KADIN
HDK Kadın Meclisleri: Êzîdî kadınlarla dayanışmaya çağırıyoruz
IŞİD çetelerinin Êzîdîlere yönelik gerçekleştirdiği 73. Êzîdî fermanının 4. yılı dolayısıyla açıklama yapan HDK Kadın Meclisleri, "Tüm kadınları fermansız, kırımsız, eşit, özgür ve insan onuruna yakışır bir dünya için kadın kazanımlarını sahiplenmeye büyütmeye davet ediyoruz" dedi.
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Kadın Meclisleri, IŞİD çetelerinin Êzîdîlere yönelik gerçekleştirdiği 73. Êzîdî fermanının 4. yılı dolayısıyla açıklama yaptı.
HDK Kadın Meclisleri, "3 Ağustos 2014 tarihinde insanlık değerlerini ve tarihini yok sayan bir katliama tanıklık ettik. 73. ferman diye tanımlanan Êzîdî katliamı, Irak hükümeti, Irak Bölgesel Yönetimi ve uluslararası güçlerin gözleri önünde gerçekleşmiş ve tarih sayfalarında kara bir leke olarak yerini almıştır" dedi.
21. yüzyılda kültürel ve inançsal farklılıklarından dolayı böylesi bir katliama maruz kalmak ve yine aynı gerekçelerle tüm dünyanın buna göz yumması IŞİD barbarlığının beslendiği zemini gözler önüne serdiği ifade edilen açıklamada, "4 yıl önce yaşanan soykırımda kadın, yaşlı, çocuk binlerce Êzîdî yaşamını yitirmiş, hayatta kalanlar binlerce yıldır yaşadıkları topraklarını terk etmek zorunda kalmıştır. Yine binlerce kadın ve çocuk IŞİD tarafından kaçırılarak köle pazarlarında satılmış, esir alınan kadın ve çocuklara cinsel işkence uygulanmış, din değiştirmeye zorlanmışlardır" diye kaydedildi.
Tekçi zihniyetin Ortadoğu coğrafyasında vücut bulduğu Êzîdî katliamı ve IŞİD barbarlığının, değişik tonlarla da olsa bölgesel güçler tarafında hala sürdürüldüğüne dikkat çekilen açıklamada, "Küresel güçler ise bu farklılıklardan yararlanarak tahakkümlerini pekiştirmeye devam etmektedirler. Demokratik değerlerin yok sayıldığı farklılıklara tahammülün olmadığı bu coğrafyada tekçi zihniyet güçle birleşince ortaya çıkan katliam ve soykırım olmaktadır" diye belirtildi.
Saldırı sonrası esir alınan Êzîdîlerin büyük bir kısmının akıbetinin hala bilinmediği vurgulanan açıklamada, "Ya katledilmiş ya da köle pazarında satılmayı beklemektedir. Bir kısmının dolaylı yollardan aileleri tarafından da satın alınarak kurtarıldığı bilinmektedir. Öte yandan Êzîdîleri yerleşik olarak bulunduğu Şengal bölgesi ve yaşam biçimleri hala yerel, Irak ve bölge ülkeleri için bir pazarlık ve mücadele alanı olarak ciddiyetini korumaktadır" denildi.
HDK Kadın Meclisleri açıklamasının devamında şu ifadelere yer verildi:
"Aynı zamanda bir Kadın kırımı olan bu soykırımda Êzîdî kadınlar savaş ganimeti olarak görülmüş ve binlerce yıldır kadın mücadelesine dönük yapılan her türlü saldırı Êzîdî kadınlara yaşatılmıştır. Biliyoruz ki bu saldırı, Êzîdî kadınlar şahsında tüm kadınlara, eşit, özgür ve birlikte yaşam iradesiyle açığa çıkan tüm kadın kazanımlarınadır. inançları, kültürleri ve bir bütün varlıkları için mücadele veren Êzîdî kadınlar, Şengal soykırımı ardından kendi özgüçleri ile mücadelelerini sürdürmüştür. 2016 yılında 3 Ağustos tarihinin 'Kadın Kırımına Karşı Mücadele Günü' olarak kabul edilmesi için öncülük yapmış, Avrupa'dan Ortadoğu'ya dünyanın birçok ülkesinde kadın hareketleri bu çağrıyı sahiplenmiş, vahşete ve kırıma karşı ortak mücadele kararlılığını sergilemişlerdir.
"Bu soykırım sessizliğinde çığlık gibi düşen Êzîdî kadınların direnişi kadın mücadelesi açısından önemli bir eşiği ifade etmekle birlikte, kadın mücadelesindeki birlikteliğin ve kararlılığın da sembolü haline gelmiştir. Bu birlikteliği ve kararlılığı büyütmenin sorumluluğuyla tüm kadınları fermansız, kırımsız, eşit, özgür ve insan onuruna yakışır bir dünya için kadın kazanımlarını sahiplenmeye büyütmeye davet ediyoruz."