24 Kasım 2024 Pazar

Hasta tutuklu Ergül Çiçekler serbest bırakılsın

Hasta tutukluların serbest bırakılması talebiyle gerçekleştirilen "F Oturumu"nun 321. haftasında Ergül Çiçekler'in serbest bırakılması istendi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, hasta tutukluların serbest bırakılması talebiyle gerçekleştirdiği "F Oturumu"nun 321. haftasında hasta tutuklu Ergül Çiçekler'in durumuna dikkat çekti.
 
Galatasaray Meydanı'nda yapılan eylemde "Tedavi haktır engellenemez", "Tecrit öldürür, dayanışma yaşatır", "Hasta tutsaklar serbest bırakılsın" pankartları açıldı. Eylemde basın açıklamasını İHD Hapishane Komisyonu üyesi Emine Küçükbumin okudu. Küçükbumin, hapishanelerde tutukluların baskı altında tutulmaları için her gün farklı uygulama ve politikalarla karşı karşıya kaldıklarını ifade etti. Küçükbumin, "Fiziki ve psikolojik baskı; askeri sayım, cinsel şiddet, kötü muamele ve işkence, sağlık hakkına erişim engeli, sıcak su ihtiyacının düzenli karşılanmaması, ortak kullanım alanlarına kameraların takılması, çıplak arama dayatması, disiplin cezaları, hastanelerde kelepçeli muayenenin dayatılması, iletişim ve görüş yasakları, kitap, dergi ve gazete yasakları vb. keyfi uygulamalar olağan ve hemen tüm hapishanelerde karşımıza çıkıyor" dedi.
 
ÇIPLAK ARAMA DAYATMASI
 
Çıplak arama uygulamasının yoğunca yaşandığını kaydeden Küçükbumin, "10 gün önce tiroid bezi kanseri olan ve hasta mahpus listemizde yer alan Mehdi Boz'un ailesine verdiği bilgiye göre; bulunduğu Kayseri/Bünyan Hapishanesinden Elazığ Hapishanesine sevk olduğunda 'çıplak arama' uygulamasını kabul etmediği için darp edilmiştir. Ayrıca basından öğrendiğimize göre, havaalanında gözaltında alınarak tutuklanan Pınar Aydınlar, götürüldüğü Bakırköy Hapishane girişinde, çıplak aramaya zorlanarak darp edilmiş sonrasında da tek kişilik hücreye kapatılmıştır" diye konuştu.
 
ÇİÇEKLERİN DURUMUNA DİKKAT ÇEKİLDİ
 
Küçükbumin, Çiçekler'in durumuna ilişkin şu bilgileri paylaştı: "1996 yılında tutuklanan Ergül Çiçekler, idamla yargılandı ve 7 yıl süren davada müebbet hapis cezası almıştır. 19 Aralık 2000 tarihindeki cezaevi katliamında, bulunduğu Ümraniye Hapishanesi'nden Kocaeli/Kandıra F Tipi Hapishanesi'ne götürülür. Tecrit koşullarını protesto etmek amacıyla 500 gün süren ölüm orucu direnişinde bulunmuştur. Bu direniş sonrası Wernicke Korsakoff rahatsızlığı başlayan Ergül Çiçekler ancak 7 yıl sonra Adli Tıp Kurumu'ndan (ATK) hastalığı belirleyen raporu alabilmiştir. Aynı zamanda kalıtsal, akdeniz anemisi (FMF) hastası ve bel fıtığı şikayeti mevcut Ergül Çiçekler şuanda Kocaeli/Kandıra 1 Nolu F Tipi Hapishanesindedir."
 
Çiçekler'in Wernicke-Korsakof rahatsızlığının ilerlemiş halinin tedavisi ve mevcut durumundan daha sağlıklı duruma geçme ya da kesin iyileşme olanağı bulunmadığını belirten Küçükbumin, "Yaşadığı fiziki ve beyinsel fonksiyonlarından dolayı, bulunduğu hapishane koşullarında yaşam kalitesi sürekli düşmektedir. Yani, hapishanede kalma koşulları yoktur" diye ifade etti.
 
'BİR ŞEY YİYEMİYORUM'
 
Küçükbumin, Çiçekler'in kendi durumunu anlatan sözlerini aktardı: "Wernicke Korsakoff raporlarım var. Hastane yolculuklarından sonra sağlık durumum epey olumsuz etkileniyor. Her hastaneye gidip geldiğimde ring aracının sarsıntısı nedeniyle FMF nöbeti geçiriyorum. Yoğun mide bulantısı, çarpıntı gibi sorunlar yaşıyorum. Yoğurt ve salata dışında her şey midemi bulandırdığı için uzun süre başka bir şey yiyemiyorum. Ayakkabı giyemiyorum ve çıplak geziyorum. Bel fıtığından kaynaklı yatmakta zorluk çekiyorum."
 
Ağır hasta mahpusların hapishane koşullarında tedavi edilme koşullarının sağlanmasının olanaksız olduğunu söyleyen Küçükbumin, serbest bırakılmalarını istedi.