Gençlik Komünleri: 33'lerin düşü düşümüz, kavgası kavgamızdır
Suruç şehitlerinin düşlerini kendi düşleri, kavgasını da kendi kavgaları olarak gördüklerini dile getiren Gençlik Komünleri'nden Arda Yüksel, bu nedenle Suruç için adalet mücadelesini birleşik mücadele perspektifiyle yürüttüklerini söyledi. 33'lerin kavgasını zafere taşıyacaklarının sözünü yineleyen Yüksel, başta gençler olmak üzere herkesi 20 Temmuz günü barikat başına, mücadeleye çağırdı.
Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu'nun (SGDF), "Beraber savunduk beraber inşa edeceğiz" kampanyası çok sayıda gençlik örgütünün katılımıyla örgütlendi. Suruç katliamının hemen ardından bir araya gelen gençlik örgütleri sokak sokak adalet mücadelesini sürdürdü. Tüm saldırılara, baskılara, anmalara yönelik işkenceli polis saldırısına birleşik mücadeleden aldıkları güçle, direnişle yanıt verdi.
Katliamın 7. yılında da gençlik örgütleri yine bir araya gelerek gerçekleştirdikleri sokak eylemleri ve etkinliklerle 33'leri anmaya çağırıyor...
Gençlik örgütleriyle Suruç katliamının 7. yılında yürütülen çalışmaları konuştuk. Gençlik Komünleri'nden Arda Yüksel, Suruç katliamıyla hedeflenenin birleşik devrim mücadelesi olduğunu kaydetti. Yüksel, bu nedenle 33'lerin hesabını birlikte soracaklarını belirtti.
'GENÇLİK ÖRGÜTLERİ OLARAK ADALET MÜCADELESİNİ SAHİPLENDİK'
7 yıldır gençlik örgütlerinin birleşik mücadeleyle başta sokak olmak üzere sayısız mevzide Suruç için adalet mücadelesi verdiğini söyleyen Yüksel, şöyle devam etti: "Biz Suruç için adaletin mahkeme salonlarından çıkmayacağını zaten biliyorduk. Asıl faillerin yargılanmadığını, konuşturulmadığını, asıl işbirlikçinin o mahkemenin kendileri olduğunu tekrar tekrar gördük duruşmalarda. Bu nedenle bu coğrafyadaki gençlik örgütleri olarak adalet mücadelesini sahiplendik, bizim mücadelemizdir dedik. Çünkü Suruç'ta katledilen 33'lerimizin düşleri de bizim düşümüz, kavgası da..."
'BU KATLİAMIN NEDENİ BİRLEŞİK DEVRİM KORKUSU'
"Beraber savunduk beraber inşa edeceğiz" diyerek, yakılıp yıkılan bir kenti inşa etmek için yola çıkan düş yolcularının yolundan ilerleyeceklerini dile getiren Yüksel, "Bu mücadele zaten her zaman bizimdi. Bu katliamın en büyük gerekçesi 33 yoldaşımızın bir coğrafyada gerçekleşen, ezilen bir ulusun devrimini sahiplenmesi, bu coğrafyanın devrim ihtimaliyle buluşması için yürüttüğü birleşik mücadele, birleşik devrim perspektifiydi. Bu mücadeleden korkan katil IŞİD ve işbirlikçisi AKP bu katliamı bu nedenle gerçekleştirdi" diye ekledi.
'KAVGAYI ZAFERE ULAŞTIRMAK 33'LERE SÖZÜMÜZ'
33'lerin düşünün yürüttükleri mücadelede yaşamaya devam ettiklerini kaydeden Yüksel, "Onların kavgası bizim kavgamız, bu kavgayız zafere ulaştırmak 33'lere sözümüzdür" vurgusu yaptı.
'ÖZELLİKLE GENÇLİĞİ TÜM DİRENİŞ MEVZİLERİNE BEKLİYORUZ'
Gezi direnişinde katledilen Berkin Elvan'ın katili polisten, Suruç'un katiline, Ankara katliamının katillerine, Soma'da işçileri katleden patronlara, Kobanê yolunda düşen 33'lerin katillerine kadar hepsinin aynı olduğunun altını çizen Yüksel, "Bu yüzden bütünlüklü bir mücadele yürütmemiz gerektiğini biliyoruz. Suruç için adalet mücadelesi yürütüyoruz. 20 Temmuz'a giderken herkese, bütün adalet mücadelesi verenlere, adalet arayışında olanlara en önemlisi de adalet mücadelesinde en önde duran gençliği Suruç katliamının hesabını sormaya, sokaklara, alanlara, meydanlara, barikat başlarına, tüm mücadele mevzilerine bekliyoruz" ifadelerini kullandı.
Gençlik örgütleriyle gerçekleştirdiğimiz Suruç özel söyleşimiz yarın Öğrenci Kolektifi'nden Umut Yıldız ile devam edecek...