25 Aralık 2024 Çarşamba

Kadınlar Ankara’da haykırdı: Cesaret ve kararlılıkla mücadelemizi büyütüyoruz

Ankara’da kadınlar polisin saldırısına rağmen bir araya geldi. Kadınlar, "Nevin'in cesaretiyle, Flormar işçisi kadın direnişçilerin kararlılığıyla, yakınlarının akıbeti için yıllardır hesap soran Cumartesi Anneleri'nin öfkesiyle, tüm Dünya'ya yayılan Las Tesis'in coşkusuyla, Rojavalı kadınların azmiyle özgürlük mücadelemizi büyütmek için sokaklardayız!" diyerek, mücadeleyi büyütme sözü verdi. 

Ankara Kadın Platformu, "Emeğimizden, kimliğimizden, birbirimizden, mücadelemizden, sokaklardan vazgeçmiyoruz" şiarıyla, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü'nde Çankaya Belediyesi önünde eylem yaptı. 

"Yaşam ve sosyalizm", "Kadınların mücadele etmeye herkesten çok sebebi var", "Erkeklik koronadan daha öldürücü" dövizlerini taşıyan kadınlar, iki koldan Çankaya Belediyesi’nin önüne yürüyerek buluşmak istedi. Ancak polis, barikat kurarak, kadınların bir araya gelmesini engellemeye çalıştı, Sakarya Caddesi’ne yönlendirmek istedi. Polis, barikata yüklenen kadınlara saldırdı. Gerginliğin ardından barikatın her iki tarafından da açıklama yapıldı. 

Açıklamayı platform adına açıklama yapan Aysun Gençtanır ile Pırıl Kurtdere, 25 Kasım'ın tarihsel önemine dikkat çekti ve Mirabel Kardeşlerin katledilmesinden 60 yıl sonra da kadınların mücadeleyi sürdürdüğünü söyledi.

'MÜCADELEMİZLE SESİMİZİ ÇOĞALTIYORUZ'
AKP'nin kadın düşmanı politikalarının pandemide de artarak devam ettiğine dikkat çekilen açıklamada, "Cezasızlık politikalarıyla şiddet faillerine cesaret verilirken, salgın bahanesiyle geçirilen infaz yasasıyla failler salıverilerek ödüllendirilirken, mücadelemizin kazanımlarından olan İstanbul Sözleşmesine yönelik tüm saldırılara ve kadınları aile kurumunun içine hapsetmeye çalışan yasalara rağmen biz kadınlar direnmeye devam ediyoruz ve mücadelemizle sesimizi çoğaltıyoruz" denildi. 

Dünya kadınlarının isyanda olduğunu belirtilerek, "Adını koymak lazım: Kadın katliamı var. Yaratılan erkek dünyaya karşı, kadın yaşamını savunacağız” diye belirtildi.

'DAYANIŞMAMIZDAN ALDIĞIMIZ GÜÇLE BİRLİKTEYİZ'
Kadınların, adaleti sağlamayan erkek yargıya karşı öz savunma ile direndiği vurgulanarak, "Çilem Doğan'dan yana olmaktan Nevin Yıldırımın baltalarıyız demekten vazgeçmiyoruz. Bütün bu saldırılara karşı hala inatla burada, sokaktayız. Dayanışmamızdan aldığımız güçle birlikteyiz" diye kaydedildi.

İstanbuz Sözleşmesi'nin takipçisi olduklarını ifade eden kadınlar, "İstanbul Sözleşmesinin tartışılır hale gelmesi kadın katillerini cesaretlendirerek kadın katliamlarının önünü açıyor. İstanbul Sözleşmesini savunuyor ve biz kadınlar için ne kadar hayati bir önemi olduğunu biliyoruz" dedi.

"Cezasızlık kültürüyle sırtları sıvazlanan erkeklerin enselerinde biz varız!" diyen kadınlar, kadın ve erkek arasındaki gelir eşitsizliğine dikkat çekti.

Devletin, nefret söylemiyle LGBTİ+ları hedef haline getirdiğine işaret edilerek, heteroseksist aile yapısının yüceltildiğini kaydetti.

 

'BİRLEŞİK KADIN MÜCADELEMİZİ BÜYÜTÜYORUZ'
Kürt halkına özel savaş politikası uygulandığını vurgulanan açıklada, şunlar ifade edildi: “Taciz, tecavüz ve çocuk istismarını Musa Orhan örneğinde kanıtlandığı gibi Kürdistan'da devlet eliyle yaygınlaştırıp koruyor.  Tecavüzcü uzman çavuşu koruyan devlet bilmelidir ki, kadınların elleri her zaman yakanızda olacak.  Kürt kadınlarının iradesi eşbaşkanlık sistemine saldırılarla teslim alınmaya çalışılıyor, siyasi soykırım operasyonları ile kadınlar rehin alınıyor, katlediliyor. Pandemiyi bahane ederek katilleri, tecavüzcüleri, organize suç örgütlerinin liderlerini salıveren devlet tarafından siyasi tutsak kadınlara ise çıplak arama dayatılarak her türden işkence uygulanıyor, tutsakların pandemi koşullarında en temel ihtiyaçlarına dahi erişimleri engelleniyor. Türkiye ve Kürdistan'da erkek egemen devlete karşı özgürlük mücadelesi veren kadınlar katlediliyor, Adli Tıp Kurumunda yaşanan işkenceler ise tamamen insanlık dışı bir hal alıyor. Aylarca cenazeleri vermeyen devlet işkenceyi aileler üzerinden sürdürmeye devam ediyor.  Savaş devlet tarafından kadın bedenleri parçalanarak, işkence edilerek, sokak ortasında sergilenerek sürdürülüyor. Devletlerin kadınlar üzerinden uyguladıkları özel savaş politikalarına karşı birleşik kadın mücadelemiz büyüyor ve sesimiz daha güçlü yankılanıyor."

"Nevin'in cesaretiyle, Flormar işçisi kadın direnişçilerin kararlılığıyla, yakınlarının akıbeti için yıllardır hesap soran Cumartesi Anneleri'nin öfkesiyle, tüm Dünya'ya yayılan Las Tesis'in coşkusuyla, Rojavalı kadınların azmiyle özgürlük mücadelemizi büyütmek için sokaklardayız!" diyen kadınlar, mücadeleyi büyütme sözü vererek eylemlerini sonlandırdı.