21 Mayıs 2024 Salı

Hukuk örgütlerinden Pakistanlı meslektaşlarına dayanışma

Tehlikedeki Avukatlar Günü dolayısıyla Diyarbakır, İzmir ve İstanbul başta olmak üzere birçok ilde açıklama yapan hukuk örgütleri, 2014 yılından bu yana 86 avukatın katledildiği Pakistan'da bulunan meslektaşlarıyla dayanışma mesajı verdi. 

Diyarbakır, İzmir ve İstanbul'da açıklama yapan avukatlar ve hukuk örgütleri, Tehlikedeki Avukatlar Günü dolayısıyla açıklama yaptı. Geçmiş yıllarda Çin, Kolombiya, Mısır, Honduras, İran, Filipinler, İspanya ve Türkiye'ye ithaf edilen Tehlike Altındaki Avukatlar Günü, bu yıl 2014 yılından bu yana 86 avukatın katledildiği Pakistan'a ithaf edildi.
 
ELÇİ AÇIKLAMASINA SORUŞTURMA
Diyarbakır Barosu, 28 Kasım 2015 tarihinde Sur ilçesinde yer alan Dört Ayaklı Minare'nin önünde öldürülen başkanları Tahir Elçi'nin faillerinin ortaya çıkarılması talebiyle 212'nci hafta eylemini Diyarbakır Adliyesi önünde gerçekleştirdi. Eyleme, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) ve avukatlar cübbeleriyle katıldı. Eylem sırasında "Em te jibîr nakin/Seni Unutmayacağız" yazılı pankart taşındı.

Burada konuşan Diyarbakır Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Tevfik Karahan, "212 haftadır Sayın Tahir Elçi için Adalet diyoruz. Failler bulunsun ve yargılansın diyoruz. Adalet tecelli etsin istiyoruz. Bunları derken suç işleme kastı veya propaganda amacı taşımıyoruz" dedi. 

Karahan, 2019 Aralık ayında adliye önünde yaptıkları açıklamaya soruşturma açıldığını belirterek, "Burada düzenlenen etkinlikte sadece Tahir Elçi için adalet arıyoruz dediğimiz için diye ben ve buradaki 5 meslektaşım hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma açılmıştır. Herkesin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığından, beklentisi onlarca kameranın önünde katledilen önemli bir insan hakları savunucusunun faillerini tespit edip, yargı önüne çıkarmasıdır. Failler bulunsun diyen avukatlara soruşturma açmak değil beklenti. Tahir Elçi'nin failleri bulunmadan ve gereği yapılmadan bu işini peşini bırakmayacağız. Tahir Elçi dosyasının failli meçhuller dosyasına dönüşmesine izin vermeyeceğiz" diye konuştu.

ÖHD Diyarbakır Şube Eşbaşkanı Halise Dakalı, 24 Ocak Tehlike Altındaki Avukatlar Günü dolayısıyla Tehlikedeki Avukatlar İçin Koalisyon'un hazırladığı ortak basın metnini okudu. Dakalı, Pakistan'daki avukatların mesleki faaliyetlerini icra ettikleri için, yargısal taciz ve gözaltına işkencenin yanı sıra kitlesel katliam, ölüm tehdidi ve itibarsızlaştırma tacizlerinin hedefi olduklarını kaydetti. 

İZMİR'DE DAYANIŞMA MESAJI
İzmir Barosu, ÇHD ve ÖHD İzmir şubeleri de Tehlikedeki Avukatlar Günü dolayısıyla Bayraklı'da bulunan İzmir Adliyesi önünde ortak açıklama yaptı. Açıklamayı avukat Perihan Kayadelen okudu. Tehlikedeki Avukatlar Günü'nde günün organizatörlerinin uluslararası meslektaşlarından mesleki faaliyetlerinden ötürü taciz edilen, susturulan, baskı altında tutulan, tehdit edilen, yargılanan, işkenceye uğrayan ve katledilen avukatlarla ilgili farkındalık yaratmalarını talep ettiklerini belirten Kayadelen, "Kendi bulundukları coğrafya içerisinde avukatların korunmasının yollarına ilişkin tartışma başlatmalarını yahut verili tartışmaları derinleştirmelerini talep etmektedir" şeklinde konuştu.

Açıklamanın ardından, Pakistanlı meslektaşlarıyla dayanışmak için Pakistan Büyükelçiliği'ne faks çekildi.

BİR GÜNDE 56 AVUKAT KATLEDİLDİ
ÇHD, ÖHD ve Demokrasi için Hukukçular ise 4. Levent'te bulunan Pakistan Konsolosluğu önünde açıklama yaptı. Açıklamada, 28 Kasım 2015 tarihinde katledilen Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi ve tutuklu avukatların fotoğraflarını taşınırken, "2014'ten bu yana Pakistan'da 86 meslektaşımız katledildi" pankartı açıldı.

Hazırlanan ortak basın metnini ÇHD üyesi Oğuzhan Topalkara okudu. Dünya üzerinde avukatların mesleklerini icra ederken, katledilme, tutuklama gibi birçok sorunla karşılaştığını söyleyen Topalkara, meslektaşlarına yönelik saldırıların en yoğun yaşandığı ülkelerden birinin Pakistan olduğunu ifade etti. Topalkara, "Pakistan'da avukatlar, sadece mesleki faaliyetlerini icra ettikleri için, yargısal taciz ve gözaltında işkencenin yanı sıra, kitlesel katliam, cinayet, cinayete teşebbüs, saldırı, ölüm tehdidi, itibarsızlaştırılma, taciz ve gözdağının hedefi oldular. Aileleri de bu tehditlerden nasibini aldı ve hatta bir kısmı katledildi. Bazı avukatlar barodan ihraç edilmekle tehdit edildi veya evleri ve ofisleri polis tarafından basıldı" dedi.

Pakistanlı avukatlara karşı en korkunç saldırının 8 Ağustos 2016 tarihinde gerçekleştiğini dile getiren Topalkara, "Quetta Hükümet hastanesine bir canlı bomba saldırısı düzenlendi ve aynı zamanda hastaneye ateş açıldı. Ve bu olayın sonucunda 56 avukat hayatını kaybetti. Avukatlara yönelik saldırıların failleri arasında El-Kaide, IŞİD gibi örgütler, radikal İslamcı örgütler, polis ve bilinmeyen kaynaklar bulunmaktadır. Aynı zamanda bazı cinayetlerin arkasında hükümet yanlısı (bugün de hala varlığını sürdüren) milislerin bulunduğuna ilişkin birçok rapor da bulunmaktadır. Bu anlamda tehditler çok yönlüdür" diye belirtti.

Pakistan'da katledilen avukatlar hakkında bilgileri de paylaşan Topalkara, bu saldırıların Halkın Avukatlarının Uluslararası Derneği (IAPL), Kanada Avukat Hakları İzleme Örgütü (LRWC) ve Avrupa Barosu İnsan Hakları Enstitüsü (IDHAE) tarafından belgelendiğini aktardı.

Açıklama, "Pakistanlı avukatlar yalnız değildir", "Pakistan'da düşene dövüşene bin selam" ve "Tutuklu avukatlar serbest bırakılsın" sloganlarıyla sona erdi.