'ESP'nin varlığı umut ve güç veriyor'
ESP'nin 4. Genel Kurulunda konuşan çok sayıda siyasi parti ve demokratik kitle örgütü temsilcisi ESP'nin devrimci mücadeledeki yerine dikkat çekti. ESP'nin Suruç'ta 33 düş yolcusu, Rojava'da örgü saçlı direnen kadın, İstanbul'daki fabrika işçisi, katledilen kadınlar, gençler olduğu kaydedilen konuşmalarda, ESP'nin ayrıca zulüm ve faşizme hapishanelerde direnen tutsaklar olduğu da eklendi.
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), 4. Olağan Genel Kongresini Ankara'da bulunan TMMOB İnşaat Mühendisleri Odasında gerçekleşti. Kongreye, yüzlerce sosyalistin yanı sıra DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, HDK Eş Sözcüsü Cengiz Çiçek, DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, SGDF Eşbaşkanları Berfin Polat ve Müslüm Koyun, SYKP Eş Genel Başkanı Mertcan Titiz, SODAP, Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Ahmet Asena, DİP, SMF, EHP, TÖP, EMEP, Komün dergisi, DAD, 10 Ekim Derneği, Suruç Aileleri İnisiyatifi, Alınteri, MEBYADER, ÖHD, Köz, KCDP, KESK Eş Genel Başkanı Ahmet Karagöz, DİSK'e bağlı sendikalar ve As Plastik işçileri katıldı.
Kongre boyunca çok sayıda siyasi parti ve devrimci örgüt temsilcisi de söz alarak başarı dileklerini iletti.
BAKIRHAN: DÜNYA CİDDİ BİR KAOS İÇERİSİNDE
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Suruç'ta katledilen 33 düş yolcusu şahsında devrim ve sosyalizm şehitlerini anarak sözlerine başladı. Kapitalist emperyalist sistemin krizine işaret eden Bakırhan, dünyanın ciddi bir kaos içerisinde olduğunu söyledi. Kapitalist emperyalist sistemin krizini örtmek için dünyanın dört bir yanında çatışmalarla ve savaşlarla kendini ayakta tutmaya çalıştığını belirten Bakırhan, İsrail'in Filistin'e dönük katliam saldırılarını canlı yayında izlediklerini, savaşın Lübnan, İran, Suriye'ye de sıçradığını belirtti. Ortadoğu'daki enerji ve ticaret yollarının da egemenler tarafından kontrol altına alınmak istendiğine dikkat çeken Bakırhan, Ortadoğu'nun bu anlamda en önemli coğrafyasının da Kürdistan olduğunu söyledi.
'ESP KONGRESİ BİR YOL HARİTASI BULACAKTIR'
ESP kongresinin bu kaosun içinden emekçilerin, halkların, ezilenlerin nasıl zaferle çıkabileceğine dair bir yol haritası bulmasını temenni eden Bakırhan, Türkiye iktidarının bu tabloda Rojava'ya saldırılarını sürdürdüğünü ve onlarca sivilin saldırılarda yaşamını yitirdiğini hatırlattı. "Bu katliama artık dur diyoruz. Bu saldırılarla, bu katliamlarla yol alınmadığının en önemli örneği Rojava'daki gelişmelerdir" dedi. "Biz ne emperyal hegemonik güçleri destekliyoruz, ne de tekçi, faşist, kadını yok sayan faşist devletleri destekliyoruz. Biz 3. yolu savunuyoruz. İşte Rojava dünyadaki ezilenlerin, yoksulların, emekçilerin bir umut kaynağıdır. Bu umut kaynağını büyütmek, yaşatmak için mücadeleye devam edeceğimizi, birliğimizi güçlendireceğimizi vurgulamak istiyorum. Evet bir kaos var ama bu kaostan çıkacağız. Çözüm önerilerimizi koyarak, mücadeleyle daha demokratik bir Ortadoğu'nun mücadelesini, üçüncü yolla birlikte vereceğiz" diyen Bakırhan, Kürt halkı kazandıkça Türkiye halklarının da kazanacağını belirtti.
'BARIŞI DA, ÇÖZÜMÜ DE KİMSEDEN BEKLEMİYORUZ'
"Biz barışı da, çözümü de kimseden beklemiyoruz. Barışı da, çözümü de getirecek olan, bu salondaki birlikteliğimizdir. Bu meseleyi siyasal çıkarları için araçsallaştırmaya çalışanlara karşı barışı toplumsallaştırmak gibi bir görev önümüzde duruyor" diyen Bakırhan, barışı toplumsallaştırmak için birleşik mücadeleyi güçlendirmenin önemini vurguladı.
