24 Kasım 2024 Pazar

HDP Avrupa Temsilcisi: Avrupa'daki çalışmaların Türkiye'deki çalışmalara etkisi büyük olacak

HDP Avrupa Temsilcisi Eyüp Doğru, Türkiye'de muhalif basın üzerindeki baskılara dikkat çekti, "Bu yüzden Avrupa'daki çalışmaları önemsiyoruz, çünkü bu çalışmaların Türkiye'deki çalışmalara büyük bir etkisi olacak" dedi.
HDP Avrupa Temsilcisi Eyüp Doğru, HDP'nin Avrupa'daki çalışmalarına ilişkin ajansımızın sorularını yanıtladı.
 
Avrupa'da çalışmalara erken başladıklarını hatırlatan Doğru, "Bunun ülkedeki çalışmalara pozitif etkisi olacağını düşünüyoruz" dedi. Doğru, Avrupa'dan çok sayıda HDP gönüllüsünün seçim çalışması için Türkiye'ye gittiğini söyledi. Türkiye'de muhalif basın üzerindeki iktidar baskısına dikkat çeken Doğru, "Bu yüzden Avrupa'daki çalışmaları önemsiyoruz, çünkü bu çalışmaların Türkiye'deki çalışmalara büyük bir etkisi olacak" diye konuştu. Doğru, iktidarın seçim hilelerinin de disiplinli ve dikkatli bir çalışma ile büyük oranda boşa çıkartılabileceğini belirtti.
 
HDP Avrupa Temsilcisi Eyüp Doğru'nun sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle:
 
Avrupa'da seçmenlerin kayıt işlemleri sırasında sorunlarla karşılaştınız mı?
 
Bu süreçte büyük sorunlar yaşamadık. Halkımız bir çok yerde kayıt için konsolosluklara gitti. Genel olarak büyük bir mobilizasyon var. Halkımız, seçmen kayıtlarını kontrol etme ve yenileme işlemlerini hızlıca yaptı.
 
Konsolosluklarda sorunlar yaşandı mı?
 
Bazı konsolosluklar ufak tefek sorunlar yaşandı. Örneğin bazı konsolosluklarda -Avustralya ve Kanada- kayıt için seçmenlerden harç istendi. Ancak partimizin girişimleri ile bu sorun aşıldı.
 
AVRUPA'DA ÇALIŞMALARA ERKEN BAŞLADIK
 
HDP'nin Avrupa'daki hedefi nedir?
 
Tüm partiler gibi Avrupa'daki hedefimiz seçimi kazanmak. Diğer partiler ile karşılaştırıldığında bizim binlerce gönüllümüz, seçim çalışması içinde yer alıyor. Aynı şekilde bileşenlerimiz çalışmaların içinde. Seçim çalışmasına çok erken başladık. Avrupa'da ilk Seçim Koordinasyonu toplantısı 22 Nisan'da yapıldı. 52 bileşen, 9 Mayıs'ta Almanya'nın Köln kentinde basın toplantısı düzenledi. Halkımız ciddi bir çalışma içinde. Bizim diğer partiler gibi milyonlarımız yok. Türkiye'de özgür medya büyük bir baskı altında, yüzlerce gazeteci hapsedildi ya da Türkiye'yi terk etmek zorunda kaldı.  Bu yüzden Avrupa'daki çalışmaları önemsiyoruz, çünkü bu çalışmaların Türkiye'deki çalışmalara büyük bir etkisi olacak. Her ne kadar büyük olanaklarımız olmasa da, en azından burada serbest hareket etme ve özgür faaliyet yürütme olanaklarımız var. İktidar, ülkede baskıyla korku yaymaya çalışıyor.  Çalışmalara erken başlamamızın, ülkedeki çalışmalara pozitif etkisi olacağını düşünüyoruz. Burada da birçok arkadaşımız, ülkede çalışmak üzere bize müracaat etti ve bazıları gittiler.
 
Avrupa'dan adaylık için başvurular oldu mu?
 
Aday adayı başvuruları Avrupa'dan da oldu. Bizim buradan herhangi bir kota belirleme ya da aday adaylarına öncelik tanıma gibi bir fonksiyonumuz yok. Avrupa temsilciliğiyiz, müracaat edenleri iletiyoruz. Resmi olarak müracaatlar da ülkede olmak zorunda. Aday adaylarının özellikle milletvekili olmak istedikleri kentlere başvurmak zorunda. Buraya bize gelip danışan insanlar da sonuçta ülkeye giderek kayıtlarını yaptırıyor.
 
AVRUPA'DA DA ADAY ADAYLIĞI BAŞVURULARINDA ARTIŞ OLDU
 
Avrupa'dan başvurulara dair geçen seçimlerle bir kıyaslama yapabilir misiniz?
 
Bizim gözlemlediğimiz daha çok artış düzeyinde. 16 Nisan ile birlikte 24 Haziran seçimleri, takip ettiğim 4. seçim çalışması olacak. Bu kez daha çok aday adayının başvurusu ile karşılaştık.
 
HDP'nin Avrupa'daki seçmenlere yönelik temel söylemi ne olacak?
 
Türkiye'de HDP'nin karşısında  iki muhafazakar blok var. Birincisi, bildiğimiz şu anda diktatörlük ile yöneten, bundan sonra da de facto yürüttüğü çalışmaları resmileştirmek isteyen bir ekip. Bu ekibin karşısında alternatif olarak kendini gösteren kesim ise AKP'nin içinden çıktığı Refah Partisi'dir, MHP'nin içinden çıkan İyi Parti'dir ve bildiğimiz CHP'dir. Haliyle biz şunu söylüyoruz; Türkiye'de gerçek demokrasiyi ve gerçek demokratik sol halkçı bir alternatifi temsil eden HDP'dir. Hapishaneye çevrilen Türkiye'yi özgürleştirecek olan da HDP'dir. Hem kadın bakış açısı hem Kürt sorununa çözüm bakış açısıyla alternatif biziz. Ermeni, Asuri, Keldani, Ezidi milletvekillerimiz ile de topluma dayatılan "tek"liğe karşı halkların temsilini HDP sağladı. Diğer partilerin böyle bir alternatifliği söz konusu değil. İçlerinde rejime karşı olanlar var ancak mevcut durumda kurdukları ilişkilerin ve özellikle HDP'yi dışarda bırakmalarının da ortaya çıkardığı bir gerçeklik, HDP demokrasiyi temsil ediyor. Sadece Kürt sorununda demokratik çözüm de değil, genel olarak Türkiye'nin demokratikleştirilmesinden yanayız.
 
Sandık güvenliğini nasıl sağlayacaksınız?
 
Sandık güvenliği ciddi bir sorun. Özellikle BM, ABD, AK, AB mevcut durumda OHAL baskısı içerisindeki bir ülkede seçimlerin demokratik olmayacağı konusunda açıklamaları oldu. Fakat buna rağmen biz şuna inanıyoruz; biz bir halk hareketeyiz. Demokrasi mücadelesi veren insanlarız. Eğer ciddi bir şekilde kendimizi örgütlersek, seçim sandığını koruma kararına uygun olarak davranırsak ve bizim dışımızdakilerle de sandık güvenliği konusunda ortak hareket etme yaklaşımı olursa sandıkları koruyabileceğimizi düşünüyorum. Muhakkak bazı yerlerde her zaman yaptıkları gibi hileler olabilir. Fakat, ciddi olarak bu meseleye yaklaşırsak, sandıkları koruyabiliriz. Bu konuda da halkın gücüne güveniyorum.