ile örttüğünü kaydeden Hatimoğulları, "Biz kadınlar yoksuluz, geçinemiyoruz, güvencesiz çalıştırılıyoruz dediğimiz her noktada önümüze 'terör' perdesi çıkarıldı" dedi.
'BARIŞI HEM TÜRKLER HEM DE KÜRTLER İÇİN İSTİYORUZ'
Barışı Türk ve Kürt annesi ağlamasın diye istediklerini söyleyen Hatimoğulları, bütçe savaşa değil, kadın ve çocuklara ayrılsın, emekçilerin karnı doysun, depremzedeler başını sokacak eve kavuşsun diye barışı istediklerini söyledi. "Barış biz kadınların elleri ile gelecek. Barış asla pasif bir süreç değildir. Barış hakiki ve tarihsel bir yüzleşme ile gelebilir" diyen Hatimoğulları, Türk kadınlarına seslenerek, "Barış için siz de bir imza atın" çağrısında bulundu.
'BARIŞA HEPİMİZİN İHTİYACI VAR'
TJA aktivisti Sebahat Tuncel, gözaltına alınan basın emekçilerine değinerek, "Bir ülkede basın özgür değilse kimse özgür değildir" dedi. Nazım ve Cihan'ın katledildiğini ve bu katliama ses çıkaran basın emekçilerinin de gözaltına alınıp, tutuklanarak susturulmaya çalışıldığını belirten Tuncel, tutsak gazetecilerin serbest bırakılmasını istedi.
Tişrîn Barajındaki canlı kalkan eylemini ve Türk devletinin halkın yaşam alanlarına yaptığı saldırıları hatırlatan Tuncel, yaşam hakkını savunan herkesi Rojava'ya ve Tişrîn Barajına dönük saldırılara karşı çıkmaya çağırdı. Türk devletinin Rojava'ya yönelik saldırılarını durdurmadığı sürece barış olmayacağını belirten Tuncel, "Barışa hepimizin ve tüm Ortadoğu'nun ihtiyacı var" dedi.
Siyonist İsrail'in Filistin direnişi karşısında kabul etmek zorunda olduğu ateşkesi hatırlatan Tuncel, tüm Filistinlilerin özgürlüğünü sağlayacak kalıcı koşulların yaratılmasına ihtiyaç olduğunu kaydetti. "Barış mücadelesini stratejik olarak ele alıyoruz" diyen Tuncel, Türkiye halklarının eşit ve onurlu yurttaşlık temelinde bir zemin oluşturmasının olanaklarına işaret etti. "Kadınlar olarak söyleyecek sözümüz, savaşı durduracak ve barışı oluşturacak gücümüz var" diyen Tuncel, Türkiye kadın hareketine kampanyaya destek vermeleri çağrısında bulundu.
'KADINLAR SAVAŞA ASKER YETİŞTİRMEYECEK'
SKM Genel Sözcüsü Tanya Kara da, barış müacdelesinin halkların ortak mücadelesinden geçtiğini kaydetti. Kara, adil, eşit ve özgür yaşamın; anadil hakkının tanınması, kayyumlarının geri çekilmesi, hasta tutsakların serbest bırakılması ve bunlar için oluşturulacak ortak bir mücadele ile mümkün olduğunu kaydetti. "AKP bizi savaş politikalarına mecbur etmeye çalışıyor, ama biz buna mecbur olmadığımızı biliyoruz" diyen Kara, Erdoğan'ın nüfus politikaları tartışmalarına değinerek, kadınlardan kirli savaşa asker yetiştirmelerinin istendiğini kaydetti.
'SAVAŞ EKMEĞİ KÜÇÜLTÜR BARIŞ EKMEĞİ BÜYÜTÜR'
SODAP Sözcüsü Kezban Konukçu, kadınların, çocukların ve dezavantajlı grupların savaştan en fazla etkilenen kesimler olduğunu kaydetti. Şovenizmden en az etkilenen ve enternasyonal mücadelenin en güzel örneklerinin kadın özgürlük mücadelesinde yaratıldığını hatırlatan Konukçu, barışın, ancak ezilen halklar ve kadınların barışı sahiplenmesi ile geleceğini söyledi.
Filistin'den Rojava'ya kadar Oratdoğu'da süren savaşa dikkat çeken SYKP Eşbaşkanı Feray Mertoğlu da savaşla birlikte erkek egemenliğinin arttığını belirtti. Tüm kadınların barışın yanında olması gerektiğini söyleyerek, "Savaş ekmeği küçültür, barış ekmeği büyütür" dedi.
DBP Kadın Meclisi adına Kürtçe yapılan konuşmada, Tişrîn Barajına yönelik saldırılar kınandı ve kampanyayı destekleyecekleri belirtildi.
EMEP, Kadın Meclisleri, Sosyalist Feministler ve SOL-DEP de konuşma yaparak kampanyayı desteklediklerini açıkladı.
Basın toplantısına katılanlar konuşmaların ardından kampanya metnini imzaladı.