PKK lideri Abdullah Öcalan'la gerçekleştirilen görüşmeye işaret eden Bakırhan, iktidarın soyut söylemlerde bulunmayı bırakarak somut adımlar atması gerektiğini ifade etti ve "Bu meselenin en önemli çözüm ayaklarından birisi, baş müzakerecisi Sayın Öcalan'dır. Açın İmralı'nın kapılarını" dedi.
"ESP sadece bir bileşenimiz değil, Suruç'ta 33 düş yolcusudur. Rojava'da örgü saçlı direnen kadındır. ESP, İstanbul'daki fabrika işçileridir. Katledilen kadınlar, gençlerdir. Bütün zulüm ve faşizme rağmen zindanlarda direnen siyasi tutsaklardır. ESP'ye, ESP'nin kongresine çok büyük bir kıymet verdiğimizi belirtmek istiyoruz" diyen Bakırhan, ESP'nin varlığının kendilerine umut ve güç verdiğini vurguladı.
ÇİÇEK: KENDİ ROLÜMÜZÜ SOMUTLAMAMIZ GEREKİYOR
HDK Eş Sözcüsü Cengiz Çiçek, içinde bulunulan süreçte devrimcilerin, sosyalistlerin kendi yol haritasını tartışması ve belirginleştirmesinin önemini vurguladı. "Emperyalist kapitalist sistemin krizinden nasıl çıkacağımıza dair; kendi umudumuzu, kendi zaferimizi nasıl yaratacağımıza dair kendi rolümüzü de somutlamamız gerekiyor" diyen Çiçek, Rojava devriminin bunun en önemli örneklerinden birisi ve bir kutup yıldızı olduğunu söyledi.
'BARIŞ SÜRECİNİ OLGUNLAŞTIRACAK OLAN EZİLENLERİN MÜCADELESİDİR'
"Buradan çıkışı hep birlikte yaratmak zorundayız. Sosyalizm bizim için sadece bir sözden, kelimeden ibaret değil. Sosyalizm bizim varlık gerekçemiz. Sosyalist mücadele nasıl toplumsallaşır? Toplum sosyalist mücadelenin değerleriyle nasıl hemhal olur? Sorusunu ve cevaplarını hep birlikte üretmek zorundayız. İnanalım, koşullar fazlasıyla olgunlaşmıştır. Koşullar bizim için fazlasıyla mevcuttur" diyen Çiçek, barışın toplumsallaşmasının önemini vurguladı. Barış sürecini olgunlaştıracak en önemli şeyin ezilenlerin mücadelesi olduğunu kaydetti.
Onurlu ve kalıcı bir barışın ancak sosyalizm mücadelesini, devrimci mücadeleyi yükseltmekle sağlanacağını vurgulayan Çiçek, ESP'nin kongresinin de buna hizmet etmesini temenni etti. Çiçek, "Kongrenizi sevgi ve saygıyla selamlıyoruz. Bizlerle siper yoldaşlığı yapan, bizlerle mücadele yoldaşlığı yapan ESP'nin emeklerinin önünde saygıyla eğildiğimizi belirtmek istiyoruz" dedi.
BAYINDIR: BİRLEŞİK MÜCADELEMİZİ BÜYÜTECEĞİZ
DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, "Krizlerin bu denli büyük olduğu böylesi bir süreçte özgürlük ve demokrasi talebinde bulunan bizler birlikte yürüttüğümüz mücadele ile tarihi fırsatlar yakalamış durumdayız. Demokrasi ve özgürlük talebiyle birleşik bir mücadele yürüten bizler 'üçüncü yol' çizgisini esas alarak mücadelemizi büyüteceğiz. Kürt özgürlük mücadelesini Türkiye halklarıyla birlikte 'üçüncü yol' perspektifiyle muhakkak sonuca taşıyacağız" ifadelerini kullandı.
TİTİZ: ESP KONGRESİ SOSYALİST MÜCADELEDE ÖNEMLİ UFUKLAR AÇACAKTIR
SYKP Eş Genel Başkanı Mertcan Titiz, dünyada yeni faşist hareketlerin yükseldiğine ve güçlü bir sosyalist bloğun olmadığı koşullarda bu faşist hareketlerin "at koşturduğuna" işaret etti. "Ukrayna-Rusya, Ortadoğu, Güney Asya Pasifik'te dünya halklarını çatışma, savaş ve kutuplaşmaya sürükleyen dünya egemenlerinin karşısında tarih bizi gerçek bir barış ihtimalini yaratmakla sorumlu kılıyor" diyen Titiz, bunun için yapılacak yegane şeyin birleşik mücadeleyi örmek olduğunu vurguladı. Titiz, "Atılım gazetesinin de 30. yılını kutluyorum. ESP'nin 4. Olağan Kongresinin dünya ve Türkiye sosyalist mücadelesinde önemli ufuklar açacağını düşünerek kongrenizi selamlıyorum" dedi.
ASENA: DEVRİMCİLİK UMUDUNU KAYBETMEMEYİ BİLMEKTİR
Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Ahmet Asena, devrimciliğin tüm canlılara sevgi ve saygı duymak anlamına geldiğini vurgulayarak, "İnançlı olmaktır. Yenilip yere düştüğünde elinden kimsenin tutmasını beklemeden ayağa kalkmasını bilmek demektir. Umudunu kaybetmemeyi bilmektir" dedi. Uzun süredir tartışılan ama başarılamayan bir zincirin yakalanmasının önemini vurgulayan Asena, "Toplumsal dinamikleri ortaklaştıran, o dinamikleri hedefe doğru yönelten bir pratiğe şiddetle ihtiyacımız var" dedi ve ESP kongresinin buna vesile olmasını temenni ederek selamladı.
ALTUN: GELECEĞİ BİZ KURACAĞIZ
SODAP adına söz alan Adnan Altun, Türkiye'de ve dünyada belirsizliklerin yoğunlaştığını ifade ederek, buna ancak devrimcilerin çözüm olabileceğini vurguladı. İşçi sınıfına dönük kapsamlı bir saldırı, Kürt halkının demokratik taleplerine dönük baskıların devam ettiğine işaret eden Altun, ayrı ayrı mücadelelerin birleştirilmesine ihtiyaç olduğunu vurguladı. Altun, "Kutup yıldızımızı kaybettiğimizi söylüyorlar. Kutup yıldızı biziz. Geleceği biz kuracağız" dedi.
GÖZ: BİZLER DE DENKLEMİN BİR PARÇASIYIZ
TÖP adına söz alan Hatice Göz, kapitalizmin yaşadığı krizlerin ve açmazların yoğunlaştığı bir süreçte sosyalizm için mücadele ettiklerini vurgulayarak, bu krizlerin kendini en güçlü gösterdiği yerin Ortadoğu olduğunu söyledi. Türkiye'de de iktidarın halklara, kadınlara, gençlere, işçi ve emekçilere dönük baskılarını sürdürdüğünü söyleyen Göz, "Ortadoğu'nun içinden geçtiği tarihsel süreçte bizler de denklemin bir parçasıyız, öznesiyiz. Bu kongrenin Türkiye halkları, Türkiye işçi sınıfı açısından alacağı kararların yol açacağına inancımız tam" dedi.
TAŞKIN: SESİMİZİ DUYURUN
ESP'nin 4. Olağan Genel Kongresini selamlayan As Plastik işçisi Ebubekir Taşkın, As Plastik fabrikasında 39 gündür süren grevin nasıl başladığını anlatarak, "Grevin 39. günü. Şu anda daha da kararlıyız. Buradan bütün yoldaşlara, vekillere, başkanlara, bizim sesimizi daha yüksek sesle duyurabilirsiniz Meclis'te, sokakta. Hak verilmez alınır, zafer sokakta kazanılır" dedi.
BUDAK: 33'LERİN BAYRAĞINI TAŞIMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Suruç Aileleri İnisiyatifi adına söz alan Murat Budak, "Suruç katliamının üzerinden 9 yıl geçti. Öfkemiz her geçen gün daha da artarak büyüyor" dedi. Oğlu Vatan Budak'ın Kobanê'ye gideceği gün beraber olduklarını ve Vatan Budak'ın, "Savunmasında orada bulunamadım ama inşasında orada bulunmak istiyorum" diyerek ölümsüzlüğe doğru yola çıktığını ifade eden Budak, "AKP-MHP faşizmini yıkmak için elimizden gelen her şeyi yapacağız. 33'lerin bize bıraktığı bu bayrağı taşımaya devam edeceğiz. AKP-MHP faşizmini yıkacağız. Biz kazanacağız" dedi.
KARAGÖZ: MÜCADELEDE ESP'YLE OMUZDAŞIZ
KESK Eş Genel Başkanı Ahmet Karagöz, "Bizler de bu ülkenin ezilenlerin ve ötekileştirilenleri olarak bir parça da ESP'liyiz" dedi. ESP'yle emek, barış ve demokrasi mücadelesinde her daim omuzdaş olduklarını ifade eden Karagöz, ülkenin kaotik süreçlerden geçtiğini kaydetti. KESK olarak emek cephesini büyütmek için mücadele ettiklerini vurgulayan Karagöz, 30 Kasım'da Ankara'da Tandoğan Meydanında yapacakları mitinge herkesi davet etti.
AKKAYA: SAVAŞIM KESKİNLEŞİYOR
Birleşik Devrimci Parti Ankara İl Başkanı Mustafa Akkaya, sermaye devletinin girdiği krizlerden çıkamadığını vurguladı. Faşizmin her gün yeni bir katliam, cinayet, gözaltı, tutuklama, işkencede bulunduğunu belirten Akkaya, diğer yanda hem sınıf mücadelesinin, hem de Kürt halkının direnişinin her şeye rağmen keskinleştiğini vurguladı. Akkaya, "Artık mızrak çuvala sığmıyor. Savaşım keskinleşiyor, saflar belirginleşiyor. Niyetimiz ve irademiz net. Kapitalist barbarlık altında öleceğimize devrim ve sosyalizmin kızıl bayrağı altında ölümsüzleşeceğiz" dedi ve ESP'nin 4. Olağan Kongresini selamladı.
ÇAMALAN: KONGRENİN GÜÇLÜ BİR ÖRGÜTÜN DİNAMOSU OLMASI DİLEĞİYLE
Alınteri temsilcisi Zarife Çamalan, Atılım gazetesinin 30. yılını kutlayarak sözlerine başladı. "Belirsizliklerle dolu bir dönem ama güçlü bir dipten gelen dalganın da olduğu bir dönemdeyiz" diyen Çamalan, farklı farklı mücadelelerin devrimci bir kanalda toplanabilmesinin devrimci güçlerin birleşik bir mücadele odağı haline gelmesine bağlı olduğunu vurguladı. ESP'nin bu mücadelenin önemli öznelerinden biri olduğunu kaydeden Çamalan, "Bu kongrenin toplam mücadele açısından daha güçlü bir örgütün, daha kapsamlı bir örgütlenme seferberliğinin dinamosu haline gelmesi dilek ve inancıyla hepinizi selamlıyoruz" dedi.
KURAL: UZUN ZAMANDIR YAN YANA YÜRÜYORUZ
EHP temsilcisi Senem Deniz Kural, kongre boyunca hem işçi direnişlerinden, hem kadın özgürlük mücadelesinden, hem de ezilen halkların mücadelesinden bahsedildiğine işaret ederek, bu mücadelelerin yan yana gelmesinin önemine işaret etti. ESP'yle uzun zamandır yan yana mücadele ettiklerine işaret eden Kural, "İttifak politikalarımızı daha da geliştirerek, daha da sağlamlaştırarak yürümemiz gerekiyor. ESP'nin kongresine başarılar diliyorum" dedi.
DÖLEK: YAŞASIN DEVRİMCİ DAYANIŞMA
DİP Genel Başkan Yardımcısı Levent Dölek, devrim şehitlerini anarak ve devrimci tutsakları selamlayarak sözlerine başladı. Dölek, Filistin davasındaki savaşımı nedeniyle 40 yıldır Fransa'da tutsak edilen George Abdallah'ı ve Abdallah şahsında Filistin halkının direnişini de selamladı. Ekim devriminin önderi Lenin'in ölümünün 100. yılı olduğuna işaret eden Dölek, "ESP'le birlikte çok önemli bir ortak referanstır Lenin. Bugün dünya devrim yolunda yürüyenlerin yoluna ışık tutuyor" dedi. ESP'nin seçim süreçlerindeki tutumunu da takdir ettiklerini ifade eden Dölek, "Emperyalizme karşı mücadelede orta yol yoktur ve enternasyonalizm en önemli mirastır Lenin'den bize kalan. Halkların eşitlik ve kardeşliğinden asla taviz yoktur" dedi. Kürt halkının eşitlik istediği için "bölücü" olmakla suçlandığına işaret eden Dölek, "Bugün iç cephe-dış cephe edebiyatı yapan, 'İç cepheyi sağlamlaştırmamız' diyen istibdat rejimine karşı; dış cephede emperyalizm uşağısınız, içeride bu halkı bölen, bu halkı paramparça eden sizlersiniz" dedi.
Hakkını arayan işçilerin terörist, Kürtlerin bölücü ilan edilmesine tepki gösteren Dölek, "Burada işçilerin birliği mücadelesini, halkların kardeşliği mücadelesini birleştirmemiz lazım. Bu halkı bölüp parçalayan sermayedir" dedi. Bu mücadelede ESP'yle omuz omuza olduklarının altını çizen Dölek, "Yaşasın sınıf dayanışması, yaşasın devrimci dayanışma" dedi.
'MÜCADELEYİ BÜYÜTELİM'
Köz adına konuşan Ömer Yıldız, ESP'nin 4. Olağan Genel Kongresinin tüm devrimci güçlerin önünü açacak bir kongre olmasını diledi.
EĞİTİM-SEN MÜCADELEYİ BÜYÜTMENİN ÖNEMİNE DİKKAT ÇEKTİ
Eğitim Sen MYK üyesi Simge Yardım, siyasal rejimin ağırlığını hep birlikte yaşadıklarını ifade ederek, her alanda devrimcilerin direndiğini ve bu süreçte mücadeleyi büyütmenin önemini vurguladı.